"Yumuşak doku romatizması daha çok işkoliklerde görülüyor"

Yumuşak doku romatizması olarak bilinen fibromiyaljinin daha çok işkoliklerde görüldüğünü kaydeden uzmanlar, buna karşı tedbirler alınması gerektiğini belirtiyor.
Günlük hayatın içindeki stres, yoğun iş temposu, kronik yorgunluğa vücuttaki inatçı kas ağrısı ve tutulmalar da eklenince hayat giderek zorlaşıyor. Kulunç olarak da bilenen yumuşak doku romatizması anlamına gelen fibromiyalji, günümüzde pek çok kişiyi etkisi altına alıyor.
Kesin tanı konulmasının oldukça zor olduğunu bildiren Algoloji (Ağrı) Uzmanı Prof. Dr. Kader Keskinbora, fibromiyaljinin daha çok işkoliklerde görüldüğüne dikkat çekti.
Keskinbora, "Fibromiyalji; boyun, sırt, omuz ve kalçalarda bir türlü geçmek bilmeyen tutulmalar, kas ağrılarına neden oluyor. 3 aydan uzun süren yaygın kas-eklem ağrısı, vücutta bazı hassas ağrılı noktalar, yorgunluk, sabah tutukluğu ile karakterize kronik bir hastalık olan fibromiyalji her yaşta ve her iki cinste de görülebiliyor. Ancak sıklıkla 25-60 arası ve kadınlarda, erkeklerden daha fazla rastlanıyor. Özellikle mükemmeliyetçi kadınlar ve işkolikler risk altında." dedi.
Strese bağlı olarak gelişen tutulmaların, beyin ve çevre sinirler arasındaki iletimde görev alan serotonin ve adrenalin gibi bazı kimyasal maddelerde eksiklik veya bozukluğa neden olabildiğini kaydeden Keskinboa, şunları aktardı:
"Vücutta ağrı algılanmasında önemli olan bu maddelerin eksikliği üzerine eklenen, aşırı stres ve endişe ise durumu daha karmaşık bir hale getiriyor. Son çalışmalar depresyon, uyku bozukluğu ve çevresel faktörlerin fibromiyalji yakınmalarını kısır döngüye çevirdiğine dikkat çekiyor. Tedavide öncelikle serotonin ve adrenalin maddelerini yerine koyan antidepresanların kullanımı büyük önem taşıyor. Beraberinde yapılması gereken boyun, omuz ve sırttaki ağrılı tetik noktalara radyofrekans tedavisi uygulamasıdır. Radyofrekans akımı üreten özel bir jeneratör ve bu akımı dokuya ileten bir radyofrekans iğnesi ile ağrılı tetik noktalara girilerek radyofrekans akımı pulsed modunda 10 dakika uygulanır. Yapılan çalışmalarda başarı yüzde 70 oranındadır. Hastaya uygulama bir kez yapılır ve ortalama 6 ay ila 2 yıl süresi boyunca hastaların boyun ve sırt ağrıları azalır. Pulsed radyofrekans akımı uyguladığı bölgede doku hasarı yapmadan ağrı sağaltımı sağlar, bu nedenle bu işlem hastaya tekrar tekrar uygulanabilir." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Bingöl Üniversitesi önünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, kentte yaşanan sağlık sorunlarına dikkat çekmek amacıyla ortak bir basın açıklaması düzenledi.
Gaziantep'te yaşayan dört çocuk annesi Selvi Yiğit, 10 yıl boyunca şiddetli göğüs ağrısı nedeniyle hastane hastane dolaşarak hastalığına çözüm aradı.
Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi, ileri düzey kanser tedavi yöntemi olan Transarteryel Radyoembolizasyon (TARE) uygulamasına başladı.
Dün İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, sadece fiziksel değil, psikolojik etkileriyle de toplumda izler bıraktı.