58 yıldır süren işgal ve direniş: Naksa yıl dönümünde Gazze'de soykırım devam ediyor
Siyonist rejimin 1967'de Kudüs ve Batı Şeria dâhil tüm Filistin topraklarını işgal etmesiyle başlayan "Naksa"nın üzerinden 58 yıl geçti. Bu yıl dönümüne, Gazze'de süren soykırım ve Batı Şeria'ya yönelik saldırılar damga vurdu.
Bugün, 1967 Arap-israil Savaşı'nın ardından siyonist rejimin Filistin'in geri kalanını da işgal ettiği "Naksa"nın (geri çekilme/hüsran) 58. yıldönümü.
Naksa, Kudüs de dâhil olmak üzere Batı Şeria'nın tamamı, Suriye'ye ait Golan Tepeleri ve Mısır'a ait Sina Yarımadası'nın işgal edilmesiyle sonuçlandı. Bu işgal, 1948'deki büyük felaket "Nekbe"nin devamı niteliğinde oldu.
Bu yıl dönümüne ise siyonist rejimin 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'ye karşı yürüttüğü ve uluslararası uzmanlarca "soykırım" olarak tanımlanan saldırılar damgasını vurdu. Son verilere göre Gazze'de 54 bin 607 Filistinli şehit oldu, 125 bin 341 kişi yaralandı. Şehitlerin çoğunluğunu kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. Binlerce kişinin ise hâlâ enkaz altında olduğu bildiriliyor.
Ayrıca Batı Şeria, Kudüs ve çevresinde de saldırılar, alıkoymalar, baskınlar ve tehcir politikaları yoğun şekilde devam ediyor. Özellikle siyonist rejim, yerleşimci projelerini hızlandırarak Filistin topraklarındaki işgalini derinleştiriyor.
1967 savaşı ve sonuçları
5 Haziran 1967 sabahı siyonist rejim, Amerikan desteğiyle Mısır, Suriye ve Ürdün'e ani hava saldırısı düzenledi.
Arap orduları hazırlıksız yakalandı. Savaş sadece 6 gün sürdü ancak sonuçları ağır oldu.
25 bin civarında Arap askeri ölürken, 300 bine yakın Filistinli Gazze ve Batı Şeria'dan, 100 bin kişi Golan'dan, binlercesi de Sina'dan göç etmek zorunda kaldı.
Siyonist rejim, bu savaşla Batı Şeria'yı (5 bin 878 km²), Kudüs'ü ve su kaynaklarını ele geçirerek hem stratejik üstünlük sağladı hem de yerleşim inşasıyla işgalini pekiştirdi.
Hukuki ve siyasi sonuçlar
Savaş sonrası yayımlanan askeri emirlerle Filistin topraklarında tüm yetkiler işgal yönetimine geçti.
1981'de "sivil yönetim" adı altında yeni bir yapılanma kuruldu. İşgalci rejim, Uluslararası Hukuk'u tanımamakta ısrar etti; esirleri savaş esiri olarak kabul etmedi, mahkemeleri ise Filistinlileri sistematik olarak cezalandırmak için kullandı.
Bu gelişmeler, Filistinliler arasında direnişin yeniden doğmasına yol açtı. 1967'den sonra silahlı ve sivil direniş hareketleri şekillendi. İşgal boyunca binlerce Filistinli esir alındı, sürgüne gönderildi ya da evlerinden zorla çıkarıldı.
Naksa'nın 58. yılı, Filistin halkı için işgalin ve direnişin kesintisiz sürdüğü uzun bir tarihin yıl dönümüdür.
Bugün Gazze'de yaşananlar, 1967'de başlayan işgalci zihniyetin ve sömürgeci politikanın en vahşi tezahürüdür. Ancak Filistin halkı, direniş iradesiyle tüm bu saldırılara karşı ayakta kalmaya devam ediyor. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Kaçakçılar, sıkı kontrolleri aşmak için maden suyundan meyve kasalarına, drone'lardan sahte konteynerlere kadar birçok yönteme başvuruyor. Milyarlarca euroluk pazar, Avrupa'nın güvenliğini tehdit ediyor.
Kıtaları birbirine bağlayan 1,4 milyon kilometrelik fiber ağ, küresel ekonomiden askeri sistemlere kadar tüm dijital yaşamın omurgasını oluşturuyor. Derin sularda süren görünmez rekabet, ABD-Çin gerginliğini yeni bir boyuta taşırken, her bir kablonun kopması uluslararası düzeni sarsabilecek etkiye sahip.
Henüz 22 yaşındayken 1993 yılında işgal tarafından şehit edilen Kassam Tugayları'nın efsanevi komutanlarından İmad Akil, "yedi canı olan maskeli adam" ve "sıfır noktasından çatışmanın mühendisi" olarak anılıyordu.
İşgalci siyonist rejimin 23 Kasım 2001'deki suikastı sonucu şehit olan HAMAS'ın üst düzey askeri komutanı Mahmud Ebu Hanud, işgale yönelik başarılı operasyonları planlaması ve birçok suikast girişiminden kurtulması nedeniyle Filistinliler arasında olağanüstü bir efsane olarak kabul ediliyordu.