Bursa Gönüllü Kuruluşları ile Gazze Dayanışma Platformu tarafından "Gazze'yi Unutma" temasıyla Gazze'deki ablukanın kalkması ve Filistin'in özgürlüğü için kitlesel bir yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi.
Ulu Cami önünde toplanan binlerce kişi, ellerindeki dövizlerle İnönü Caddesi ile Cumhuriyet Caddesi güzergahını takip ederek 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'na kadar slogan atarak yürüdü.
Ellerinde Filistin bayrakları ve dövizlerle yürüyün kalabalık, 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda toplanıp, soykırımcı siyonist rejimii protesto etti.
Toplanan kalabalığa kısa bir konuşma yapan Şahin İbrahim Güleryüz, "Bugün burada toplandığımız bu dava semada başlamış bir mücadelenin arza inen yüzüdür. İnsanların çoğu yeryüzünde kan döktüler. Çocuk ve kadın günleri tayin ettiler, ama en çok onları öldürdüler. Gökte başlayan mücadele yerde devam ediyor. Filistinli bir anne daha on yaşındaki çocuğuna ben seni Kudüs'e feda ettim. Mescid-i Aksaya feda ettim diyor. Allah, insanları içlerinden böyle kadın, erkek ve çocuklar çıkacak diye yarattı. Bu topluluğun bir parçası Gazze'dir bir parçası Doğu Türkistan'dır." dedi.
Yapılan konuşmaların ardından grup adına basın açıklamasını İHH Bursa yönetim kurulu üyesi Adem Demir okudu.
"7 Ekim öncesi ve sonrası farklı iki dünyadan bahsetmek mümkün hale gelmiştir"
İslam ülkelerinin bu süreç zarfındaki acziyet ve çaresizliği ortada olduğunu söyleyen Demir, "israil tüm bu tablo karşısında en vahşi öldürme yöntemlerini kullanarak Filistin toplumunun yok edilmesi için kan dökmeye devam etmektedir. İçinde yaşadığımız çağın ve olayların şahitleri olarak, bizler ve dünya üzerindeki tüm insanlar için 7 Ekim 2023'den sonrası büyük bir imtihan vesilesi olmuştur. Katledilen bebekler, çocuklar, kadınlar, yaşlılar, genç kızlar ve genç erkekler artık haberlerde bir sayı konusudur. Şehit yavrusunun parçalarını toplayan annenin görüntüleri karşısında kalpler incinmekten çok uzak kalmıştır. Vicdanlar bombaların enkazı altında kaybolmaktadır. Artık 7 Ekim öncesi ve sonrası farklı iki dünyadan bahsetmek mümkün hale gelmiştir. Zira bunca teknoloji ve iletişim çağında canlı yayında yeni doğmuş bebeklerin açlıktan ölmeleri karşısında hiçbir çare üretilmemektedir." diye belirtti.
"Gazze halkı görkemli bir direnişle karşı koymakta ve siyonist işgalcilere ağır yenilgiler tattırmaktadır"
Tüm koşullara rağmen, Gazze'de bir avuç mücahit ve onurlu Gazze halkının, görkemli bir direnişle işgal rejimine karşı koymakta ve siyonist işgalcilere ağır yenilgiler tattırmakta olduğunu belirten Demir, "Gazze'de bugüne değin 40 bin üzerinde kişi bombalar altında can vermiştir. Gazze Şeridinde 20 bine yakın çocuk ailesini kaybederek yetim ve öksüz kaldı. En az bin çocuk ise en az bir uzvunu kaybederek geride kalan yaşamını engelli olarak geçirmek durumunda. Gazze'deki okulların %80'i yıkılmış durumdadır. Siyonist ordu, Gazze'deki saldırılarının başlangıcından bu yana 150 sağlık ve tedavi merkezini yıktı, 32 hastaneyi bombaladı ve tamamen hizmet dışı bıraktı. Filistin halkının yıllarca büyük emeklerle inşa ettiği her üç evden ikisi yıkıldı veya zarar gördü. Bu sayı konutların yüzde 62'sine tekabül eden 290 bin konuta ulaştı. Bölgedeki her 10 okuldan 8'iyıkıldı ya da ciddi derecede hasar gördü. Gazze Şeridi'nde yaşayan yaklaşık 2,3milyonluk nüfus ise büyük bir insani felaketin içinde açlık ve hastalıklarla boğuşuyor." şeklinde konuştu.
"Filistin halkı için ses vermeye devam edeceğiz"
Gazze'de alt yapı tümüyle yok edildiğinden içme suyu başta olmak üzere hijyen için gerekli su kaynaklarına ulaşımın imkansızlaştığını söyleyen Demir, "israil öldürmekle, sakat bırakmakla, evleri, okulları yok etmekle kalmıyor; mezarları dahi deşerek büyük bir dehşet oluşturmaya çalışıyor. Bizler Filistin halkı için ses vermeye devam edeceğimizi; saldırılar durana kadar sivil direnişe devam edeceğimizi, Filistin Halkının ve şanlı direnişin yanında duracağımızı; işgal sonrası Gazze'nin imarı için de büyük bir çaba sarf edeceğimizi buradan beyan ediyoruz. "dedi.
"Gazze’de acilen ateşkes ilan edilmelidir"
Demir, son olarak şunları kaydetti:
Beyan ediyoruz ki:
Gazze’de acilen ateşkes ilan edilmelidir.
Gazze'ye insani yardımın önü koşulsuz şartsız açılmalıdır.
Gazze'ye gerekli zaman ve miktarda sağlık hizmetleri koşulsuz şartsız sağlanmalıdır.
israil katlettiği, yerlerinden ettiği, yaraladığı her bir Filistinli için tazminat ödemeye mahkûm bırakılmalıdır.
İsrail işgal ettiği tüm topraklardan derhâl çekilmelidir.
Gazze'nin işgal sonrası tüm eğitim, sağlık, enerji, iletişim, konut, bina alt ve üst yapısı acilen yeniden teçhiz edilmelidir.
Başkenti Kudüs olan tam bağımsız Filistin Devleti’nin kurulması bölgenin ve Filistin'in geleceği açısından zarurettir."
Program, yapılan dua ile sona erdi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.