Siyonist işgal rejiminin dün akşam Gazze'ye yönelik başlattığı saldırılar ve Baptist (Ehli Arab) Hastanesi'ni bombalamasında yüzlerce şehit ve yaralı olmasını kınamak için Bursa'da kitlesel basın açıklaması yapıldı.
HÜDA PAR Bursa İl Başkanlığı tarafından "Özgür Kudüs için Kıyamdayız" sloganıyla yatsı namazı sonrasında Bursa Ulu Camii avlusunda bir basın açıklaması düzenlendi.
Basın açıklaması öncesinde HÜDA PAR Bursa İl Başkanı Mehmet Şimşek, bir selamlama konuşması yaptı.
"Vatandaşlar saldırıları kınayabilir ama devletler yaptırıma gitmelidirler"
Halkı Müslüman olan ülkelerin liderleri vatandaşlar gibi yapılan bunca vahşeti sadece kınamakla yetindiklerini belirten Şimşek, "siyonistlerin her gün şiddetle artan saldırılarına onlarda biraz daha şiddetini artırarak sadece kınamakla kalıyorlar. Vatandaşlar saldırıları kınayabilir. Ama devletler kınamamalıdır. Devletler yaptırıma gitmelidirler. Bütün İslam ülkeleri bir araya gelip her birinin bir kova su dökmesiyle sel olacak bir terör şebekesi olan israile karşı sadece kınamakla yetinmek dökülen Müslüman kanlarının daha fazla akmasına sebebiyet verir." şeklinde konuştu.
Daha sonra basın açıklamasını HÜDA PAR Bursa İl Başkan Yardımcısı Adnan Alınç okudu.
Mescid-i Aksa'nın çevresinde bulunması hasebiyle Filistin topraklarının Rabbimiz tarafından mübarek kılınmış topraklar olduğunu belirten Alınç, "Bu nedenle Aksa'nın kutsiyetini muhafaza etmek sadece Filistinlilerin değil, bütün ümmetin ortak sorumluluğudur. Önce olayı doğru tanımlamalıyız; yaşanmakta olan savaş iki denk tarafın olduğu bir savaş değildir. Bu nedenle her iki tarafa da aynı çağrıyı yapmak, yaşanan mezalime karşı zalimin yanında olmak anlamına gelir." dedi.
"Rabbine dayanıp vatanını bu katil sürülerinden kurtarmaya çalışan mazlum bir halk var"
Alınç, "Bir tarafta hiçbir kural ve kutsiyeti tanımayan, güçten ve zorbalıktan başka bir dilden anlamayan, dünyanın değişik yerlerinden Filistin topraklarına üşüşen vahşi katiller sürüsü; diğer tarafta gasp edilmiş vatanlarını canları pahasına savunan, kendi vatanlarında hapis hayatı yaşatılan, Rabbine dayanıp vatanını bu katil sürülerinden kurtarmaya çalışan mazlum bir halk vardır. Hiçbir uluslararası sözleşme, hiçbir hukuk düzeni, hiçbir vicdan bu iki tarafı eşit ve denk olarak kabul edip aynı muameleyi yapmaz, yapmamalıdır." diye belirtti.
"Filistin ve Gazelli kardeşlerimiz büyük bir fedakârlık göstermektedirler"
Bugün silah ve teknolojik imkânlar bakımından en donanımlı devletlerin siyonistlerin yanında yer aldıklarını belirten Alınç, "Açıkça beyan etmekte ve bu desteklerini fiilen icra etmektedirler. Buna karşılık vicdan sahibi insanlığın büyük bir kısmı, yaşanan bu zulme karşı Filistin'i desteklemelerine rağmen ülkeleri idare edenler Filistin halkının katliamdan kurtarılması için sadra şifa bir uğraş vermemektedir. Bu yalnızlık ve imkânsızlık içerisinde Filistin ve Gazzeli kardeşlerimiz büyük bir fedakârlık göstermektedir." ifadelerini kullandı.
"Siyonist katillerden merhamet dilenen zavallılar ne zaman uyanır"
Eğer vicdanı ölmemiş, insanlığını yitirmemiş olanlar harekete geçmezse, siyonizmin nasıl bir sapıklık olduğunu bilmeyenlerin "bu kadar da olmaz" diyecekleri çok vahşet göreceklerini söyleyen Alınç,
"Siyonist katillerden merhamet dilenen zavallılar ne zaman uyanır? Vahşette sınır tanımayan katillerin anladığı tek dil var, o da kuvvettir. Bütün İslam ülkelerinin ve soykırıma karşı, insani değerlerden yana olan diğer ülkelerin hep birlikte ayağa kalkması ve bu maddeleri uygulaması gerektiğine inanıyoruz." şeklinde konuştu.
"Aziz halkımızın huzurunda şu çağrıda bulunuyoruz"
Alınç, " HÜDA PAR olarak aziz halkımızın huzurunda şu çağrıda bulunuyoruz:
1- Siyonist terör şebekesinin devlet değil bir terör örgütü olduğu gerçeği görülmeli, devlet olarak tanınmasından ve "Normalleşme" hokkabazlığından vaz geçilmelidir.
2- Siyonist işgal rejimi ile diplomatik ilişkisi olanlar bu ilişkilerini derhal kesmeli, diplomat kılıklı siyonistleri derhal sınır dışı etmeli, kendi diplomatlarını geri çağırmalıdır.
3- Hava sahaları siyonist işgal rejiminin hava limanlarına giden ve oralardan kalkan bütün uçaklara kapatılmalıdır. Deniz araçları ile ilgili benzer uygulama yapılmalıdır.
4- Soykırım cürmünün birkaç yetkili tarafından değil, ortak kararla işlendiği kabul edilmeli, destekleyenler ve cesaretlendirenler ile ilgili soruşturmalar açılmalıdır. Vahşetin sorumluları hakkında derhal yakalama/tutuklama kararları çıkarılmalıdır.
5- Daha önce Güney Afrika'nın Irkçı Rejimine uygulanan toplu ambargo siyonistlere de uygulanmalıdır.
6- Ambargoya uymayanlara yaptırım uygulanmalıdır.
7- Gazze’ye acil insani yardım gönderilmeli, bunun için siyonistlerden izin isteme zilletine düşülmemelidir.
Zulme sessiz kalmak, zulümdür. Zalime destek olmak, cürümdür. İnsanlık er veya geç bu cürümlerin hesabını soracaktır." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.