Siirt İl Sağlık Müdürü Dr. Erol Emre Ömür, 1 Kasım 2024 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren yeni Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Yeni düzenlemelerle aile hekimlerine kişi başına düşen nüfus 4 binden 3 bin 500'e düşürülerek sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılması hedefleniyor.

Aile hekimlerinin kronik hastalıkların yönetimine daha fazla odaklanabilmesi ve vatandaşlara daha etkili hizmet sunabilmesi amacıyla performans kriterlerinin genişletildiğini ifade eden Ömür, yeni uygulamayla hekimlere hastane randevusu alma ve tetkik isteme yetkisi tanındığını belirtti.

Bu düzenleme sayesinde vatandaşların hastanelerde zaman kaybı yaşamadan birinci basamak sağlık hizmetlerinden yararlanmasının hedeflendiğini vurgulayan Ömür, aile hekimliklerinin sağlık koruma ve bilinçlendirme konusunda ilk başvuru noktası olarak tercih edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Hekimlere yeni performans sistemi ve hasta başı sayısı düzenlemesi

Bu değişikliklerin hekim maaşlarında herhangi bir azalmaya neden olmayacağını ifade eden Dr. Ömür, "Bu düzenleme sayesinde vatandaşlarımız, aile hekimlerinden daha fazla zaman ayırılan ve nitelikli bir hizmet alacak. Hekimlerimiz de daha etkin bir şekilde çalışabilecek. Önceden aile hekimleri gebe izleme, bebek izleme, çocuk izleme ve aşı uygulamaları olmak üzere 4 temel konuda tarama yapıyor ve performansa dayalı ödeme alıyordu. Yeni yönetmelikle lohusa takibi de bu sisteme dahil edildi. Lohusa izlemeleri aile hekimlerimizin performansına dahil edilerek hem annelerin hem de bebeklerin sağlığı daha yakından takip edilecek." şeklinde konuştu.

Siirt İl Sağlık Müdürü Dr. Erol Emre Ömür

"Kronik hastalıklarla mücadelede yeni dönem"

Yeni uygulamanın öne çıkan bir diğer boyutunun, ülke ekonomisine ciddi maliyetler yükleyen kronik hastalıkların etkin yönetimi olduğunu vurgulayan Dr. Ömür, "Şeker, tansiyon, kanser ve solunum sistemi hastalıkları gibi kronik rahatsızlıkların erken tanı ve tedavisinin aile hekimleri tarafından daha fazla zaman ayrılarak yapılmasını hedefliyoruz. Bu çalışma vatandaşların yaşam kalitesini artıracak. Vatandaşlarımızı hasta olmadan korumak çok daha önemli. Erken tanı ile hem bireysel hem de toplumsal anlamda çok önemli kazançlar elde edeceğiz." dedi.

"Aile hekimleri artık randevu ve tetkik süreçlerini yönetecek"

Yönetmelik kapsamında aile hekimlerine hastanelerdeki randevu sistemine erişim hakkı tanındığını ifade eden Dr. Ömür, "Bu sayede, vatandaşlar hastaneden randevu alma sürecinde yaşanan sorunlarla uğraşmak zorunda kalmayacak. Aile hekimlerimiz, hastanelerden gerekli randevuları alarak vatandaşlarımıza kolaylık sağlayacak. Ayrıca, aile hekimlerimizin bazı tetkik ve filmleri direkt olarak hastaneden istemesi de mümkün hale geldi. Örneğin, meme kanseri taraması için gerekli olan mamografi için aile hekimleri randevu alabilecek." şeklinde konuştu

Aile hekimlerinden gelen talepler için hastanelerde özel masalar oluşturulduğuna dikkat çeken Dr. Ömür, şu bilgileri verdi:

"Birinci basamaktan gelen vatandaşlarımız, bu masalarda kolayca tetkiklerini ve filmlerini yaptırabilecek. Zaman kaybı yaşanmayacak ve hizmet kalitesi artacak."

"Birinci basamağı ihmal etmeyin"

Dr. Ömür, vatandaşların ufak şikayetlerle hastanelere gitmek yerine öncelikle aile sağlık merkezlerine başvurmaları gerektiğini vurguladı. Aile hekimlerinin bilimsel yetkinliğine ve laboratuvar imkanlarına dikkat çekerek, şunları söyledi:

"Birinci basamak, sağlık sistemimizin en önemli ayağıdır. Vatandaşlarımızın ilk başvuru noktası olarak aile sağlık merkezlerini tercih etmesi çok önemli. Basit hastalıklar için hastanelere giderek zaman kaybetmek yerine, aile hekimlerimize danışın. Onlar hem bilimsel bilgiye hem de gerekli ekipmana sahiptir."

Çocuk aşılamaları ve toplum sağlığı

Aşılamanın önemine de değinen Dr. Ömür," Çocuk aşı programlarının ihmal edilmemesi gerekir. Bir çocuğu aşı programına dahil ederek onun yaşam boyu sağlığını garanti altına alabilirsiniz. Ancak bu aşılar ihmal edilirse, ileride ortaya çıkabilecek bulaşıcı hastalıklar hem aileler için dramatik sonuçlar doğurur hem de toplum sağlığı ve ülke ekonomisi için büyük kayıplara yol açar." dedi. (İLKHA)