Dünya Kudüs Haftası münasebetiyle bir mesaj yayımlayan Mustazaflar Cemiyeti, Gazze'de yaklaşık 15 ay devam eden katliam ve soykırımlar karşısında sürdürülen kutlu direnişe vurgu yaparak İslam dünyasının birliğini ve gücünü hatırlayarak Kudüs davasına sahip çıkması gerektiğinin altını çizdi.
Dünya Müslüman Alimler Birliği tarafından Kudüs'ü ve halkını desteklemek amacıyla ilan edilen "Dünya Kudüs Haftası" bu yıl 23-30 Ocak tarihlerinde idrak ediliyor.
Her sene Recep ayının son haftasında çeşitli etkinliklerle idrak edilen "Dünya Kudüs Haftası" ile ilgili bir mesaj yayımlayan Mustazaflar Cemiyeti, Kudüs Davasının İslam'ın onuru ve kutsal mirası olduğuna dikkat çekti.
Bugün, ümmetin kalbinde bir yara olan Kudüs için sesi yükseltme, hakikati haykırma ve zalimlere karşı durma günü olduğunun vurgulandığı mesajda, "Dünya Kudüs Haftası, yalnızca bir haftalık bir anma değil, aynı zamanda İslam ümmetinin Kudüs ve Gazze'deki kardeşlerine olan sarsılmaz bağlılığını haykırdığı bir çağrıdır. Kudüs, İslam'ın onuru ve kutsal mirasıdır. Kudüs, sadece bir şehir değil, ümmetin kalbidir. Allah Resûlü'nün (s.a.v.) İsrâ ve Mirâc mucizesine şahit olan bu mübarek belde, yeryüzünde kurulan ilk kıble ve İslam'ın mukaddes üç mescidinden biri olan Mescid-i Aksa'ya ev sahipliği yapmaktadır." denildi.
"Gazze'nin direnişi, modern çağın zalimlerine karşı bir destan yazmaktadır"
"Kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan, çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa'ya götüren Allah, her türlü noksanlıktan uzaktır." ayet-i kerimesiyle devam eden mesajda, "Kudüs, sadece coğrafi bir değer değil; İslam'ın izzeti, ümmetin direniş ruhu ve adaletin sembolüdür. Kudüs'ün özgürlüğü, İslam ümmetinin birliği ve diriliğiyle doğrudan ilişkilidir. Bugün Gazze, siyonist işgal rejiminin yıllardır süregelen zulmüne, katliamlarına ve soykırım politikalarına karşı insanlığın ve direnişin onurunu temsil etmektedir. Açlığa, ablukaya, bombalara ve tarifsiz acılara rağmen Gazze halkı, ümmetin izzeti için ayağa kalkmış ve asla boyun eğmemiştir. Gazze'nin direnişi, modern çağın zalimlerine karşı bir destan yazmaktadır." ifadelerine yer verildi.
Gazze halkının yalnızca kendisi için değil, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın onuru için mücadele etmekte olduğunun kaydedildiği mesajın devamında şu ifadeler yer aldı:
"Bu direniş, zalimlerin silahlarından daha güçlü bir imana, adalete ve kararlılığa sahiptir. Çünkü biz inanıyoruz ki Allah Teâlâ mazlumların yanındadır: 'Zulmedenler nasıl bir inkılapla devrileceklerini pek yakında göreceklerdir'. siyonist rejim, yıllardır Filistin topraklarında kan dökerek, masum insanları katlederek ve yerinden ederek bir soykırım gerçekleştirmektedir. Gazze'de hastaneler, okullar, camiler bombalanmakta; çocuklar ve kadınlar hedef alınmaktadır. Bu zulüm, sadece Filistin halkına değil, insanlık onuruna yapılan bir saldırıdır."
"Kudüs'ün özgürlüğü, yalnızca Filistin halkının değil, tüm Müslümanların omuzlarındaki bir emanettir"
Uluslararası toplumun büyük bir kısmı bu soykırımı görmezden gelirken bazı devletlerin zalimlere açık destek vermesini "utanç verici suçlara ortak olmak" olarak değerlendirilen mesajda bu zulmün adaletin önünde asla ebedi kalamayacağını, Allah'ın adaletinin mutlaka tecelli edeceğini ve zalimlerin hak ettikleri cezayı bulacağına vurgu yapıldı.
Kudüs ve Gazzenin ümmetin tüm fertlerinden, alimlerinden, yöneticilerinden ve halkından daha güçlü bir destek beklediğinin vurgulandığı mesajda İslam dünyasının birliğini ve gücünü hatırlayarak Kudüs davasına sahip çıkması gerektiği belirtilerek yapılması gerekenler sıralandı.
Mesajda, "Bugün yapılması gerekenler; Kudüs ve Gazze halkına maddi ve manevi destek sağlamak, siyonist zulmü uluslararası platformlarda teşhir etmek, tüm İslam dünyasında Kudüs bilincini artırmak ve ümmetin birliğini güçlendirmektir. Unutmayalım ki Kudüs'ün özgürlüğü, yalnızca Filistin halkının değil, tüm Müslümanların omuzlarındaki bir emanettir. Kudüs, bir gün mutlaka özgür olacaktır. Zalimlerin tahtı yıkılacak, mazlumların duası kabul olacaktır. Gazze'nin direnişi, ümmetin birliği ve Allah'ın yardımı ile Kudüs, yeniden İslam'ın izzetiyle buluşacaktır. Çünkü biz inanıyoruz ki 'Allah'ın yardımıyla, zafer yakındır'. Tüm İslam dünyasını, Kudüs davasına sahip çıkmaya, mazlumların sesi olmaya ve adalet için mücadele etmeye davet ediyoruz. Dünya Kudüs Haftası vesilesiyle bir kez daha haykırıyoruz: Kudüs İslam'ındır ve sonsuza kadar İslam'ın kalacaktır!" denildi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Dünya Kudüs Haftası ile ilgili açıklamada bulunan Eğitim Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, Kudüs ve Mescid-i Aksa davasının gençlere anlatılmasının, sadece bir inanç meselesi değil, insanlık adına önemli bir sorumluluk olduğu belirtti.
HAMAS Siyasi Büro Üyesi ve Sözcüsü Fevzi Berhum, Diyarbakır'daki "Ümmetin Emaneti Kudüs ve Gazze" panelindeki konuşmasında, "Allah'ın yardımıyla zafer kazanacağımıza hiç şüphemiz olmadı. Tüm dünya, yenileceğimizi, beyaz bayrak kaldıracağımızı ve teslim olacağımızı düşündü. Allah için savaştık ve Allah da bizi yedi kat göklerin üzerinden destekledi." dedi.
Dünya Kudüs Haftası kapsamında tertip edilen "Ümmetin Emaneti Kudüs ve Gazze" paneli düzenlendi. Panelde yapılan konuşmalarda önemli mesajlar verildi.
Diyarbakır'da düzenlenen "Ümmetin Emaneti Kudüs ve Gazze" panelinde konuşan Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Tekin, geçmişten günümüze Kudüs'ün önemi ve fethine ilişkin tarihsel bilgiler paylaştı.