HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Şu anda yürüyen bir süreç var; 'Terörsüz Türkiye' hedefi ve yine buna paralel olarak iç cephenin tahkim edilmesi. Biz bu hedefin gerçekleşmesi için Türkiye'de terörün, şiddetin, çatışmanın, kanın ve gözyaşının durması için HÜDA PAR olarak elimizden gelen bütün çabayı ortaya koyacağız." dedi.

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, bir dizi temaslarda bulunmak üzere geldiği Mersin’in Tarsus ilçesinde Ulu Cami çıkışında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Don olayı dolayısıyla mağduriyet yaşayan Tarsuslu çiftçilerin sorunlarını dinlemek için geldiklerini belirten Yapıcıoğlu, seçim dönemlerinde sadece memleketi dolaşıp ondan sonra genel merkeze çekilen siyasetçilerden olmadıklarını söyledi.

"Samimiyet ve irade varsa bu iş çözülür"

"Terörsüz Türkiye" hedefiyle başlatılan sürece değinen Yapıcıoğlu, “Memleketin gündeminde olan şeyler bizim de gündemimizdedir. Şu anda yürüyen bir süreç var; 'Terörsüz Türkiye Hedefi' ve yine buna paralel olarak iç cephenin tahkim edilmesi… İç cepheyi tahkim etmenin yollarından bir tanesi de diyalogun sağlıklı bir zeminde geliştirilmesidir. Biz de onu temin etmeye çalışıyoruz. En yoğun çabamız da kardeşlik zeminini nasıl güçlendirebilirizdir. Yeni süreçle alakalı diyoruz ki bir sorunumuz var, bu sorun mutlaka çözülmeli. Bu sorunu çözmek de çok zor değil, biz ümitvarız, inşallah çözülür. Hiçbir şeyin garantisi yok ama hiçbir şey kendiliğinden de olmaz. Samimiyet ve irade varsa bu iş çözülür diye düşünüyoruz. Biz bu hedefin gerçekleşmesi için Türkiye'de terörün, şiddetin, çatışmanın, kanın ve gözyaşının durması için HÜDA PAR olarak elimizden gelen bütün çabayı ortaya koyacağız." dedi.

Mersin'in memleketin dört tarafından göç alan, çok farklı siyasi görüşler ve farklı etnik kimliklerden vatandaşların iç içe yaşadığı bir şehir olduğunu hatırlatan Yapıcıoğlu, "Bu konuda Mersin iyi bir örneklik sergileyerek Türkiye’nin önünü açabilir diye düşünüyoruz. Bu konuda Tarsuslu kardeşlerimizin sükûnet içerisinde, huzur içerisinde, barış içerisinde bu sürecin yürütülmesi adına katkı sunmasını bekliyoruz.” diye konuştu.

“Enflasyonun sebebi işçi ve emekçi değildir”

Enflasyonla mücadelede denetim mekanizmalarını güçlendirmek gerektiğine dikkat çeken Yapıcıoğlu, “Her ne kadar siyasetin gündeminde olmasa da memleketin gündeminde ekonomik problemler var. Kamu işçilerinin ücretleriyle ilgili görüşmeler başladı. Ekonomi çevrelerinin ve kısmen de Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın dile getirdiği bir şey var: Ücretler artarsa enflasyon azacakmış!  Dezenflasyonist süreci bir zarara uğratmamak adına ücretleri aşağıda tutmaya çalışıyorlar. Biz bunun doğru bir yaklaşım olmadığını düşünüyoruz. Enflasyonun sebebi işçi ve emekçi değildir. Denetim mekanizmalarını güçlendirmek gerekiyor. Bir yandan da üretim maliyetlerini biraz aşağıya çekmek için bir çaba içerisine girmek gerekiyor. Tasarruf kamudan başlamalı. İşçi zaten zor geçiniyor. Yapılan ücret zamları enflasyon karşısında hızlıca eridi. Bizim gündemimizden bir tanesi de budur. Yapılacak olan artışın işçimizin yüzünü güldürmesi gerekiyor. Çiftçilerimizin zararlarını minimum seviyeye indirecek, onlara destek olacak ve yüzlerini güldürecek adımlar atılmalıdır.” diye konuştu.

“Gençlerimizi uyuşturucu tuzağına düşmekten korumamız gerekiyor”

Gençlerin uyuşturucu müptelasından korunması konusunda herkesi sorumluluk almaya davet eden Yapıcıoğlu, “Son dönemlerde bizim temas ettiğimiz, vatandaşların da yoğun olarak dile getirdikleri bir konu da gençlerin uyuşturucuya bulaştırılması ya da uyuşturucunun tuzağına düşmesi… Mersin, Adana, Gaziantep bu konuda en fazla mustarip olan illerimiz. Büyük kentlerimizden İstanbul keza Diyarbakır ve Van, buralarda uyuşturucu kullanımıyla ilgili yoğun şikâyetler geliyor. Bununla ilgili bizim bir çalışmamız var. Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız aynı zamanda Mersin Milletvekilimiz Faruk Bey'in yürüttüğü bir çalışma var. İnşallah raporu tekâmül etmek üzere ve o raporu da yayınlayacağız. Bu konu, on üç bakanlığın ilgi alanına giriyor. Aynı zamanda hem onlarla görüşmelerimiz hem sivil toplumla görüşmelerimiz hem de buna müptela olmuş ve bundan kurtulmaya çalışan ya da kurtulmuş olan gençlerle birebir temaslarımız sonucunda bir rapor hazırladık.  Mutlaka çok acil bir şekilde buna el atmamız lazım. Memleket zenginlik içerisinde yüzerse bile kazandığımız o paralarımız evlatlarımız tarafından uyuşturucu tacirlerine gidiyor ve gençlerimiz zehirleniyorsa bundan biz bir şey anlayamayız, memleketin geleceği karanlık olur. Gençlikle ilgili mutlaka herkese sorumluluk düşüyor. Bu sadece polisiye tedbirlerle, sadece adliyeyle, sadece ceza vermekle, sadece operasyonlarla olacak bir şey değildir. Okuldan hatta camiden, aileden bu işi başlatmak ve mutlaka el ele vermek gerekiyor.  Mutlaka bizim gençlerimizi bu tuzağa düşmekten korumamız ve kurtarmamız lazım.” ifadelerini kullandı.

Yapıcıoğlu bir gazetecinin sorusu üzerine, “Hem altyapı itibariyle hem sosyokültürel yapısı itibariyle hem nüfus itibariyle Tarsus il olmayı hak eden ilçelerimizin başında geliyor.” dedi. (İLKHA)