Türkiye'de siyonist işgal çetesini destekleyen firmaların ürünlerinin boykot edilmesine yönelik kararlılığın sürdürülmesine vurgu yapan Mardin İl Müftü Yardımcısı Musa Çiftçi, boykotun hayatın bir parçası olması gerektiğini ifade ederek önemli bir çağrıda bulundu.
Siyonist işgal rejiminin yıllardan beridir Filistin ve Gazze’de işlediği soykırım ve katliamlar neticesinde binlerce Müslüman vahşice katledilmeye devam ediliyor.
Mardin İl Müftü Yardımcısı Musa Çiftçi, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, siyonist işgal rejimine desteğini açıklayan firmaların ürünlerine yönelik yapılan boykotun hayatın her alanında yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti.
Çiftçi, boykotun adeta bir hayat tarzına dönüştürülmesi gerektiğini belirterek, yapılan boykot neticesinde siyonistlere büyük bir darbe vurulduğunu, bu nedenle asla küçümsenmemesi gerektiğini kaydetti.
“Boykot, siyonistin can damarlarını koparmaktır”
İşgal rejimine destek veren firmaların, siyonizmin dünya hegemonyasını elde etmek ve Müslümanları sömürmek için kurulmuş bir düzenek olduğunu belirten Çiftçi, “İşgal rejimi siyonistlerin yıllardır Filistin ve Gazze’de uyguladığı soykırıma karşı bir şey yapmaktan aciz Müslümanlar en azından israil menşe'li ürünleri boykot etmekten vazgeçmemelidir. Boykot, meşru bir müdafaa yönetimi olarak siyonist israilin hayat damarlarını koparmaktır. Müslümanlar araştırma ihtiyacı hissetmeyip alışveriş yaptığı birçok ürünün arka planında işgal rejimine destek veren firmalar olduğu ortaya çıkıyor. İşgal rejimine destek veren bütün firmaların siyonizmin dünya hegemonyasını elde etmek ve Müslümanları sömürmek için kurmuş olduğu adeta bir düzenektir. İşgalci terörist rejimin ürünleri tüketilmediği takdirde kimsede ne bir eksilme olur ne de bir kimsenin ölümüne sebep olur.” şeklinde konuştu.
Çiftçi, boykot noktasında duyarsız kalan birçok Müslümanın olduğunu ifade ederek, “Bazı kişilerin israil destekli ürünleri almasında kimseye bir zarar olmadığı hakkındaki hezeyanları hiçbir şekilde doğruyu yansıtmaktadır. Bu konuda duyarsız olan birçok Müslüman var maalesef. Bütün Müslüman ülkelerin boykot noktasında vicdanlı bir şekilde hassasiyet göstermesi lazım. Gazze’de soykırım, vahşet ve katliamlar aralıksız bir şekilde devam ederken siyonist rejime destek veren firmaların da sürekli boykot edilmesi önemli bir husustur." dedi.
“Boykot ürünlerini almak bir vebaldir”
Boykot ürünlerini satın alan kişilerin vebale girdiğini vurgulayan Çiftçi, “Dünyanın farklı ülkelerinde ve Müslüman ülkelerde israil destekli firmaların malları boykot edilerek, küresel çaptaki bazı firmaları iflasın eşiğine getirmiştir. Geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamada starbucks firmasının son zamanlarda yapılan boykot neticesinde gelirinde ciddi kayıplar verdiği belirtildi. Bu veriler boykotun işe yaramadığını iddia edenlere de bir cevap niteliğinde olmuştur. siyonist israilin can damarı, sermayedir. İşgal rejimi boykotlu ürünlerden elde ettiği gelirlerle Müslüman kardeşlerimizi katletmektedir. Dolayısıyla boykot ürünlerini almak bir vebaldir. Yüce Allah ahirette bunun hesabını soracaktır. Müslümanın Müslümandan başka dostu yoktur. Dolayısıyla boykota devam edip, gevşeklik göstermemek lazım. Boykot, işgal rejiminin belini bükecek öneme sahiptir. A’dan Z’ye tüm boykotlu ürünlerin alış ve satışı yapılmamalıdır.” şeklinde kaydetti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Merkez Bankası, sahte yabancı banknotlara dair Banka tarafından hazırlanan bilirkişi raporlarının, adli mercilerin yanı sıra bankacılık sektörünün uyarılmasını teminen Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliği ile paylaşıldığı belirtildi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), bu yılın kasım ayına ait ekonomik güven endeksi verilerini açıkladı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), bu yılın ekim ayına ait dış ticaret istatistiklerini açıkladı.
Kesimlik dana ve et ithalatına gerek olmadığını söyleyen Adana Veteriner Hekimler Odası eski Başkanı Cengiz Torun, "Yerli ırkla suni tohumlama yöntemiyle et açığı sorununu çözmeye talibiz" dedi.