Minik Ayaz için umut arayışı: 27 aylık hasta çocuk için sevk mücadelesi sürüyor

Batman'da yaşayan Karayiğit ailesi, 27 aylık hidrosefali hastası oğulları Ayaz'ın tedavisi için bir buçuk yıldır sevk mücadelesi veriyor. Aile, gerekli sağlık hizmetlerine ulaşamamanın çaresizliğini yaşıyor.
Batman'da yaşayan Karayiğit ailesi, henüz 27 aylık olan ve doğuştan hidrosefali hastası olan oğulları Ayaz Karayiğit için sağlık mücadelesi veriyor.
Ayaz’ın şu ana kadar 16 kez ameliyat geçirdiğini belirten baba Metin Karayiğit, Batman'daki hastanede gerekli tedavi ve tetkiklerin yapılamadığını ifade ederek, İstanbul’da tam donanımlı bir sağlık merkezine sevk edilmesi için yetkililerden yardım bekliyor.
Batman'da İLKHA mikrofonuna konuşan baba Metin Karayiğit’in iddiasına göre, oğlunun tedavisi için yapılması gereken işlemler bir türlü sonuçlandırılamıyor.
Karayiğit, Ayaz'ın bugüne kadar 16 kez beyin ameliyatı geçirdiğini ancak Batman'daki hastanede tedavi sürecinin yetersiz kaldığını belirtiyor. Aile, sevk işlemlerinin sistemde açılıp daha sonra "kabul eden hastane yok" denilerek kapatıldığını ifade ediyor ve Ayaz'ın İstanbul'daki tam donanımlı bir sağlık merkezine acilen gönderilmesi gerektiğini vurguluyor.
"Çocuğuma gerekli tedaviler ve tetkikler yapılamıyor"
Çocuğunun gerekli tedavi alamadığını ifade eden Karayiğit, "Oğlum Ayaz 27 aylık ve şu ana kadar 16 kez ameliyat geçirdi. Şu an Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeyiz ve yaklaşık bir buçuk yıldır buradayız. Ancak burada çocuğuma gerekli tedaviler ve tetkikler yapılamıyor. Hatta bazı işlemler yapılmış gibi gösteriliyor. Bu nedenle çocuğumun sevkini istiyoruz. Sevk işlemleri açılıyor ancak bu kez de 'sizi kabul eden doktor ve hastane yok' denilerek sevk kapatılıyor. Oğlumun bir an önce, tam donanımlı bir merkezde tedavi görebilmesi için İstanbul’a acil sevk edilmesini istiyoruz. Bu konuda herkesten yardım bekliyoruz." dedi.
"Oğlumun durumu her geçen gün ağırlaşıyor"
Sevk taleplerini Batman'daki tüm kurumlara başvurduğunu ve resmi dilekçeler verdiğini belirten Karayiğit, "Şu ana kadar hiçbirinden olumlu bir yanıt alamadım. Başvurularımız hep olumsuz sonuçlandı. Oğlumun durumu her geçen gün ağırlaşıyor. Gerekli tedavi yapılamadığı için ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Normal şartlarda beyin cerrahisi servisi, palyatif ya da yoğun bakım servisinde yatması gerekirken çocuğum şu an çocuk servisinde yatıyor. Yetkililerden bu konuda bizimle ilgilenmelerini istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Oğlumun bir an önce sevk edilerek tedavisine başlanmasını talep ediyorum"
Son olarak devlet yetkililerine seslenen Karayiğit, "Devlet büyüklerimizden, Sağlık Bakanlığımızdan, Valimizden ve İl Sağlık Müdürlüğümüzden bu konuyla ilgilenmelerini ve oğlumun bir an önce sevk edilerek tedavisine başlanmasını talep ediyorum. Maddi durumum olmadığı için kendi imkânlarımla bir yere götüremiyorum. Daha önce de bu sorunlarımızı basın yoluyla dile getirdik, birçok yere yeniden başvurumuzu yaptık. Bu başvurular sonucu bazı geri dönüşler aldık ancak maalesef olumlu bir sonuç alamadık. Hâlâ hastanede bekletiliyoruz. Yetkililerden tek talebimiz; çocuğumuzun acilen tedavisinin yapılacağı bir merkeze sevk edilmesidir. Yetkililere sesleniyorum: Ayaz'ım yaşamak istiyor ve sizden olumlu bir destek bekliyorum." şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ebeveynlerin çocuklarına sınır tanınmamasının doyumsuzluk hali aldığını belirten Çocuk Gelişimi ve Aile Danışmanı Aslan “Çocuklara sınır koymak, sevgisizliğin değil, iyi bir ebeveynliğin göstergesidir.” dedi.
Bursa İmam Hatipliler Derneği (BİHMED) Başkanı Coşkun Evkuran, her yıl özellikle LGS sürecine denk getirilen imam hatip karşıtı söylemlerin tesadüf olmadığını belirterek, bu tür girişimlerin, imam hatiplerin başarılarının önüne geçmek ve kamuoyunda olumsuz bir izlenim oluşturmak amacıyla bilinçli olarak servis edildiğini belirtti.
Mardin’in Ortaköy Mahallesi’nde yaşanan uzun süreli elektrik kesintileri tepkilere neden oldu. Avukat Veysel Efe “Elektriğin olmadığı yerde hayat da yoktur.” dedi.