Mersin halkı normalleşmede alınan yeni kararları değerlendirdi

Türkiye genelinde vaka sayılarının düşüşe geçmesinin ardından Kabine toplantısında alınan kararlarla ilgili düşüncelerini dile getiren Mersin halkı, normalleşme kararına olumlu bakıyor.
Türkiye'de Covid-19 kaynaklı olarak eğitimden hafta sonları hayata geçirilen sokağa çıkma kısıtlamalarına, ekonomik faaliyetlerden devlet kurumlarının çalışma saatlerine kadar yaklaşık olarak bir yıldır devam eden tedbirler yerini bölgesel olarak normalleşmeye bırakıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün akşam normalleşmeye ilişkin Kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada; düşük, orta, yüksek ve çok yüksek riskli olarak belirlenen illerle alakalı farklı normalleşme adımlarının atıldığını duyurdu.
Yüksek riskli grupta haritalanan ve turuncu rengiyle kategorize edilen Mersin'de halk yeni normalleşme adımlarını değerlendirdi.
Resul Eren
"Normalleşme sağlık açısından sakıncalı yanları olsa da ekonomik açıdan çok iyi"
Resul Eren, "Normalleşme süreci"ni, bu aşamada alınmış çok doğru bir karar olarak bulmasa da insanların sevindiren bir haber olduğuna vurgu yaptı.
Eren, "Zaten herkes bu kararı bekliyordu. Sağlık açısından tedbirsizlik oluşturmuş olabilir ama esnaf kan ağlıyor, bu kararın alınması iyi oldu. Normalleşme sürecinin etkisi olacaktır, bu yüzden insanların tedbiri elden bırakmamaları lazım. Temizlik-maske kuralına uyması gerekiyor. Kademeli olması da çok olumlu bir durum. Çünkü iller; haritada mavi, sarı, turuncu ve kırmızı olarak işaretlendi. Örneğin sarı olan bir yer kırmızı olan yere göre yasaklı olan bazı durumlardan muaf olacak. Dolayısıyla bu normalleşme sürecinde bu illerde bulunan insanların daha dikkatli olmaları gerekecektir." diye konuştu.
Yaşar Eryürekler
"Vakalar azaldıkça normalleşme de artacaktır"
Normalleşme kararını doğru bulduğunu ifade eden Yaşar Eryürekler, "Her memlekette vakalar azaldıkça normalleşme olacaktır. Buna bağlı olarak da ekonomimiz düzelecektir. Tabi yine de ufak çaplı kısıtlamalar olmalıdır. Zira yasaklar birden kalkınca vaka sayısı yükselecektir. Buna bağlı olarak da ölümler artacaktır. Vakaların olmaması için devletin bazı kısıtlamalara gideceğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Uğur Dede
"Normalleşme kararının kademeli olması yığılmaları önleyecektir"
Normalleşme sürecinin kademeli olmasının çok iyi olduğunu söyleyen Uğur Dede, "Bana göre bu karar hem doğru hem de yanlış. Doğru tarafı; artık insanlar psikolojik baskı altında kalmaktan rahatsız olmuştu. Yanlış bulduğum tarafı ise, bence yasaklar biraz daha devam etmeliydi. En azından vakalar biraz daha düşerdi. Kademeli kısıtlamanın olması güzel bir şey lakin insanlar bunu istismar edebilir. Yeterli değil ama gereklidir. Kademeli olması daha iyi, çünkü yasaklar birden kaldırılsaydı bu sefer halk sokağa yığılacaktı. Sağlık açısından da kötü olurdu, vakaların artmasına sebep olurdu. Böyle olması daha iyi oldu." şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Sosyal medyada çocukların kullanılmasına ilişkin endişelerini dile getiren Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bir çocuğun gelişim amacı dışında, sırf teşhir amacıyla kullanılmasının "teşhircilik" olarak tanımlandığını ve bunun psikolojik bir sapkınlık olduğunu söyledi.
Her yıl milyarlarca insanın uluslararası seyahate çıktığını belirten uzmanlar, bu yolculukların önemli bir kısmında sağlık sorunları yaşandığını söylüyor.
Edinilen bilgilere göre abartılı bir şekilde kısa bir sürede su tüketen bir kadın zehirlendi ve hastanede beyin hücrelerinin şiştiğini öğrendi.
Uzman Hemşire Ersoy, emzirmenin sadece bebek için değil, anne sağlığı için de büyük önem taşıdığını belirtirken anne sütünün önemi hakkında bilgiler aktardı.