İşgal rejiminin sözde Başbakanı Binyamin Netanyahu, 7 Ekim'de El-Kassam Tugayları'nın başlattığı geniş kapsamlı "Aksa Tufanı" operasyonundaki güvenlik zafiyeti suçunu sözde işgal ordusu ve iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet'e yüklediği paylaşımını sildi.
İşgal rejiminin sözde Başbakanı Binyamin Netanyahu, 7 Ekim'de abluka altındaki Gazze Şeridi'nden El-Kassam Tugayları'nın başlattığı geniş kapsamlı "Aksa Tufanı" operasyonundaki güvenlik zafiyeti suçunu sözde işgal ordusu ve iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet'e yükledi.
Netanyahu, "7 Ekim'de Gazze Şeridi'nden düzenlenen saldırılarla ilgili Başbakan'a bilgi verildiği yönündeki iddiaların asılsız olduğunu aksine hiçbir uyarı gelmediğini" savundu.
Açıklamada Netanyahu, "bilakis İsrail ordusu ve Şin-Bet'in (Şabak) HAMAS'ın yıldırıldığı ve sükunetin sağlandığı değerlendirmesini yaptıklarını" aktardı.
İşgalci Netanyahu, "savaşın çıktığı son ana kadar" tüm istihbarat teşkilatlarının kendisine ve hükümete defalarca aynı yönde bilgi verdiğini savundu.
İşgalci Netanyahu, Telegram ve X sosyal medya platformlarından gece yayımladığı sözde işgal ordusu ve istihbarat teşkilatı Şabak'ın kendisini yanlış bilgilendirdiği yönündeki paylaşımı kaldırdı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İşgalcilerin Gazze Şeridi'ne yönelik 465 gündür devam eden saldırılarında şehid sayısı 46 bin 645’e, yaralıların sayısı ise 110 bini geçti.
Birleşmiş Milletler insan hakları uzmanları, Filistin Yönetimi'nin Batı Şeria'da El Cezire kanalını yasaklamasını eleştirerek, bu kararı "ifade özgürlüğüne saldırı" olarak nitelendirdi.
Suriye'de Esad rejiminin devrilmesinin ardından kurulan yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Türkçe yaptığı paylaşımda, "Yeni Suriye'yi temsil etmek üzere Türkiye'ye ilk resmi ziyaretimizi gerçekleştireceğiz." dedi.
HAMAS'ın merhum lideri şehit Yahya Sinvar'ın naaşının işgal rejimi ile yapılacak bir esir takasıyla HAMAS'a teslim edilmesini talep etmesine rağmen, bu talebin kabul edilmeyeceğini yazdı.