Covid-19 salgını ile mücadele döneminde “yeni kademeli normalleşme” sürecine geçilmesinin ardından vaka sayılarında tekrar artışlar başladı.
Yeni “normalleşme” ile birlikte zor durumda olan esnaf bir nebze de olsa nefes alabildi ancak bu kez de günlük vaka sayılarında artış yaşanmaya başladı. Pek çok il valiliği Covid-19 vaka sayılarında artış olduğunu açıklarken halka maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymaları yönünde uyarılar yapılıyor.
Birçok ilde Covid-19 vaka sayıları artarken hastanelerde de önlemler alınmaya başlandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dün sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, son 15 günde çoğu ilde vaka artışı görüldüğünü ve sonuçlar henüz hastanelere fazla yansımaya başlamadığını söyledi.
Sarı renkle gösterilen orta riskli grupta yer alan Gaziantep’te “kademeli normalleşme” ile hafta sonu kısıtlamaları kaldırılırken yetkililerden ve uzmanlardan vaka artışı uyarısı geldi.
Yetkililer ve uzmanlar, “kademeli normalleşme” süreci ile birlikte uzun bir aradan sonra hafta sonu kısıtlamalarının kaldırıldığını ancak Covid-19 vaka sayılarının ise artmaya başladığına dikkat çekerek rehavete kapılmasıyla vaka sayıların daha da artmasının kaçınılmaz olacağı uyarısında bulunuyor.
Gaziantep Valisi Davut Gül, dün esnaf denetiminin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, 15 gün önce açıklanan Covid-19 risk haritasında orta riskli iller arasında yer alan kentte, vaka sayılarında artış görüldüğünü belirterek tedbirlere uyulması gerektiğini hatırlattı.
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Belgin Alaşehirli, bir yıllık salgın sürecini ve “kademeli normalleşme” süreci ile birlikte Covid-19 vakalarının artmasını İLKHA’ya değerlendirdi.
Alaşehirli, Covid-19 salgınıyla mücadele kapsamında hastanelerde alınan tedbirler, salgının seyri, aşı ve vakaların artışı ile alınan önlemler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Covid-19 salgınından tüm dünyanın etkilendiğine dikkat çeken Alaşehirli, Türkiye’nin de bu süreçten etkilenen ülkeler arasında olduğunu belirtti.
Salgın sürecinde sağlık çalışanlarının çok yorulduğunu vurgulayan Alaşehirli, tüm sağlık çalışanlarının ilk günden bu yana Covid-19 salgınıyla canla ve başla mücadele ettiğini söyledi.
Covid-19 salgınının başladığı ilk aylardan itibaren halkın kısıtlamalara ve alınan önlemlere çok dikkat ettiğini ifade eden Alaşehirli, bu sürecin bitmesi için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini belirtti.
Alaşehirli, “Pandemi biz hekimlerin aslında biraz ürküttüğü bir kelime. Çünkü bütün dünyayı etkileyen bir salgın demek. Dünyada ilk defa pandemi ilan edildiğinde hekimler olarak açıkçası bundan ürktük. Çünkü bize doğru da geliyordu ve nitekim geçtiğimiz yıl mart ayında Türkiye'de ilk vaka yayınlandı, ilk vakadan Sağlık Bakanımız bahsetti. Ondan sonraki süreç ise maalesef hızlı bir şekilde gelişti. İlk başlarda biz sağlık kurumları olarak biraz tedirgindik. Çünkü henüz ne yapacağımızı bilemiyorduk. Tedavi anlamında çok çeşitli yayınlar, bilimsel makaleler çıkmaya başladı ve hızla bilimsel makaleleri takip etmeye başladık. Dünya neler yapıyor, biz neler yapıyoruz ve sonrasında yavaş yavaş her şey oturmaya başladı. Tedavi süreçlerimizi düzenlemeye başladık, hastalarımızı yatırmaya başladık.” dedi.
“Uyguladığımız tedaviler dünyanın bizden sonra uyguladığı tedaviler haline geldi”
Sağlık çalışanlarının salgın sürecinde üstün bir performans sergilediklerini ifade eden Alaşehirli, “Sağlıkçılar olarak biz son derece başarılı sonuçlara ulaştık. Hatta bizim ilk başta uyguladığımız tedaviler dünyanın bizden sonra uyguladığı tedaviler haline bile geldi. Biz hastane olarak da aynı şaşkınlığı tabi ilk baştaki dönemde yaşadık, hastanede bunu yaşadı. Fakat maalesef sayıların çok arttığı bir dönemde ben görevi devraldım ve alınmış olan önlemlerin üzerine yeni önlemlerle bütün hastanedeki doktor arkadaşlarım, diğer sağlık çalışanlarının da çok büyük emekleri ile çok büyük gayretleri ile biz bu işin üstesinden geldik.” ifadelerini kullandı.
“Hijyen, maske ve sosyal mesafe kuralına uymaya devam edeceğiz”
Hijyen, maske ve sosyal mesafenin salgın sürecinin vazgeçilmez kuralı olduğunu belirten Alaşehirli, “Artık hayatımıza maske, mesafe ve hijyen girdi. Bir dönem paranoya haline getirdik, sürekli ellerimizi yıkadık, sürekli ellerimize dezenfektanlar sürdük. Galiba şimdi biraz daha rahatız ama ne kadar rahatlamalıyız, buna da çok doğru karar vermek lazım. maskenin koruyuculuğu kesinlikle kanıtlandı. Maskemizi mutlaka doğru bir şekilde takmamız gerekiyor. Yani benim bu süreçte verebileceğim en doğru mesaj; maskemizi takacağız, gerekirse çok kalabalık ortamlara girmek zorundaysak ‘çift maske ile girelim’ diyoruz. Aramızda mutlaka mesafeyi uygulayacağız, o kalabalık ortamlarda ve mümkünse kapalı kalabalık ortamlarda bulunmayalım. Hijyene zaten her zaman dikkat etmemiz gerekiyor. Lütfen bu kurallara dikkat edelim. Her zaman ‘maske, mesafe ve hijyen’ diyoruz.” şeklinde konuştu.
“Acil başvurularımız arttı”
Yeni normalleşme adımlarına göre hareket edilmesi gerektiğini belirten Alaşehirli, “Ama burada yine fedakarlık yapmak zorundayız. Vaka sayılarının artmasını biz de görüyoruz. Gerek pozitif hastalarımız gerek acil başvurularımız arttı. Tabi bu durum bizi çok endişelendiriyor, biz yeniden bu hafta itibariyle yeni önlemler almaya başladık. Covid-19 yataklarımızı tekrar güncelledik. Yani şu an için yeni bir şey gelirse, ‘inşallah gelmez’ diyoruz ama onun için hazırlıklarımızı yaptık. Tabi biraz başka bir açıdan da bakacak olursak insanlar çok sıkıldı. Yani ‘evde kalın’ dedik, gençler evde kaldı. Yaşlılar ve 65 yaş üzeri çok sıkıldılar, evde kalmaktan çok bunaldılar. Fakat bu dışarı çıkıp birdenbire her şey normal, her şey eskisi gibi olacak diye böyle durum maalesef şu an için yok. Özellikle gençlere seslenmek istiyorum; kafeler çok dolu, kafelerin önünde, arabalardaki kalabalıklar çok fena ve lütfen gençler biraz daha dikkat etsinler.” diye konuştu.
“Aşılanma süreci devam ediyor”
Yaşlıların aşılanma süreçlerinin devam ettiğini belirten Alaşehirli, “Bu açıdan biraz daha rahatız ve 65 yaş üzerinde ikinci doz aşılarını da aldı. 65 yaş üzeri vatandaşlarımız biraz rahatladılar. Fakat 65 yaş ve üzerinin ‘tamamıyla normal bir şekilde sosyal hayata katılsınlar’ demiyoruz. Fakat en azından evden çıkıp yürüyüşlerini yapabilirler, küçük gezmelerine gidebilirler’ diyoruz. Aşılama anlamında da hastane olarak öncelikle sağlık çalışanlarını aşıladık. Aşılamada sağlık çalışanlarından çok yoğun katılım oldu. Arkadaşlarımızı neredeyse çok kısa bir süre içerisinde ilk dozlarını ve sonrasına sırası geldiğinde ikinci dozlarını hızlı bir şekilde aşıladık. 65 yaş üzerindeki vatandaşlarımız aile hekimliklerinde ve diğer sağlık kurumlarında aşılama yaptıkları için bize başvuru çok yoğun olmadı. Fakat büyük bir çoğunluğunda da aşılanmanın başlamış olduğunu öğrendik. Şu anda Sağlık Bakanlığı’nın verdiği direktif doğrultusunda ve onların sıralamasına göre biz aşılama işlemlerine devam ediyoruz. Hastanemizin dışında aşılama için ayırdığımız bir binamız var, burada çeşitli aşılama birimleriyle bizde aşılama hizmetimize devam ediyoruz.” dedi.
“Kasım ayına göre çok daha iyi durumdayız”
Hastanelerdeki son durum ile ilgili de bilgi veren Alaşehirli, “Hastanemizde de yatak ve yoğun bakım anlamında bir takım önlemlerimiz oldu. Şu anda Covid-19 yoğunluğu açısından hastanemiz çok yoğun değil. Gaziantep genelinde başka hastanede biraz daha yoğunluk olduğunu duydum ama kasım ayına göre çok daha iyi durumdayız. Fakat lütfen bu ‘iyi gideceğiz anlamına’ gelmesin. O yüzden yine tekrar tekrar tekrar uyarıyoruz. Lütfen ‘dikkat’ diyoruz. Çünkü yapacak başka bir şeyimiz yok, bir süre daha böyle yaşayacağız.” diye konuştu.
“Aşı bir koruyucu hekimliktir”
Halkın aşı konusunda biraz endişelerinin olduğunu ifade eden Alaşehirli, aşının bir koruyucu hekimlik olduğunu ve şu ana kadar aşılanan kişilerde ciddi bir yan etki ile karşılaşmadıklarını belirterek şunları söyledi:
“Bizim hastanemizde 6 bin 763 kişiye aşı yapıldı, ciddi yan etki ile karşılaşmadık. Lütfen aşıdan korkmasınlar. Hastalığın vereceği zarar aşının vereceği zarardan çok daha fazla ve her ilacın kullanımında biz her zaman yarar risk oranını göz önüne alırız. Aşıdan göreceğimiz yarar çok daha üstte. O yüzden aşılanma sırası gelen vatandaşlarımızın hemen aşılanmalarını istiyorum. Ancak bu şekilde herhalde bu pandeminin önüne geçebileceğiz. Aşı bir koruyucu hekimliktir. Aşı bireyin hastalanmaması için yapılmaktadır. Bütün aşılar böyledir. Aşılama hastalıktan korunmak amacıyla yapılan bir işlemdir. Hastalanan kişinin aşılanması diye bir durum söz konusu değil. sağlıklı bireyler aşılanacak ki özellikle 65 yaş üzerini öne çekmelerini sebebi; 65 yaş üzeri bu hastalıktan en çok etkilenen gruptur. Etkilendiği zaman maalesef kötü sonuçlara yol açıyordu. O yüzden öncelik 65 yaş üzerine verildi. Sağlık çalışanları çok büyük bir risk altında olduğu için ilk önce onlar aşılandı. Bundan sonra da belirlenmiş bir takvim var, bu takvimde aşılanma gerçekleşecek.” (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Diyarbakır Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi, 2024 yılının ilk on ayında 479 bin 115 hastaya toplam 672 bin 637 ağız ve diş sağlığı hizmeti sundu.
Ağız sağlığının yalnızca diş fırçalamakla bitmediğini belirten Diş Hekimi Berkin Öztürk, düzenli diş hekimi kontrolleriyle, kalp hastalıkları ve ağız kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarının erken teşhis edilebileceğini belirtti.
Anemi ve özellikle demir eksikliği anemisi hakkında açıklamalarda bulunan Uzman Dr. Kaan Demirtaş, demir eksikliği anemisinin yalnızca bireysel bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda toplum genelinde yaygın bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirtti.
Diş Hekimi Dt. Safa Mardinli, bruksizm (diş sıkma ve gıcırdatma) konusunda önemli uyarılarda bulunarak, bu rahatsızlığın ciddi bir sağlık sorunu oluşturduğunu belirtti.