Sinirlilik ve tahammülsüzlük Nedir? Son dönemde arttı mı?

Uzmanlar, eskiden tahammül edilen olay ve durumlara tahammül edememe ve sinirlilik duygusunun son dönemde sıkça arttığını belirtiyor.
Psikiyatri Uzmanı Uzm. Dr. Tuba Erdoğan konu hakkında şu bilgileri verdi:
"Neden olduğu ve aslında bir hastalığa mı bağlı yoksa sadece durumsal bir sonuç mu olduğu ise merak edilenler arasında yer almaktadır.
Öncelikle bir kişiyi değerlendirirken mevcut durumu, yaşam koşulları, bireysel özellikleri göz önüne alınmalıdır. Kişinin daha önceki yaşamında nasıl bir birey olduğu ve hangi durumların değiştiği irdelenmelidir. Bazen yalnızca iş seçimindeki yanlışlar veya fark edilmeyen bir iş baskısı veya yaşam koşullarının zorlayıcılığının, sinirlilik ve tahammülsüzlükle sonuçlanabileceğini bilmemiz gerekir. Sevdiği işi yapmayan birinin daha tahammülsüz, hayalindeki ofisi açmış bir kişinin ise daha mutlu ve tahammül düzeyi yüksek olabileceğini tahmin edebiliriz.
Ancak yalnızca bir konu üzerinden durumu özetlememek gereklidir. Şehir yaşamı, ekonomik sorunlar, iş ve gelecek kaygısı artan toplumlarda ve pandemi de göz önüne alınırsa, bu tarz yakınmaların daha fazla olması ise beklenen bir sonuç olacaktır.
Bunların yanında yine diğer psikiyatrik hastalıklar veya tıbbi durumlar da sinirlilik ve tahammülsüzlüğü yaratabileceği akılda tutulmalıdır. Pandemi gibi dünya genelindeki çoğu canlıyı etkilemiş bir hastalığı ve bunun insanlar üzerinde yarattığı psikolojik etkiyi göz önüne alırsak, insanların dönemsel olarak birbirine tahammülünün azaldığı anlaşılabilir bir durumdur. Ancak bunun bir bozukluk veya kişinin yaşamını, sosyal, mesleki ve bireysel anlamda etkileyen bir neden olması halinde, yardım almak en uygun seçim olacaktır." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Psikolojik Danışman Safiye Akgül, Mardin’in Artuklu ilçesinde biorezonans yöntemiyle sadece tek seansta sigarayı bıraktıran tedavi yaparak, yöntemin hem doğal hem de acısız olduğunu belirtti. Akgül “Hedefimiz sadece sigarayı bıraktırmak değil, kişilere sağlıklı ve bağımsız bir yaşam sunmak.” dedi.
Aile Hekimi Dr. Yavuz Selim Sılay, modern tıbbın sınırlı kaldığı alanlara dikkat çekerek hacamat, sülük ve doğal beslenme gibi geleneksel yöntemlerin bilimsel olarak desteklenip halk sağlığına entegre edilmesi gerektiğini vurguladı.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Bünyesinde sigarayı bırakma polikliniği açıldı.
Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gerçekleştirilen başarılı bir operasyonla, uzun süredir burun tıkanıklığı, nefes darlığı ve baş ağrısı yaşayan hasta sağlığına kavuştu.