Jeffrey Epstein'e ilişkin tartışmalı belgelerin yeni kısmı kamuoyuna açıldı. Dosyalar, skandalın yalnızca bireysel suçlarla sınırlı olmadığını, güç, istismar ve istihbarat ilişkilerinin iç içe geçtiği sistematik bir yapıya işaret ettiğine dair tartışmaları yeniden alevlendirdi.

ABD Adalet Bakanlığı, cinsel istismar ve çocuk ticareti suçlarından hüküm giymiş Jeffrey Epstein'e ait dosyaların yeni bir bölümünü yayımladı.

Kongre'nin belirlediği takvim doğrultusunda açıklanan belgelerin henüz sürecin tamamını kapsamadığı, yıl sonuna kadar yeni dosyaların da kamuoyuna sunulmasının beklendiği bildirildi.

Bakanlık, yasal düzenlemeler gereği bazı belgelerin gizli tutulduğunu, mağdur olabilecek kişilerin kimliklerinin ise karartıldığını açıkladı.

Demokratlar, dosyaların parça parça yayımlanmasına tepki göstererek, tüm belgelerin eksiksiz biçimde açıklanması gerektiğini savundu. Senato'daki Demokrat liderler, sürecin yavaş ilerlemesinin "gerçeğin üzerinin örtülmesi" şüphesini güçlendirdiğini ifade etti.

Ancak buna rağmen yayımlanan dosyalar, Epstein dosyasının ABD kamuoyunda neden yıllardır tartışma konusu olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Açıklanan dosyalar, Epstein'in iş dünyasından siyaset ve sözde eğlence çevrelerine uzanan ilişkilerine dair yeni ayrıntılar içeriyor. Bu noktada tartışmalar, "güç, istismar ve istihbarat" üçlemesi etrafında yoğunlaşıyor.

Epstein'in siyonist rejim istihbaratı Mossad'la bağlantılı olduğu yönündeki iddialar da yeniden gündeme geldi. Bu iddialar, resmi makamlarca doğrulanmış değil; ancak Epstein'ın dokunulmazlığı, geniş temas ağı ve uzun süre korunduğu algısı, bu tartışmaların sürekli diri kalmasına neden oluyor.

Belgelerde, Epstein'in temas kurduğu çevrelerin genişliği dikkat çekerken, kamuoyunda asıl rahatsızlık yaratan unsurun bu ilişkilerin uzun süre sorgulanmaması olduğu vurgulanıyor. Yıllardır dile getirilen iddialara göre Epstein, kadınlar ve kız çocukları üzerinden kurulan istismar düzeninin merkezinde yer aldı ve bu yapı, sahip olduğu güç ve bağlantılar sayesinde ciddi bir hesaplaşmadan kaçabildi.

Epstein dosyası, yalnızca geçmişte işlenmiş suçları değil, aynı zamanda devlet kurumlarının, siyaset çevrelerinin ve küresel elitlerin bu tür skandallar karşısındaki tutumunu da tartışmaya açıyor. İnsan hakları savunucuları ve mağdur yakınları, yeni belgelerin yayımlanmasının, yalnızca fotoğraf ve isimlerden ibaret kalmamasını; istismar iddialarının tüm boyutlarıyla aydınlatılmasını ve sorumluların gerçek anlamda hesap vermesini talep ediyor.

2019 yılında cezaevinde ölü bulunan Epstein'e ilişkin dosyaların yeni bölümlerinin, önümüzdeki günlerde ABD'de siyasi ve toplumsal tartışmaları daha da derinleştirmesi bekleniyor. (İLKHA)