Bir soyadı daha silindi: Akilan ailesi nüfus kayıtlarından da yok oldu

Siyonist rejimin Deyr el-Belah kentindeki saldırısında ağır yaralanan Filistinli çocuk Muhammed Hüseyin Akilan, bu sabah şehit oldu. Küçük Muhammed'in şehadetiyle birlikte tüm fertleriyle yok edilen aile, Filistin'in nüfus kayıtlarından tamamen silinmiş oldu.
Siyonist rejimin Gazze Şeridi'ne yönelik 8 aydır aralıksız süren saldırılarının bir sonucu olarak, sadece canlar değil, kimlikler de yok oluyor.
Son olarak, Deyr el-Belah'ta bombalanan bir evde ağır yaralanan çocuk Muhammed Hüseyin Akilan, bu sabah şehit oldu.
Henüz birkaç günlük yaşam mücadelesinin ardından gelen bu haber, Akilan ailesinin hikâyesine trajik bir son yazdı. Çünkü artık bu soyadıyla kayıtlı hiç kimse hayatta değil.
Bu olay, yalnızca bir çocuğun hayatını kaybetmesiyle sınırlı değil. Nüfus kayıtlarından tamamen silinmiş bir aile, modern çağda yaşanan bir soykırımın ne denli sistematik olduğunu ortaya koyuyor.
7 Ekim 2023'te başlayan saldırılardan bu yana siyonist rejim, binlerce Filistinli aileyi yok etti. Ancak Akilan ailesi gibi tamamen "ortadan kaldırılan" aileler, soykırımın en çarpıcı yüzünü oluşturuyor.
Filistin'in dijital ve fiziki nüfus kayıtlarında bir soyadı daha silindi. Akilan ismi artık sadece anılarda ve mezar taşlarında kalacak.
Filistin Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, 7 Ekim'den bu yana şehit sayısı 54 bin 400'ü, yaralı sayısı ise 124 bini geçti. En büyük kayıplar ise çocuklar ve kadınlar arasında yaşandı. On binlerce çocuk ya tamamen ailesiz kaldı ya da ailesiyle birlikte şehit oldu. Bu, sadece fiziki bir yıkım değil, aynı zamanda bir halkın belleğinin ve varlığının yok edilmesi anlamına geliyor.
Gazze'de evler yerle bir edilirken, soyadları da tarih sahnesinden siliniyor. Akilan ailesi, bu gerçeğin sadece bir örneği.
İşgal rejiminin Gazze'ye uyguladığı kuşatma, bombardıman ve sistematik yok etme politikaları, yalnızca sivilleri değil, Filistin toplumunun sosyal dokusunu, aile yapısını ve hafızasını da hedef alıyor.
Artık Muhammed Akilan için ne bir kardeş ne bir anne-baba, ne de hatırlanacağı bir ev kaldı.
Bir aile daha kayboldu. Ne evi kaldı ne ismi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
HAMAS, siyonist rejim sözde güvenlik kabinesinin Gazze'yi işgal ve sivilleri göçe zorlama kararını "tam teşekküllü bir savaş suçu" olarak nitelendirdi, "işgal" yerine "kontrol" kelimesini kullanmasını da "hukuki sorumluluktan kaçma çabası" olduğunu vurguladı.
Fundamentalist Netanyahu hükümeti, Gazze'nin tamamını işgal etme kararı aldı. Filistin İslami Cihad Hareketi, bu adımı "soykırımın yeni aşaması" olarak nitelendirirken, bölgede hasta, yaralı, ilaç ve yakıt sıkıntısı kritik seviyelere ulaştı.
El-Aksa Hastanesi Sözcüsü Halil Daqran, yaralı ve hastaların sayısındaki artışa rağmen hastanede kalan dizel yakıtın yalnızca birkaç saatlik çalışmaya yeteceğini belirterek, "Acil yakıt temin edilmezse hastane tamamen hizmet dışı kalacak" uyarısında bulundu.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Gazze’ye insani koridor talebiyle Pazar günü Güvenpark’tan TBMM’ye yapılacak yürüyüş öncesi, bu akşam sosyal medyada etiket çalışması başlatacak.