Siirt'te Filistin’in Han Yunus Mahallesi ve Cibaliye Mülteci Kampı'nda yapılan katliamları yaşanan mağduriyeti temsile döken katılımcılar, siyonistlere boykotun ve zalimlerin ürünlerini almamanın, Filistin halkına destek vermenin etkili bir direniş biçimi olduğunu ifade etti..
Siirt 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda, Filistin’in Han Yunus Mahallesi ve Cibaliye Mülteci Kampı'nı canlandıran bir tasarım oluşturularak Gazze’de yaşanan trajedinin Siirt halkına ve tüm dünyaya yansıtılması amaçlandı.
Filistin’de yaşanan acıları gözler önüne sermek amacıyla temsili olarak kurulan Filistin’in Han Yunus Mahallesi ve Cibaliye Mülteci Kampı’nda, "Oraya gidip zalimle savaşamıyorsak, onların ürünlerini almayacağız. Ekonomik olarak zayıflatacağız ki, mazlumların üzerine düşen bombalar azalsın." mesajı verildi.
"Zalimlerin karşısında durmakla hiçbir şey kaybetmeyiz"
Behçet Dildirim
Etkinliğe destek veren Resim Öğretmeni Behçet Dildirim, Filistin'de yaşanan acıları anlatmak için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini belirtti.
Dildirim, bu projeye davet edildiğinde Filistin’in dramını temsil eden çalışmaların önemini fark ettiğini söyleyerek, "Bana böyle bir teklifle geldiklerinde bu işin bir parçası olmam gerektiğini düşündüm. Filistin'de yaşanan acılara dikkat çekebilmek için bu tür faaliyetlerin yapılması gerekiyor. Biz burada temsili maketlerle bir şeyler anlatmaya çalıştık ancak oradaki insanlar bunu her gün gece gündüz gerçek anlamda yaşıyorlar. İyi insanın yanında olmak kötülüğün karşısında durmak zorundayız. Zalim nettir mazlum da nettir. Zalimlerin karşısında durmakla hiçbir şey kaybetmeyiz." ifadelerinde bulundu.
"Zalimle doğrudan savaşamıyorsak, onları ekonomik olarak zayıflatacağız"
Dildirim, insanların neyi paylaşamadığını ve neden korktuklarını sorgularken empati yapmanın önemine değinerek, "Bir düşünsenize, çocuğunuzun gözlerinizin önünde öldüğünü ve sizin çaresiz kaldığınızı. Ya da komşunuzun, annenizin, eşinizin başına böyle bir şey geldiğini. İnsan kalbi taşıyan biri buna nasıl göz yumabilir? Bunu anlayamıyorum." dedi.
"Eğer oraya gidip zalimle doğrudan savaşamıyorsak onları ekonomik olarak zayıflatacağız"
Filistin’e doğrudan destek veremeyenlerin bile zalimlerin ürünlerini satın almayarak onlara ekonomik açıdan zarar verebileceğini vurgulayan Dildirim, "O çocukların, o mazlum halkın üzerine düşen bir mermiyi ya da bombayı azaltacağız. Yapacak başka bir şey yok. En iyi yapabileceğimiz şey bu. Eğer oraya gidip zalimle doğrudan savaşamıyorsak onları ekonomik olarak zayıflatacağız. Bu da bir tür pasif savaştır." şeklinde konuştu.
"Bu zulmün bitmesi için sesimizi duyurmalıyız"
Muhammed Keskin
Etkinlikte konuşma yapan Siirt Üniversitesi Öğretim Üyesi Muhammed Keskin, Filistin’deki acılara dikkat çekmek için çaba gösterdiklerini belirterek, "Bugün burada Filistin’in Han Yunus Mahallesi ve Cibaliye Mülteci Kampı’nı temsilen bir grup Gazze gönüllüsüyle bir tasarım oluşturduk. Amacımız yerelde ve ulusal anlamda sesimizi duyurmak, mezalime dikkat çekmek ve bu zulmün bir an önce sona ermesi için tarafımızı belli etmektir. İnşallah en kısa sürede bu zulüm sona erer ve tüm insanlık huzura erer." dedi.
"Gazze’deki insanlık dramını dünyaya yansıtmak için buradayız"
Fatma Erdemci
İHH Kadın Kolları Başkanı Fatma Erdemci, etkinliğin Gazze’de yaşanan acıları dünyaya duyurmak amacıyla düzenlendiğini belirterek şöyle konuştu:
"Bugün burada Gazze'de yaşanan insanlık dramını, soykırımı ve insanlık dışı muameleyi Siirt halkına ve tüm dünyaya yansıtmak amacıyla bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bu etkinliğe, duyarlı Gazze ve Kudüs sevdalılarının öncülüğünde tanık olduk. Etkinlikte, efektlerle oluşturulan bomba ve silah seslerinden korkup ağlayan çocukları gördük ancak Gazze'de bu acıları gerçek anlamda yaşayan Filistinlilerin yaşadıklarını, ne kadar empati kurmaya çalışsak da anlayamayacağımızı fark ettik.”
Filistin’de hastane, okul, cami gibi sivil alanların bombalanmasının, kadın, çocuk, yaşlı demeden birçok canın hayatını kaybetmesine neden olduğunu vurgulayan Erdemci, Filistin’de hayatın tamamen zorlaştırıldığını belirtti.
"İslam dünyası ve Birleşmiş Milletler, Filistin'deki soykırımı bir film sahnesi gibi izliyor"
Erdemci, "Orada, bitkiler dahi yaşamaz hale geldi. 7 Ekim'den bu yana kimsenin tahayyül dahi edemeyeceği acılar yaşanıyor ve ne yazık ki bu acılar hala devam ediyor. Dünya genelindeki tepkisizlik görsellerimizde de gördüğümüz üzere, İslam dünyası ve Birleşmiş Milletler, Filistin'deki katliamları ve soykırımı adeta bir film sahnesi gibi izliyor. Bu sadece bir temsildi ancak her temsilin bir gerçeklik yanı vardır. Ne yazık ki bugün dünyada bu hakikati yaşıyoruz." dedi.
Erdemci, sözlerinin sonunda Filistin’deki acılara karşı duyarsız kalan Batı dünyasını eleştirerek, “Avrupa ve Amerika’nın 'insan hakları' söylemlerinin birer palavradan ibaret olduğunu Filistin’de yaşananlar bize gösterdi. Allah, zalimleri, siyonistleri kahretsin." ifadelerinde bulundu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.