“Burundaki bozukluklar nefes almayı zorlaştırır”

Burun yapısında meydana gelen bozulmaların, nefes almayı zorlaştırdığını belirten uzmanlar, burun ameliyatlarına ilişkin önemli bilgiler verdi.
Burun yapısında meydana gelen bozulmaların, nefes almayı zorlaştırdığını belirten uzmanlar, burun ameliyatlarına ilişkin önemli bilgiler verdi.
Burnun, kemik ve kıkırdaklardan oluşan bir iskelet, bu iskeletin üzerini örten yumuşak doku ve deriden oluştuğunu belirten Plastik Cerrahi Op. Dr. Hilmi Şen, "Burun, koku ve nefes almayı sağlayan önemli bir organdır. Nefes yolu ile alınan havayı ısıtıp nemlendirirken, toz gibi zararlı maddeleri süzerek akciğerlerimize temiz ve sağlıklı hava almamızı sağlar. Burun, yüzün ortasında bulunan, ilk bakışta göze çarpan yapıdır. Güzel bir burun, insanın öz güvenini artırırken, burundan rahat bir nefes almak, yaşam kalitesini de artırır." dedi.
Büyüme sırasında burnun kemik, kıkırdak gibi yapılarında oluşan yapısal bozukluklar veya burun yaralanmasına bağlı olarak burunda nefes almada zorluk veya hiç nefes almama gibi şikâyetlerin oluşabileceğini belirten Şen, "Halk arasında burun eti büyümesi olarak bilinen durumda, yapıların aşırı büyümesi sonucu nefes darlığı oluşabilir. Burnu ikiye ayıran kıkırdak ve kemik yapıdan oluşan yapıya septum denir. Septumdaki eğrilik nedeniyle oluşan nefes darlıklarını düzeltmek için yapılan ameliyata septoplasti denir. Hastanın ihtiyacına göre rinoplasti (estetik burun ameliyatı ), septoplasti veya her ikisi yapılabilir. Hem nefes darlığı, hem de şekil bozukluğu ameliyatının birlikte yapılmasına septorinoplasti denir. Septorinoplasti ile rahat bir nefes alma sağlanırken, aynı zamanda güzel bir burun yapılır. Bu ameliyat oldukça zor olup dalında uzman, iyi bir cerrah tarafından yapılmalıdır." diye konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Bazı insanların başarılı olmalarına rağmen kendini yetersiz ve sahtekâr gibi hissettiğini belirten uzmanlar, bu duruma imposter sendromu denildiğini söylüyor.
Gaziantep Şehir Hastanesi Hekimlerinden Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Lütfü Aşkın, son yıllarda Türkiye ve dünya genelinde artan genç kalp krizlerinin önüne geçebilme adına yaşam tarzının değiştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Zekânın, doğuştan gelen bir kapasite olarak yüzde 30-40 oranında belirleyici olduğunu ifade eden Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Yüzde 60-70 oranında eğitimle geliştirilebilir. Zihinsel yatırım, emek ve çabayla daha hızlı yol alınabilir ve bu kişiler daha avantajlı olurlar.” dedi.
Turgut Özal Tıp Merkezi Karaciğer Nakil Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sezai Yılmaz, enstitünün yalnızca ameliyat yapan bir merkez olmadığını, aynı zamanda bilimsel araştırmalara yön veren, genç nakil cerrahların yetiştirildiği bir eğitim yuvası olduğunu söyledi.