Siyonist terör şebekesine karşı HAMAS tarafından başlatılan Aksa Tufanı Operasyonu'nu desteklediklerini dile getiren Adıyaman'daki STK ve siyasi partiler "kahrolsun israil" sloganlarıyla yürüdü.
Adıyamanlılar HAMAS'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarının siyonist terör şebekesine karşı başlattığı Aksa Tufanı'na destek için yürüyen Adıyamanlıla birlikte hareket etmenin güzel bir örneğini sergiledi.
Aralarında HÜDA PAR, Yeniden Refah, Saadet Partisi ve birçok STK'nın katılımıyla düzenlenen basın açılmasında yüzlerce kişi hep beraber "katil israil" sloganları attı.
Düzenlenen kitlesel basın açıklamasını Adıyaman AGD il Başkanı Mehmet Gezici okudu.
"HAMAS ve Kassam mücahidlerinin yanında olduğumuzu haykırmak için buradayız"
Toplanan vatandaşlara seslenen Gezici, "Yüz yıla yakın süredir İslam topraklarını işgal ederek, kadın, yaşlı, çocuk demeden katlederek, habis bir kanser gibi büyüyen israil, bu sabah pervasız eylemlerinin karşılığını, mutlak başarıya ulaşan Aksa Tufanı Operasyonu ile acı acı tecrübe etmiş oldu. Bir kere daha düşmanı zelil eden, yıkılmaz sanılan kaleleri, sistemleri yıkan Allah'a hamd ediyoruz. Bunca zamandır bu meydanlarda israilin zulümlerini tel'in için toplandık, zalimlere karşı nefretimizi haykırdık. kardeşlerimizin acısını yüreğimizde hissederek duaya durduk, kıyama kalktık. Fakat bugün başka, işte artık büyük bir fethin arifesindeyiz. Kudüs'ün, Mescid-i Aksa’nın özgürlüğüne giden yolda elde edilen bu büyük başarıyı kutlamak, Filistinli kardeşlerimizle ve mücahidlerle omuz omuza olduğumuzu haykırmak için buradayız. Günlerdir ölüm olup Gazze'nin üstüne bombalar yağdıran, küçücük bir toprak parçasında iki milyonu aşkın insanı evsiz yurtsuz bırakan, su ve elektrik gibi can damarlarını kesen, hiç bir kural tanımadan savaş suçları işleyen tarihin en büyük terör örgütü israili, hamileri Amerika ve Avrupa'yı, lanetlemek için buradayız. Dünya başlarına yıkılsa da bir adım geri atmayan Gazzeli kardeşlerimizin acısını paylaşmak, israile unutulmaz bir şok yaşatan HAMAS ve Kassam mücahidlerinin yanında olduğumuzu haykırmak için buradayız." dedi.
"Dünyayı kana boğan tüm zalimlere verilmiş bir cevaptır"
Aksa mücahitlerinin sadece siyonist işgal rejimine değil tüm zalimlere cevap verdiğini vurgulayan Gezici, "İlk kıblemiz, haremimiz, etrafı mübarek kılınmış mescidi Aksa’mız, her gün terörist israil ve Yahudi işgalciler tarafından düzenlenen baskınlarla taciz ve tahkir ediliyorken, sokaklarda masum siviller kurşuna diziliyorken, on yaşında çocuklar tutuklanıyorken, Gazze’de ambargo ve abluka şiddetini artırmışken, sadece Filistinli kardeşlerimizin değil tüm Müslümanların izzeti her gün her an çiğnenmeye devam ediyorken gerçekleşen bu operasyon, yalnız israile değil, dünyayı kana boğan tüm zalimlere verilmiş bir cevaptır. Dünyayı zulüm kulelerinden tahakküm ile yöneten kafirlere karşı bir avuç mücahid, bir kere daha; arzın yegâne ve mutlak sahibinin Cenâb-ı Allah olduğunu hatırlatmış, delinemez, geçilemez, yapılamaz denilen ne varsa hepsini yapmıştır. Milyarlarca dolar harcanan sistemler, uydular, istihbarat ağları, silahlar ve hepsinden önemlisi yenilmezlik algısı yerle yeksan olmuştur. Merhum Erbakan Hocamızın 'israil ancak güçten anlar' ifadelerini hakkıyla anladığımız günleri yaşıyoruz. Sivil veya asker fark etmez, tüm israilliler, Filistin topraklarında işlenen her suça ve işgale doğrudan ortaktır. Evlerinden kovulan Filistinlilerin mülklerine istilacı böcekler gibi koşuşturarak doluşan genç, yaşlı, kadın ayırt etmeden tüm Yahudiler işgalcidir, zalimdir, katildir." ifadelerini kullandı.
"Filistinli kardeşlerimizin büyük bir hassasiyetle merhametli tavırları ortadadır"
İşgalci siyonistlerin tüm cinayetlerine ve katilliğine karşı Müslümanların merhametle hareket ettiğini dile getiren Gezici, "Bu kadar zulme ortak olmalarına rağmen Filistinli kardeşlerimizin büyük bir hassasiyetle merhametli tavırları ortadadır. Bu mesele bahane edilerek ortaya konulmaya çalışılan algı, zalimlerin zulümlerini gölgelemeye çalışmaktadır. On yıllardır, dünyanın her yerinden Filistin'e gelerek ben çalmazsam başka bir yahudi çalacak diyerek Filistinlilerin hayat hakkını çalan, Kudüs'ün tarihi sokaklarında Filistinli ninelere saldıran, çocuk yaşlarından itibaren silah eğitimleri alan bir topluluk, sivil değildir, milis kuvvetlerdir. Katil israil bir yandan tüm dünyanın gözü önünde katliamlarına, saldırılarına, asimile çalışmalarına, işgale ve apaçık zulümlerine devam ederken, diğer yandan İslam ülkeleriyle normalleşme adımları atmaktadır. başta Türkiye, Suudi Arabistan, Mısır gibi ülkelerin bu adımları atmaları, elinde binlerce Müslüman'ın kanı bulunan netanyahu ile yapılan görüşmeler bizleri bu vebale ortak yapmaktadır. İşte bu operasyon geçici de olsa Müslüman liderleri bu anlaşmalardan uzaklaştırmış, üzerlerindeki vebali bir nebze olsun azaltmıştır." şeklinde konuştu.
"israille normalleşmek, işlenen bütün suçlara fiilen ortak olmaktır"
Zulme rıza göstermenin de zulüm olduğuna değinen Gezici, "Büyük israil hayalinden vazgeçmeyen, çocuk, genç, yaşlı, kadın demeden her fırsatta vahşetini sergileyen, uluslararası sularda on vatandaşımızı katleden israille normalleşmek, işlenen bütün suçlara fiilen ortak olmaktır. Atılan yanlış siyasi adımların bedelini Filistin halkı canıyla malıyla ödemektedir. Müslüman toprağı olan Kudüs'ü başkent olarak ilan eden israil, Kudüs'te mahalleleri boşaltmakta, Gazze'de ablukayı sürdürmekte, Batı Şeria’da Müslümanların arazileri üzerinde yeni yerleşim yerleri açmaya devam etmekte, Mescid-i Aksa'ya yönelik tecavüzlerini günbegün arttırmaktadır. israil bir taraftan insanlık ve hukuk değerlerini hiçe sayarak işgal ve yıkımlara devam ederken, normalleşme çalışmalarıyla fiillerini meşrulaştırmaya çalışmaktadır. Eski Amerikan Başkanı Trump döneminde, israilin başkentinin Kudüs olarak ilan edilmesi, Yüzyılın Antlaşması ve İbrahim Antlaşması gibi, özelde Filistin'in genelde İslam dünyasının aleyhine olan normalleşme çalışmaları başlatılmıştır. Daha önce haykırdığımız gibi yine buradan haykırmayı bir vazife biliyoruz. israilin başkenti ne Kudüs, ne de Tel Aviv'dir. israilin başkenti cehennemin dibidir." dedi.
"Sömürü faaliyetleri ayan beyan ortadadır"
ABD ve batı destekli siyonistlerin işgalci olduğunu dile getiren Gezici, "Ey Allah'ın lanetlediği kavim, ey israil ne kadar zulmederseniz edin, ne kadar kan dökerseniz dökün, Mescid-i Aksa'yı, Kudüs'ü, Filistin'i bizden koparamayacaksınız. İşte biz Aksa için canını vermeye hazır on binler, yüzbinler milyonlar olarak daima karşınızda olacağız. Tarih sahnesinden silinip gideceğiniz güne kadar sizinle mücadele edecek, kanımızın son damlasına kadar savaşacağız. Hiç beklemediğiniz bir anda sizi bu coğrafyadan söküp atacağımız günler yakındır. siyonist lobilerin ve dünyadaki terörün ana merkezi olan ABD ile İslam coğrafyasında yaptıkları katliamlar, işgaller, tecavüzler, sömürü faaliyetleri ayan beyan ortadadır. Kafirlerin birbirlerini nasıl desteklediğini görmemek için kör, duymamak için sağır, dertlenmemek için vicdan ve izandan yoksun olmak gerekir. işte Amerika, İngiltere Doğu Akdeniz'de konuşlandırdıkları filolarla israilin emrine amade olduklarını, olası bir savaşa karşı onu korumak için ne gerekiyorsa yapacaklarını ilan ediyorlar. Avrupa ve diğer batılı ülkeler israilin zulümlerine karşı çıkanları hapse atmakla, sınır dışı etmekle tehdit ediyor. dünyanın her yerinde Müslümanlar sindirilmeye, küfrün en güçlü olduğuna iman etmeye zorlanıyor." ifadelerini kullandı..
"Amerika'dan, israilden, Avrupa'dan, Rusya'dan, Çin'den değil, Allah'tan korkun"
Dünya Müslümanlarına seslnen Gezici, "Buradan bir kez daha haykırıyoruz. Bizler ancak Allahtan korkar ve ona itaat ederiz. bizi sindiremeyecek, korkutamayacak, yok edemeyeceksiniz! yüz yıllarca haçlı seferlerini nasıl püskürttüysek, Kudüs'ü defalarca nasıl fethettiysek, İstanbul'u nasıl İslam'ın başkenti yaptıysak, Allah'ın arzında adım atmadık yer bırakmadıysak yine yaparız, yine yapacağız. Allah'ın yardımı bizimle olduğu sürece ancak biz galip geliriz. İşte bu inayete nail olmak için Müslümanların Filistin davasına gerekli önemi ve önceliği vermesi, tüm maddi olanakların ve manevi desteğin mücahidlerin hizmetine sunulması şarttır. Kudüs ve mescidi aksa için gayret göstermek imanımızın ve insanlığımızın bir gereğidir. Buradan başta ülkemiz olmak üzere tüm Müslüman devlet yöneticilerine ikazda bulunuyoruz. Amerika'dan, israilden, Avrupa'dan, Rusya'dan, Çin'den değil, Allah'tan korkun, Allah'tan korkun, Allah'tan korkun. Allah'a güvenin, ahiretinizi düşünün. Bırakın bu normalleşme adımlarını, tarihinize bakın, inancınıza sarılın." şeklinde konuştu.
"Müslüman ülkelerle iş birliğini geliştirin! sorunlara birlikte çözüm arayın. Kendine Müslüman diyen herkes hatırlamalıdır ki; elbet bir gün toprak olacağız, tek gayemiz Allah'ın rızasıdır." diyen Gezici sözlerini şöyle tamamladı:
"Rıza-i ilahi ancak bütün varlığımızla cihad etmekle, Müslümanların sevindiğine sevinmek, üzüldüğüne üzülmekle olur. Cenab-ı Hak israile karşı çarpışan yiğit kardeşlerimize güç, kuvvet versin, attıklarını isabet ettirsin, Aksa Tufanı Operasyonunu mutlak zaferin ve özgür Kudüs'ün habercisi eylesin."
Cuma namazı sonrası başlayan yürüyüş kılınan gıyabi cenaze namazı ve yapılan duanın ardından son buldu. Kudüs için toplanan Müslümanlar yapılan basın açıklamasının ardından sessizce dağıldı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.