Sudan'ın Darfur bölgesinde giderek kötüleşen sağlık krizinin ortasında, kolera salgını endişe verici bir şekilde yayılmaya devam ediyor. Sahadan gelen tıbbi raporlara göre, doğrulanmış vaka sayısı 3 bin 547'yi aşarken, can kaybı 149'a ulaştı.

Hastalığın birçok kamp ve çevre bölgeye yayıldığı belirtilirken, en ağır etkilenen yer Kalme Kampı oldu. Kampta 313 vaka kaydedilirken, bunların 45'i ölümle sonuçlandı. Kalme'yı 190 vaka ve 40 ölümle Ataş Kampı izledi. Ayrıca, Dureyc ve Selam kamplarında da ek vakalar bildirildi. Sağlık ve lojistik müdahalenin oldukça yetersiz olduğu değerlendiriliyor.

Kuzey Darfur eyaletine bağlı Tuvayla bölgesinde bulunan Dabba Nayra Kampı'nda vakaların yoğunlaştığı açıklandı. Nüfus Yerinden Edilmiş Kişiler ve Mülteciler Koordinatörlüğü'nün yayımladığı bildiride, 64 yeni vaka tespit edildiği, toplam vaka sayısının 2 bin 796'ya ulaştığı, bunlar arasında 52 ölümün yer aldığı belirtildi. Yerel karantina merkezinde 242 kişinin tedavi altında olduğu, aynı gün 172 yeni hastanın kabul edildiği kaydedildi. Bu durum, hastalığın tehlikeli bir hızda yayıldığını gösteriyor.

Yerel doktorlar ve insani yardım kuruluşları, vakalardaki hızlı artışı çeşitli faktörlere bağlıyor; kamplardaki aşırı kalabalık, temiz su ve kanalizasyon hizmetlerindeki kötüleşme, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında bir yılı aşkın süredir devam eden savaş nedeniyle sağlık sisteminin neredeyse tamamen çökmesi bunların başında geliyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) haziran ayında yaptığı açıklamada, Sudan'ın bölgede en ciddi kolera krizlerinden biriyle karşı karşıya olduğunu belirterek, özellikle Darfur, Hartum ve Beyaz Nil eyaletlerinde vakaların arttığını, çatışma bölgelerinde sağlık hizmetlerine erişimin neredeyse imkânsız hale geldiğini vurgulamıştı.

Darfur'daki kolera salgını, Nisan 2023'te başlayan savaşın neden olduğu sağlık sistemindeki genel çöküşün bir parçası. Savaş, 10 milyondan fazla insanın yerinden edilmesine, hastanelerin ve su-kanalizasyon altyapısının büyük ölçüde yıkılmasına yol açtı.

Özellikle çevre bölgelerde temel sağlık hizmetlerinin yokluğu, aşılama kampanyalarının ve salgın kontrol çalışmalarının durmasına neden oldu. Bu durum, başta kolera olmak üzere su kaynaklı hastalıkların hızla yayılması için uygun bir ortam oluşturdu ve etkin müdahale veya anlamlı uluslararası destek olmadan binlerce insanın hayatını tehdit etmeye devam ediyor. (İLKHA)