BM Genel Kurulu'ndan siyonist rejime 1967 işgalini sonlandırma çağrısı
151 ülke, "Doğu Kudüs" dahil tüm işgal altındaki Filistin topraklarında siyonist rejimin varlığına son verilmesini ve Filistin halkının devredilemez haklarının tanınmasını destekledi.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, dün gece yapılan oylamada 1967'den beri işgal altında bulunan tüm Filistin topraklarından siyonist rejimin tamamen çekilmesini talep eden karar tasarısını büyük çoğunlukla kabul etti. Oylamada 151 ülke lehte, 11 ülke aleyhte oy kullanırken, 11 ülke çekimser kaldı.
Karar, Filistin, Ürdün, Cibuti, Senegal, Katar ve Moritanya tarafından Genel Kurul'un 80. dönem çalışmalarının 35. maddesi kapsamında sunuldu. Metin, Filistin halkının kendi kaderini tayin etme hakkı, bağımsız devlet kurma hakkı ve 194 sayılı karar uyarınca mülteciler için adil çözüm çağrısını yineliyor.
Genel Kurul, BM'nin Filistin meselesine ilişkin tarihî sorumluluğunun sürdüğünü hatırlatarak, adil ve kalıcı bir çözüm olmadan Orta Doğu'da istikrarın mümkün olmayacağını vurguladı. Kararda, "toprak kazanımının güç yoluyla elde edilemeyeceği" ilkesi yeniden teyit edilirken, siyonist rejimin işgal altındaki bölgelerdeki tüm uygulamalarının uluslararası hukuka aykırı olduğu belirtildi.
Metin, özellikle Doğu Kudüs ve tüm işgal altındaki Filistin topraklarının demografik yapısını değiştirmeye yönelik yerleşim faaliyetlerinin yasa dışı olduğunu vurgulayarak, derhal durdurulmasını istedi. Sivillere yönelik saldırılar da açık bir şekilde kınanırken, başta çocuklar olmak üzere Filistinli sivillerin korunmasının uluslararası hukukun gereği olduğu kaydedildi.
Genel Kurul ayrıca, siyonist rejimin 1967'den beri sürdürdüğü işgali sonlandırması, tüm yerleşimcileri işgal altındaki topraklardan çekmesi ve yasa dışı uygulamalara dayanak oluşturan tüm mevzuatı kaldırması gerektiğini belirtti. Karar, Temmuz 2024'te Uluslararası Adalet Divanı'nın yayımladığı ve işgalin uluslararası hukukla bağdaşmadığını açıkça ortaya koyan görüşe de atıf yaptı.
BM üyeleri; hiçbir ülkenin, 1967 sınırları dışında siyonist rejimin egemenliğini tanımaması, işgal altındaki bölgelerdeki yerleşim faaliyetlerine destek vermemesi ve bu faaliyetlerde kullanılabilecek hiçbir yardım sağlamaması gerektiği konusunda uyarıldı. Bu hatırlatma, Güvenlik Konseyi'nin 465 sayılı kararına uygun biçimde yapıldı.
Karar metni ayrıca, Gazze Şeridi'nin Filistin topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu, toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini ve Gazze ile Batı Şeria'nın Filistin yönetimi altında yeniden birleşmesinin aciliyetini vurguladı.
Genel Kurul, tüm tarafları uluslararası hukuka uymaya, provokatif adımlardan kaçınmaya ve bölgede gerginliği artıracak eylemleri durdurmaya çağırırken, bir kez daha iki devletli çözümün uluslararası toplumun üzerinde uzlaştığı temel yol haritası olduğunu belirtti. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Siyonist rejimin zindanlarından salınan beş Gazzeli esir, ciddi sağlık sorunlarıyla hastaneye sevk edildi. İşkence, aç bırakma ve kötü muamele iddiaları yeniden gündemde.
Filistin Kızılayı, Han Yunus'ta engelliler ve yaralılar için rehabilitasyon hizmeti sunacak yeni hastaneyi açtı. WHO heyeti destek sözü verdi.
Gazze'de gazetecilere yönelik sistematik saldırılarda şehit olanların sayısı 257'ye ulaştı. Hükümetin medya ofisi, siyonist rejimin hedefli saldırılarını kınayarak uluslararası kuruluşlara "acil müdahale" çağrısı yaptı.