Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri Göğüs Hastalıkları Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit, normalleşme süreci ile ilgili değerlendirme ve uyarılarda bulundu.

Diyarbakır'da normalleşmeyle birlikte halkın kurallara uymaması sonucu vaka sayılarında artış olduğuna dikkat çeken Şenyiğit, kurallara uyulmaması durumunda eski günlere dönüleceğini vurguladı.

Türkiye'de alınan tedbirler sayesinde vaka sayısında belirgin bir azalma yaşandığını söyleyen Şenyiğit, "Aralık ayında Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan Coronavirus (Covid-19), daha sonra salgın şeklinde Avrupa ve tüm dünyaya yayıldı. 11 Mart'ta Türkiye'de ilk defa kendini gösteren Covid-19 salgını ile ilgili devlet; karantina kararı, sokağa çıkma kısıtlaması ve seyahat yasağı gibi birçok değişik tedbir aldı. Alınan bu tedbirlerin etkisiyle vaka sayısında belirgin derecede azalma oldu ve bu azalma ile birlikte normalleşme süreci başlatıldı. Ancak bu normalleşme sürecinde tüm bilim insanlarının üzerinde ittifak ettiği 3 kurala riayet etmek çok önemli. Bunlar; sosyal mesafe, temizlik ve maske kullanımıdır. Bu kurallara uyulursa ikinci bir salgın olmayacak." dedi.

"Kurallara uyulmaz ise hastalık sayısı artar ve tekrar sokağa çıkma yasağı, karantinalar uygulanacaktır"

Bölge illerinde hasta sayısının artış gösterdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Şenyiğit, Diyarbakır'da günde en az 50-60 hastanın geldiğini söyledi.

Şenyiğit, "Son birkaç gündür kendi bölgemdeki, özellikle Diyarbakır'daki hasta oranlarıma baktığımda vaka sayısı yüzde 100 artmış görünüyor ve günde 50-60 hasta geliyor. Bu da beklenilmeyen bir tablodur. Bunun temel sebebi kurallara uymamaktır. Lütfen bu kurallara uyalım. Eğer bu kurallara uyulmazsa hastalık sayısında biraz daha artış olursa tekrar sokağa çıkma yasağı, karantinalar uygulanacaktır. Bu da büyük sıkıntılara neden olacaktır." ifadelerini kullandı.

"Dışarı çıkan herkes mutlaka maske takmalı"

Salgının bitmediğine vurgu yapan Şenyiğit, alınan kararlara riayet edilmesi gerektiğini söyledi.  

Covid-19'un bulaşmasının yaşa bakmadığını, herkesi etkilediğini belirten Şenyiğt, "Bu hastalık şu anda bulaşıcılık özelliğini kaybetmemiş ve halen devam eden ciddi bir salgındır. 65 yaş ve üstünü daha çok etkilemektedir ancak herkesin bildiği gibi geçen gün genç bir hemşire hayatını kaybetti. Bu da hiç kimsenin garantisinin olmadığı anlamına geliyor. Genç olmak, sportif, atletik bir yapıya sahip olmak sizi korumaz, mutlaka maske kullanmak gerekiyor. Diyarbakır'da halkın yüzde 10'u maske kullanmıyor. Kim dışarı çıkacaksa da mutlaka maske takarak çıkmalı. Dün Diyarbakır'ın bazı sokaklarında maske takma zorunluluğu getirildi. Bu da çok güzel bir uygulama oldu. Çünkü maske takma zorunluluğunun getirildiği yerlerde bir metrekarede birçok insan bulunuyordu. Zira Covid-19 belirtisi olan biri hapşırdığı veya öksürdüğü zaman bulaşma riski daha da artıyor." şeklinde konuştu.

"Kurallara uyulmazsa salgın hortlayacak ve eski günlerimize döneceğiz"

Toplu alanlardan uzak durulmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Şenyiğit, "Nişan, sünnet, taziye kurmak yasak ama gizli taziyeler, nişan törenlerinin yapıldığını duyuyoruz. Bunlar doğru hareketler değil. Çünkü gizli bir nişan, sünnet töreni ve taziye yapıldığı zaman 50-100 kişi bir arada bulunabiliyor. Bunlardan bir tanesinin virüslü olması durumunda kısa sürede herkese bulaştırma riskini arttıracaktır. Lütfen toplu olarak bir araya gelmelerden kaçınalım. Türkiye'de henüz vaka sayısı istediğimiz düzeye inmedi. Ölüm oranların azalması ise alınan tedbirlerden kaynaklanıyor. Kurallara uyulmazsa salgın hortlayacak ve eski günlerimize döneceğiz." dedi.  

"3 kurala uyulmaz ise tüm Türkiye'de ikinci dalga yaşanması söz konusudur"

Normalleşme süreci için alınan kararların doğru olduğunu söyleyen Şenyiğit,"Normalleşme süreci için kreşler açıldı, toplu taşıma araçlarına yolcu alma sayısı arttı, sokağa çıkma yasağı yok. Çay ocakları, kafe ve restoranlar açıldı, değişik aktivitelere de büyük ihtimalle izin verilecektir. 3 kurala uyulması halinde alınan kararlardan yanayım ve kararın doğru olduğunu savuruyorum. Bu tür yerlerde sosyal mesafeye uygun dizayn edilmez ise sadece Diyarbakır'da değil tüm Türkiye'de ikinci dalganın yaşanması söz konusudur." diye konuştu. (İLKHA)