Bazı suçlar kapsamındaki hükümlü ve tutuklular için ceza infaz kurumlarındaki açık görüşlerin 2 ayda bir yapılmasına yönelik düzenlemeye tepki gösteren mahkum yakınları, verilen kararla hem mahkumların hem de ailelerin cezalandırıldığını söyledi.
"Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" Resmi Gazete'de dün yayımlandı. Yönetmeliğe göre, Kurum mevcudu, güvenliği ve düzeni dikkate alınmak suretiyle 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar, 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan, hükümlü ve tutuklular için ceza infaz kurumlarındaki açık görüşler idare ve gözlem kurulu kararıyla iki ayda bir yaptırılacak.
Karara tepki gösteren mahkum yakınları ise, verilen kararla hem mahkumların hem de ailelerin cezalandırıldığını söyledi.
İslami kimliğinden dolayı 23 yıldır cezaevinde bulunan İhsan Baran'ın kardeşi Mehmet Baran, verilen karara bir anlam veremediklerini belirtti.
Baran, "Ağabeyim 23 yıldır suçsuz yere içeride yatıyor. Siyasi mahkûmların ayda bir görüşü 2 ayda bir olarak belirlenmiş. Şuan şaşkınlık içerisindeyiz. Hem aileleri hem mahkûmları cezalandırmak istiyorlar. Cezaevine gittiğimizde 2 saate yakın bir resmi işlem var. İçeri girdiğimizde bir saat görüş yapıyoruz. Gardiyan ve askerlerin tavırları hoş değil. Sürekli az kaldı, bitecek diye rahat dertleşemiyoruz. O endişeyle sıkıntı yaşarken bunu 2 aya çıkardılar. Paralel yapı nedeniyle diğer mahkûmlara yapılan eziyetler var. Paralel yapından dolayı neden bize ve mahkûmlara bu yapılıyor. Bu uygulamayı sadece FETö yapın." dedi.
Düzenlemenin iptali için yetkililere seslenen Baran, af değil adalet istediklerini ifade etti.
Eşi Zekeriya Ezer'in 17 yıldır suçsuz yere cezaevinde tutulduğunu söyleyen Hatice Ezer ise FETö'nün mağdur ettiği insanların devlet tarafından bir kez daha mağdur edildiğini dile getirdi.
"Haklı olduğumuz halde bizi süründürüyorlar"
Ezer, "Eşim 17 yıldır cezaevinde tutukludur. Bununla beraber yanında 22 yıldır siyasi mahkûmlarımız var. Bizlerde FETö mağdurlarıyız. Herkese hak hukuk veriliyor bize hiçbir şekilde tanınmıyor. Şimdi de görüşlerin 2 aya çıkartılması bize yapılan bir cezadır. Haklı olduğumuz halde bizi süründürüyorlar. Mahkûmlarımızın haklarını versinler. Ergenekon ve diğerlerine nasıl hak verildiyse mahkûmlarımıza da yeniden yargılanma yoluyla tekrar haklarını versinler."
"38 bin mahkûm dışarı çıkacak ama İslami hassasiyeti olanlar çıkmayacak"
Mahkum Cihan Yıldız'ın eşi Melek Yıldız da karara tepkisini şöyle dile getirdi: "20 yıldan fazladır cezaevinde mahkûmlarımız var. Büyük haksızlara uğruyorlar bu haksızların ortadan kaldırılması için. özellikle bizler, paralel yapı mağdurlarıyız. Tekrar bu davaların düşmesini, iade-i itibarın verilmesini istiyoruz. Yetkilikler sesimizi duysun ve kulak versinler. Hukuki olarak mücadeleye devam edeceğiz. 38 bin mahkûm dışarı çıkacak ama İslami hassasiyeti olanlar, Kur'an dersi verdikleri için çıkmayacak. Aynı zamanda görüşlerin tekrar 2 aya düşmesi onlara ve bizlere mağduriyet yaşatmaktır."
Babası M. Salim Salamboğa'nın 21 yıldır cezaevinde olduğunu söyleyen M. Zeki Salamboğa, yeni düzenlemede İslamî kimlikli mahkumların yararına yönelik bir maddenin yer almamasının kendilerini üzdüğünü ifade etti.
"Adil bir yargılama istiyoruz"
Babasının yeniden yargılanmasını istediklerini söyleyen Salamboğa, "Buradan hükümete sesleniyoruz yeni bir yargılama istiyoruz. Yusufilere yönelik yapılan komplolar, kumpaslar irdelensin. Biz af istemiyoruz. Adil bir yargılama istiyoruz. Adaletin tecelli etmesini istiyoruz. Açık görüşlerin 2 ayda bir yapılması bize büyük bir işkencedir. Biz bunun yeniden gözden geçirilmesini istiyoruz. Bize yaptıkları bu zulme son versinler." diyerek tepki gösterdi.
Oğlunun 20 yıldır cezaevinde olduğunu söyleyen Kadriye Elbahadır, açık görüşlerinin 2 çıkmasına tepki göstererek, yetkililerin biran önce bu yanlıştan dönmesini talep etti.
"Neden FETö'den dolayı bizim görüşümüzü engelliyorsunuz?"
Elbahadır, "Bu olaylardan dolayı bize açık görüşü 2 ayda bir yapıyorsunuz. Biz bunu istemiyoruz adalet istiyoruz. Neden FETö'den dolayı bizim görüşümüzü engelliyorsunuz? Sen Cumhurbaşkanıysan, ciğerin yanıyorsa bizi evlatlarımıza hasret bırakmazsın. 20 senedir oğlum cezaevindedir biz onlar için af değil adalet istiyoruz. Hırsızları bırakıyorsunuz, pislik yapanları bırakıyorsunuz. Bizimkiler Müslüman'dır diye 20 senedir oğlum içerdedir." diye sitemde bulundu.
"Ciğerimiz yanıyor artık"
Acılı anne Elbahadır son olarak şunları söyledi: "Zaten çocuklarımızı ayda bir sefer görebiliyorduk. Ey Erdoğan, eğer sen de bir anne baba evladıysan adaleti sağla, çocuklarımızı çıkar dışarı. Vallahi ciğerimiz yanıyor artık. Bingöl, Mardin, Kırıkkale, İzmir Siirt... Oğlumun peşinden gitmediğim yer kalmadı. Artık senle vicdanın senle merhametin." (Emrah Deniz, Hüseyin Genel- İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İstanbul'da oturma izni olmayan yabancılara evlerini kiralayan 84 mülk sahibine 2 milyon 152 bin 366 lira para cezası verildi.
Malatya Turgut Özal Üniversite tarafından düzenlenen programa katılan 28 Şubat mağdurları, terörist ilan edilip idamla yargılandıklarını, psikolojilerinin bozulduğunu ve hala dönemin izlerinin hayatlarında olduğuna dikkat çektiler.
Hür Ekip Sosyal Medya Platformu, 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağdurlarından kanser hastası Şehmus Alpsoy ile yaşlı babası Mehmet Emin Alpsoy için bugün saat 17.00’de Twitter’da hashtag çalışması yapacaklarını duyurdu.
Yaklaşık 90 bin kişinin yararlanacağı düzenlemede Sivas Davası, 28 Şubat mağdurları, yaşlı ve hasta mahkûmların kapsam dışı bırakılmasını hukukçular eksiklik olarak görüyorlar.