28 Şubat ve FETÖ mağduru mahkûm ailelerine destek açıklamasında bulunan Batman Sağ-Çev, İslamî hizmetlerinden dolayı cezaevine konulan Yusufî mahkumların yeniden adilce yargılanmaları gerektiğini belirtti.

Hak ve özgürlükler Platformu üyesi Batman Sağlık ve Çevrecilik Derneği (Sağ-Çev), 28 Şubat ve FETö mağduru mahkûm ailelerine destek açıklamasında bulundu.

Dernek binasında yönetim kurulu üyelerinin de katıldığı basın açıklamasını Batman Sağlık ve Çevrecilik Derneği (Sağ-Çev) Yönetim Kurulu Başkanı Sıtkı Güneş okudu.

Yıllardır haksız yere cezaevine konulan İslami kimlikli mahkûmların görülmediğini söyleyen Güneş, "Yıllardır Türkiye'de haksız yere sadece İslami kimlik ve yaşamlarından dolayı cezaevinde mağdur edilen nice Müslüman'ın varlığından haberdardık. Ancak bu Müslümanların mazlumiyet ve mağduriyetlerini kimse görmüyor ve dile getirmek istemiyordu. özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında bu mazlumların mağduriyetleri daha belirgin bir şekilde ortaya çıktı. Bu Müslüman mahkûmların ailelerin kurduğu 28 Şubat ve FETö mağduru aileleri inisiyatifi adıyla kurulan inisiyatifin sesini daha gür çıkarmaları, kurum ve kuruluşları ziyaret etmeleri neticesinde artık tüm Türkiye, cezaevlerinde haksızca yatan Müslüman mahkumların varlığından haberdar oldu." diye konuştu.

"Müebbet hapis cezası verenler de bugün cezaevine konulmuşlardır"

İslamî STK ve cemaatlerin FETö'nün hedefi haline getirdiğini vurgulayan Güneş, "Kendileri dışında kimseyi kabul etmeyen FETö' nün özellikle İslamî STK, cemaat ve dindar şahsiyetlere yönelik kumpaslar kurduğu, bin bir iftira ve karalamalarla, uyduruk suçlamalarla cezaevine atıp saf dışı ettiği apaçık ortaya çıkmıştır. FETö adına bunca haksızlık ve zulmü yapan binlerce polis, savcı ve hâkimin meslekten ihraç edilmeleri ve tutuklanmaları zulmün ve haksızlığın büyüklüğünü de ortaya koymaktadır. Mesnetsiz deliller ve iftiralarla sırf İslami yaşamlarından dolayı binlerce Müslüman'ı cezaevine koyup müebbet hapis cezası verenler de bugün cezaevine konulmuşlardır." dedi.

"Zulme duyarsız kalmak zulme ortak olmaktır"

Konuşmasının devamında Güneş, şunları söyledi: "Ancak ne acı bir durumdur ki; kalem kıran hâkimlerin suçlu oldukları ortaya çıktığı ve cezaevine atıldıkları halde bu hâkimlerin ceza vererek on yıllardır cezaevinde çürüttükleri Müslümanları ellerinde yetki bulunduranlar görmüyor, görmek istemiyorlar. Mazlumların ahlarının nice şahları tahtından ettiğini en yakından gördükleri halde bu mazlum ve mağdur Müslüman mahkûmlar için adım atmadıkları takdirde Allah katında mesul olacaklar ve her hangi bir mazeret de ileri süremeyeceklerdir. Zira mağdur ailelerin herhangi bir lütuf veya af beklentileri de yok. Tek istedikleri yakınlarının yeniden ve adilce yargılanmalarıdır. Bu saatten sonra bu zulme duyarsız kalmak zulme ortak olmaktır. Hiç kimse şunu unutmasın ki; küfür devam eder ancak zulüm devam etmez. Dünün zalimlerinin başına gelenlerden herkesin ibret alması gerekir."

"Müslüman mahkûmlar bir an önce yeniden adilce yargılanmalıdır"

Zulmün ve mazlumun yanında yer aldıklarını dile getiren Güneş, 28 Şubat ve FETö mağduru mahkûmların yeniden yargılanmaları gerektiğini belirterek, "Bizler Sağ-Çev olarak zulüm ve haksızlık kimden gelirse gelsin zulme karşı ve mazlumun yanındayız. 28 Şubat ve FETö mağduru Müslüman mahkûmların bir an önce yeniden adilce yargılanmaları gerektiğine inanıyoruz. Bu konuda Yusufî ailelerin yanındayız, '28 Şubat ve FETö mağduru aileleri insiyatifi'ni destekliyor ve yanlarında olduğumuzu beyan ediyoruz. Yetkililere de şu ayeti kerimeyi hatırlatıyoruz: Şüphesiz Allah, size emanetleri ehline (sahiplerine) teslim etmenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor. Bununla Allah, size ne güzel öğüt veriyor. Doğrusu Allah, işitendir, görendir. (Nisa Suresi, 58)"(M.Fatih Akgül-İLKHA)