BM'den "Gazze soykırımı"na ilişkin itiraf

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği New York Ofisi Direktörü Craig Mokhiber, Gazze'de olanlarla ilgili "Bir kez daha, gözlerimizin önünde bir soykırımın işlendiğine şahit oluyoruz ve çalıştığımız kuruluş BM bunu durdurmak için aciz duruyor." dedi.
Mokhiber, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk'e hitaben kaleme aldığı mektubunda, Gazze'de yaşananlar hakkında çarpıcı ifadeler kullandı.
Mektubunda, bunun BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği New York Ofisi Direktörü olarak son mektubu olduğunu aktaran Mokhiber, "Bu mektubu, pek çok meslektaşımız da dahil tüm dünya için çok büyük bir acının yaşandığı bir dönemde kaleme alıyorum. Bir kez daha gözlerimizin önünde bir soykırımın işlendiğine şahit oluyoruz ve çalıştığımız kuruluş (BM) bunu durdurmak için aciz duruyor." ifadelerine yer verdi.
Kendisinin 1990'larda BM İnsan Hakları Danışmanı olduğu dönemde, 1980'lerden bu yana Filistin'deki insan hakları konusunu incelediğini ve bölgede birçok saha çalışması yaptığını belirten Mokhiber, bu konunun kendisi için "kişisel" olduğunu vurguladı.
Mokhiber, Batı'nın Gazze konusundaki tutumunu da eleştirerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu, tipik bir soykırım örneğidir. Filistin'deki Avrupalı, etnik milliyetçi, yerleşimci sömürge projesi, Filistin'de yerli Filistin yaşamının son parçalarının hızla yok edilmesine yönelik son aşamasına girdi. Dahası ABD, İngiltere ve Avrupa'nın çoğu bu korkunç taarruzun tamamen suç ortağıdır. Bu hükümetler, Cenevre Sözleşmeleri'ne 'saygıyı tesis etmek' adına anlaşma yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddetmekle kalmayıp, taarruzu silahlandırıyor, ekonomik ve istihbarat desteği ve İsrail'in zulümleri için siyasi ve diplomatik kılıf sağlıyor." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İşgal rejiminin teslim ettiği şehit cenazeleri, Gazze’de bir kez daha büyük acılara sahne oldu. Han Yunus’taki Nasır Tıp Merkezi’ne gelen aileler, parçalanmış ve işkence izleri taşıyan cesetler arasında evlatlarını teşhis etmeye çalıştı.
İslami Direniş Hareketi (HAMAS), işgal rejiminin güney Lübnan’daki sivillere yönelik saldırılarını kınayarak, Lübnan halkıyla dayanışma mesajı verildi.
Filipinler'in kuzeyindeki Luzon Adası’nda sabah saatlerinde meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki deprem kısa süreli paniğe neden oldu.
HAMAS, bombardımanda yıkılan tünel ve binaların altında kalan işgal esirlerin cesetlerine ulaşamadıklarını, işgalcilerin kurtarma ekipmanlarının Gazze’ye girişine izin vermemesi nedeniyle teslim sürecinin aksadığını açıkladı.