Çocuklarda kansızlık okul başarısını düşürüyor!

Çocuklarda iştahsızlık, kilo alamama, ciltte solukluk, huzursuzluk, anneye aşırı düşkünlük, ağladıktan sonra nefessiz kalma veya anormal şeyler yeme gibi sorunlar, çocuklarda görülen aneminin en yaygın nedeni olan demir eksikliğine işaret edebiliyor.
Çocuk Hematolojisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Polat, küçük yaşta uzun süre demir eksikliği olan çocuklarda IQ seviyesinin yaşıtlarına göre birkaç puan düşük olduğuna dikkat çekti.
Demir eksikliğinde vücudun bağışıklık sisteminin de etkilendiğini belirten Polat, "Dolayısıyla kansızlık hem IQ seviyesini etkileyerek çocuğun okul başarısının düşmesine, hem de bağışıklık sistemini etkileyerek daha sık hastalanıp daha geç iyileşmesine neden oluyor. En yaygın nedeni demir eksikliği olsa da pek çok etken kansızlığa yol açabiliyor. Bu nedenle altta yatan etkenin zamanında teşhis ve tedavi edilmesi, çocuğun sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için çok önemlidir." dedi.
En önemli anemi nedeni demir eksikliği
Çocuğun yaşına göre hemoglobin değerinin düşük olmasına ‘anemi’ denildiğini belirten Polat, bu hastalığın nedenini, "Alyuvarların içinde bulunan hemoglobin vücuttaki tüm dokulara oksijen taşınmasını sağlıyor. Alyuvarların üretimi sırasında demire, Vitamin B12’ye ve folik asite ihtiyaç vardır. Bunların eksikliğinde alyuvar yapımı azalıyor ve kansızlık ortaya çıkıyor." diye anlattı.
Çocuklarda anemi en sık 6 ay ile 2 yaş arasında görülüyor
Prof. Dr. Aziz Polat, çocuklarda bu dönemlerde en önemli anemi sebebinin demir eksikliği olduğunu belirterek, "Anne sütündeki demirin emiliminin çok iyi olması nedeniyle doğumdan itibaren emzirilen çocuklarda 6 aydan önce demir eksikliği görülmüyor." ifadesini kullandı.
Demir eksikliğini önlemek için prematüre bebeklere 2. ayda, zamanında doğan bebeklere de 4. ayda başlayarak bir yaşına kadar demir damlası verildiğini belirten Prof. Dr. Aziz Polat, sözlerine şöyle devam etti:
"Koruyucu damlaya rağmen demir eksikliği gelişen çocuklara ise daha yüksek dozda demir veriliyor. Bu nedenle tüm bebeklere 9-12. aylarda kan sayımı ile demir ve vitamin B12 düzeyi ölçümü yapılması tavsiye ediliyor.
Ek gıdalara erken başlamak ve bir yaşından önce inek sütüyle beslemek bebeklerde demir eksikliği riskini artırıyor. Daha büyük yaşlardaki çocuklarda günde yarım litreden fazla inek sütü, çay, kahve ile gazlı gıdalar tüketmek de önerilmiyor. Ayrıca et, yumurta ve C vitamini içeren meyve ve sebzeleri az tüketmek de demir eksikliğine sebep olabiliyor. Bu nedenle kansızlığa karşı kırmızı et, karaciğer, dalak, yumurta sarısı, nohut, kuru fasulye, mercimek, ıspanak, karalahana, brokoli, domates, üzüm ile karadut pekmezi, hurma, antep fıstığı, kaju, kuru üzüm, kuru erik ve kuru kayısı gibi demirden zengin gıdalarla beslenmek büyük önem taşıyor."
Vitamin B12 eksikliğine dikkat!
Çocuklarda görülen aneminin bir diğer sebebinin vitamin B12 eksikliği olduğuna işaret eden Çocuk Hematolojisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Polat, "İlk aylarda bebekler B12 vitaminini annelerinden alıyorlar. Bu yüzden annelerin hem gebelikte, hem de emzirme döneminde beslenmelerine dikkat etmeleri, ihtiyaç varsa demir ve vitamin ilaçları kullanmaları bebek için çok önemlidir. Zira, erken çocukluk döneminde vitamin B12 eksikliği olursa anemiye ilave olarak çocuğun nörolojik gelişimi duraklıyor. Oturma, emekleme, yürüme, öğrenme ve beyin gelişim gecikmesi olabiliyor. Dolayısıyla vitamin B12 tedavisinin zamanında yapılması gerekiyor." dedi.
Polat, "Vitamin B12 eksikliği belirtileri; solukluk, iştahsızlık, çok uyuma, unutkanlık, konsantrasyon bozukluğu, baş dönmesi, denge bozukluğu, ağız içinde ve dilde çatlak, ağrı, kızarıklık, karın ağrısı, uzun süren ishal olarak sıralanıyor. Bu çocukların vitamin B12 yönünden zengin olan kırmızı ve beyaz et, karaciğer, dalak, yumurta, süt, yoğurt, peynir, kefir, balık (somon, sardalya, alabalık, ton balığı, uskumru) gibi gıdalarla beslenmeleri tavsiye ediliyor." diye ekledi.
Bu hastalıklar da anemiye yol açabiliyor!
Polat, "Demir ve Vitamin B12 eksikliği dışında Akdeniz anemisi taşıyıcılığı ve hastalığı (talasemi), sarılıkla birlikte olan hemolitik anemiler, orak hücre anemisi ve kronik hastalık (böbrek, karaciğer, romatizmal, enfeksiyon) anemisi gibi etkenler de anemi nedeni olabiliyor. Lösemi hastalarında kemik iliğinin anormal hücrelerle kaplı olması sebebiyle alyuvar üretimi azaldığı için anemi oluşabiliyor. Ciltte solukluk, kemik ağrıları, ateş, burun ve diş eti kanamaları, vücutta morluk, boyunda bezelerin büyümesi gibi belirtiler görüldüğünde mutlaka çocuk hematoloji uzmanına başvurmak gerekiyor." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Çölyak hastalarının yaşam kalitesini düşüren en büyük sorunun glütensiz ürünlere erişimdeki ekonomik engeller olduğunu belirten Bursa Çölyakla Yaşam Derneği Başkanı Yusuf Altay, yüksek maliyet ve sınırlı ürün bulunabilirliğinin, çölyaklı bireylerin sosyal ve eğitim hayatını zorlaştırdığını belirtti.
Modern yaşamın getirdiği uzun süreli masa başı çalışma, teknoloji bağımlılığı ve azalan fiziksel aktivite, insanları giderek daha da hareketsizleştiriyor; bu durum bir çok kronik sorunu da beraberinde getiriyor.
Zihin, beyin ve bedenin ayrı ayrı değil, bir bütün olarak işlev gördüklerini belirten uzmanlar, aralarındaki uyumun, sağlıklı bir yaşamın temeli olduğunu söylüyor.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, “Glütenin sindirim sağlığını ve enerji metabolizmasını desteklemek gibi artı yönleri olsa da bazı kişilerde başta çölyak olmak üzere çeşitli rahatsızlıklara yol açabileceği unutulmamalı.” dedi.