Molla Gündüz: Sıla-i rahim koparsa, rahmetten mahrum kalırız

İmam Hatip Yakup Gündüz, sıla-i rahimin sadece Ramazan ayında değil, yılın her döneminde sürdürülmesi gerektiğini belirterek, "Akrabalık bağları koparsa, rahmetten mahrum kalabiliriz" uyarısında bulundu.
İmam Hatip Yakup Gündüz, sıla-i rahimin İslam'daki önemine değinerek, bu bağın yalnızca Ramazan ayına has bir sorumluluk olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı.
Akrabalık ilişkilerinin hem maddi hem de manevi bir sığınak olduğunu belirten Gündüz, Peygamberlerin de akrabalarıyla güçlendirildiğine dikkat çekti.
Sıla-i rahimin süreklilik gerektirdiğini ifade eden Gündüz, Ramazan ayı dışında da akrabalık bağlarının korunmasının önemli olduğunu söyledi.
Hazreti Ebubekir’in akrabasına yönelik tutumunu örnek gösteren Gündüz, gerçek iyiliğin karşılık beklemeden yapılan iyilik olduğunu belirtti.
Çekirdek aile yapısının zayıfladığına dikkat çeken Gündüz, geniş aile kavramının korunması gerektiğini ifade ederek, sıla-i rahim koparsa rahmetten de mahrum kalınacağını dile getirdi.
"Sıla-i rahim süreklilik gerektiren bir görevdir"
Gündüz, akrabalık bağlarının İslam'daki yerine değinerek, "Sıla-i rahim, Rabbimizin bize akrabalarımızı gözetmemizi emrettiği bir görevdir. Zaten ismini de rahim sıfatından almaktadır. Allah, akrabaları koruyup gözetmemizi emretmekte, hatta sadaka ve zekâtlarımızı bile verirken öncelikle akrabamıza vermemiz durumunda iki kat sevap kazanacağımızı bildirmektedir. Bu nedenle sıla-i rahim, yani akrabalık bağlarımız, süreklilik gerektiren bir görevdir." ifadelerini kullandı.
"Sıla-i rahim sadece Ramazan ayına has olmamalıdır"
Sıla-i rahimin yalnızca Ramazan ayında değil, yılın her döneminde devam ettirilmesi gerektiğini vurgulayan Gündüz, "Ramazan ayında akrabalarımızı ziyaret etmek önemli ancak bu, Ramazanla sınırlı kalmamalıdır. Akrabalarımızı her zaman koruyup kollamalı, gözetmeliyiz. Allah kimseyi sahipsiz bırakmasın. Kur'an'ı Kerim'de Lut Aleyhisselam kıssasında, onun çevresi olmayan tek peygamber olduğu görülmektedir. O, zayıf kaldı ve kavmi içinde mağdur oldu. Bu olaydan sonra Allah, hiçbir peygamberi akrabasız bırakmadı." şeklinde konuştu.
"Akrabalık hem maddi hem manevi bir sığınaktır"
Yakup Gündüz, akrabalığın hem maddi hem de manevi bir sığınak olduğunu ifade ederek, "Şuayip Aleyhisselam kıssasında kavmi ona, 'Ey Şuayip! Akrabaların olmasaydı seni taşlardık' demiştir. Peygamber Efendimiz de, amcası Ebu Talib hayattayken akrabalarının koruması altındaydı. Onun vefatından sonra yalnız kalınca, o yıla 'hüzün yılı' denildi. Bu da gösteriyor ki akrabalık bağları, kişinin hem dünyada hem ahirette güçlü olmasına vesile olur." dedi.
"Gerçek iyilik, karşılık beklemeden yapılandır"
Akrabalık bağlarının kopmaması gerektiğini belirten Gündüz, Hazreti Ebubekir’in, Hazreti Ayşe’ye iftira atan akrabasına yardım etmeme kararı almasının ardından Allah’ın bir ayet indirerek bu kararından vazgeçmesini sağladığını hatırlattı. "Hazreti Ebubekir, bu ayeti duyunca 'Ya Rabbi, onu terk ettim' dedi ve akrabasına yardım etmeye devam etti. İşte gerçek iyilik budur; karşılık beklemeden yapılan iyilik." dedi.
"Çekirdek aile değil, geniş aile yapısı korunmalı"
Gündüz, sözlerini şu şekilde tamamladı: "Allah, bir peygamberi bile akrabasıyla güçlendirdiğine göre, bir mümin de ailesini ve akrabalarını koruyup gözetmelidir. Günümüzde çekirdek aile yapısı giderek bozuluyor, bu yüzden aileyi geniş bir perspektifle ele almalı, akrabalık bağlarını güçlü tutmalıyız. Sıla-i rahim koptuğunda, biz de rahmetten mahrum kalabiliriz." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Öğrencinin başarısında ailenin rolüne ilişkin konuşan Eğitimci Yazar Erkan Haras, ailenin aşırılıktan uzak bir tutumla ancak disiplin içerisinde, çocuğuna rol model olarak başarısına olumlu etki sunabileceğini söyledi.
Ziraat Mühendisleri Odası Batman Şube Başkanı Ebubekir Doğan, Dünya Gıda Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, gıda güvenliğinin sağlanması için ülkelerin kendi yerel tohumlarını ve üretim politikalarını geliştirmesi gerektiğini vurguladı.
Umut Kervanı Mardin derneği tarafından Gazze ve ihtiyaç sahibi ailelere yönelik 13 Ekim'de açılan kermes teveccühle devam ediyor. 7 gün sürecek kermese katkıda bulunan vicdan sahipleri ve görevliler, Gazze için bir nebze de olsa yardım edilmesi ve her türlü fedakârlığa hazır olunması gerektiğini aktardılar.
Yazar Muhammed Şakir, Alimler Buluşmasındaki konuşmasına bazı kesimlerce itiraz edilen bölümün, medyanın öne çıkardığı başlık olduğuna işaret ederek, "Yani bir tespitimiz vardı. O tespit de özellikle 'milliyetçiliğin, Kürtleri ümmet bütünlüğünden koparma girişimlerinden araç olarak kullanıldığı' yönündeydi. Fakat bu mesele bütünlüğü içinde görülmesi gereken bir meseledir. Irkçılığın Kürtler üzerindeki etkilerinden söz ediyoruz." dedi.