Ağrı Peygamber Sevdalıları Derneği, Dünya Kudüs Günü nedeniyle Merkez Camii önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

İslam coğrafyasının önemli meselelerinden biri olan Kudüs’ün, Filistin halkı ve tüm Müslümanlar için taşıdığı anlamı vurgulayan açıklamada, Kudüs’ün özgürlüğü için yapılması gerekenler anlatıldı.

Açıklamada, Filistin'deki zulme karşı duyulan derin üzüntü ve tepkiler dile getirilirken, Kudüs’ün özgürlüğü için tüm Müslümanların birleşmesi gerektiği ifade edildi. Ağrı Peygamber Sevdalıları Derneği yetkilileri, Kudüs’ün sadece Filistin’in değil, tüm Müslümanların ortak davası olduğunu ve bu kutsal şehre sahip çıkılması gerektiğini belirtti.

"Kudüs, bütün Müslümanların ortak davasıdır"

Ağrı Peygamber Sevdalıları Derneği adına basın açıklamasını okuyan Onur Bulan, "Bugün, dünya genelinde Kudüs için yükselen sesin parçası olmak, Filistinli kardeşlerimizin yanlarında durduğumuzu belirtmek için toplandık. Kudüs, yalnızca bir şehir değil, tüm İslam dünyasının en kutsal değerlerinden biridir. Zulme karşı durmak, bu toprakları özgür kılmak hepimizin görevi olmalıdır. Bizler, bu davada hep birlikte el birliğiyle Kudüs’ün özgürlüğüne adım atmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bulan, "Bugün Dünya Kudüs Günü. Dünya Müslümanlarının, özgür halkların Kudüs için meydanlara döküldükleri, Kudüs’e olan aşklarını, sevdalarını, hasretlerini haykırdıkları gün. Esaret altında olan Kudüs için gözyaşları döktükleri, Kudüs’ün özgürlüğü için dua etikleri, bu uğurda mücadeleye söz verdikleri gün. Kudüs, yeryüzüne inen rahmetin adıdır. Peygamberlerin ayak izleriyle mukaddes kılınmış, göğe yükselen dualarla mühürlenmiş, zamanın kalbine kazınmış bir şehir. Kudüs, taşlarına secde sinmiş, minberlerinde adalet yankılanmış bir emanettir. Her sokağında bir peygamberin ayak izi, her taşında bir müminin duası saklıdır." dedi.

açıklamasının devamında Bulan, "Kudüs, gökyüzüne açılan bir kapıdır. Bir gece, gökler O’nu selamlarken, Arş-ı Âlâ’ya doğru bir kutlu misafir yol aldı. Kudüs, gözyaşıyla yıkanmış, dualarla bezenmiş bir direniş destanıdır. Yüreğinde Yusuf’un sabrını, Yakup’un özlemini, İbrahim’in teslimiyetini taşır. Kudüs, yetim çocukların avuçlarında bir kırık ekmek, annelerin gözlerinde sessiz bir feryattır. Her sabah ezanla dirilir, her akşam bir umutla bekler. Kudüs, minarelerinden yükselen her tekbirle, işgal altında bile özgürlüğü fısıldayan bir haykırıştır." şeklinde konuştu. (İLKHA)