Ergenlikte kaygı bozukluğu belirtilerine dikkat!
![Ergenlikte kaygı bozukluğu belirtilerine dikkat! Ergenlikte kaygı bozukluğu belirtilerine dikkat!](/img/NewsGallery/2023/12/9/366941/FeaturedImage/90549540-86f5-44ad-a9be-ff71f7e8007c.webp)
Ergenlik döneminin getirdiği gelişimsel süreçte bir ergenin hayatının herhangi bir noktasıyla ilintili olarak kaygı yaşaması oldukça yaygın ve doğaldır.
Psikolog Duru Erdem konu hakkında şu bilgileri verdi:
"Ergenlik döneminin getirdiği gelişimsel süreçte bir ergenin hayatının herhangi bir noktasıyla ilintili olarak kaygı yaşaması oldukça yaygın ve doğaldır. Bir ergenin yaşadığı şeyin ‘normal ve gündelik bir kaygı’ mı yoksa bir ‘kaygı bozukluğu’ mu olduğunu ayırt etmek büyük önem taşır. Bir genç sadece hayatındaki değişimlere bir reaksiyon gösteriyor da olabilir, yaşadığı kaygı çok daha ciddi ve müdahale edilmesi gereken bir durumda da olabilir. Bunun yanında kaygı bozukluğu olan ergenler büyük çoğunlukla bunun sıkıntılı bir durum teşkil ettiğinin ve tedavi edilebilir bir durum olduğunun farkında değillerdir.
Ergenlikte kaygı bozukluğu, gençlerde aşırı endişe ile belirginleşir. Bu endişe, huzursuzluk, konsantrasyon zorluğu, huysuzluk, uykusuzluk ve geçmişteki olaylarla aşırı meşgul olma gibi belirtilerle ortaya çıkar. Endişeler, gençlerin normalden daha fazla seviyede yaşadığı sıkıntı ve rahatsızlık duygularını içerir. Bu bozuklukla başa çıkan gençler, mükemmeliyetçilik eğilimlerine rağmen kendi performanslarından ve kendilerinden sürekli olarak emin olamazlar.
Kaygı bozukluğu semptomları aynı derecede endişeli ve gelecek olaylar üzerine sıkça tahmin yürütüp performans kaygısı yüksek derecede olan ebeveynlerden sosyal öğrenme yoluyla edinilmiş de olabilir, benzer şekilde bir kayıp, travma veya ergenin günlük yaşantısını tehdit edici bir değişim sonucunda yerleşmiş de olabilir.
Ergenlikteki kaygı bozukluğu, gençlerin yaşam deneyimlerini derinlemesine etkileyen ciddi bir durumdur. Bu belirtiler, gençlerin hem zihinsel hem de duygusal sağlığını önemli ölçüde etkiler ve günlük yaşantılarını olumsuz yönde etkiler. Ancak, bu durumu anlamak ve tedavi etmek mümkündür. Ebeveynler, eğitimciler ve uzmanlar, gençlerin duygusal ihtiyaçlarına duyarlı bir şekilde yaklaşarak, kaygı bozukluğuyla baş etmelerine yardımcı olabilirler. Empati, destek ve uygun kaynaklar, gençlerin sağlıklı bir şekilde gelişmelerine ve kaygılarıyla baş etmelerine yardımcı olabilir. Unutulmamalıdır ki, bu süreçte uzman yardımı aramak önemlidir ve gençlere duygusal destek sağlamak, onların daha güçlü ve sağlıklı bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunabilir." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Türkiye'de, üniversite çağına gelmiş gençlerin yüzde 90'ının, farkında olmasalar bile A virüsü hepatitini çocukluk çağında geçirdiklerini dile getiren uzmanlar, nüfusun yüzde 5 ila 7’sinin yani 4 milyona yakın insanın da B virüsünü taşıdığını vurguluyor.
Harran Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim üyesi Halil Fedai, kavurucu havalarda özellikle kalp rahatsızlığı bulunanların dikkatli olması gerektiğini söyledi.
Uzman Klinik Psikolog Aslı Kanizi konu hakkında önemli bilgiler verdi.
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Selim Yıldırım, Kulak enfeksiyonları içerisinde en tehlikeli olanın ''Kolesteatom'' olduğunu belirtti.