Çukurova Üniversitesi öğrencileri, Gazze ile dayanışma yürüyüşü düzenledi

Çukurova Üniversitesi öğrencileri, Gazze’deki soykırıma dikkat çekmek amacıyla düzenledikleri yürüyüşte, çifte vatandaş Siyonistlerin Türkiye’ye alınmaması ve dönenlerin savaş suçlusu olarak yargılanması çağrısında bulundu.
Çukurova Üniversitesi öğrencileri, "Soykırıma Karşı Kampüsler Ayakta!" başlığı altında Gazze ile dayanışma amacıyla yürüyüş düzenledi.
Çukurova Üniversitesi merkezi kafeteryasında başlayan programda, Gazze'de yaşanan soykırımı temsil eden resimler sergilendi. Etkinlik, öğrenci Halil Yorulmaz’ın seslendirdiği ezgi ve şiirlerle başladı.
Basın açıklamasını öğrenciler adına Bünyamin Köçer yaptı. Açıklamanın ardından öğrenciler, merkezi kafeteryadan İlahiyat Fakültesi önüne kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte tekbirler getirilirken, Filistin direnişine ve HAMAS’a selam gönderildi.
"İsrail devlet değil, terör örgütüdür"
Öğrenciler adına açıklamada bulunan Bünyamin Köçer, israilin bir devlet değil, terör örgütü olduğunu vurgulayarak, “7 Ekim günü Filistin halkı, onlarca yıldır süren abluka, işgal ve zulme karşı iradesini ortaya koymuştur. Aksa Tufanı, bu zulmün karşısında durmanın sembolik adıdır” dedi.
Köçer, Filistin halkının onlarca yıldır ağır acılara tanıklık ettiğini belirterek, Batı dünyasının çifte standartlarına dikkat çekti.
Köçer, “İnsan hakları bir masalın adı, demokrasi ise baştan sona hikayeden ibaretmiş. Bu devletler sadece kendi toplumlarını değil, bütün dünyayı felakete sürüklüyor.”
"Batı, insanlığa derinden hastalık yayıyor"
Batı medeniyetinin ahlaki çöküş içinde olduğunu söyleyen Köçer, “Uyuşturucu, alkolizm ve kapitalizmin kucağında yok olmuş bir Batı haysiyeti, insanlığa derinden bir hastalık yayıyor. Amerika ve İngiltere’nin bölgemizde bıraktığı gayrimeşru çocuğu israil, şımarıklığıyla insanlığın onurunu ayaklar altına alıyor” ifadelerini kullandı.
"Siyonizm bir hastalıktır"
Siyonizmin akidevi bir yol değil, tedavi edilmesi gereken bir hastalık olduğunu vurgulayan Köçer, “Filistin’de yaşananlar, varlığını başkasının yokluğu üzerine inşa eden siyonizmin ürünüdür” şeklinde konuştu.
Gazze'de kadın, çocuk, yaşlı demeden yapılan saldırılara karşı sessiz kalmayacaklarını dile getiren Köçer, şöyle devam etti:
“2 milyonu aşkın insanın yaşadığı Gazze’ye bir damla suyu çok gören zalim israile karşı izzetli duruşumuzu sürdüreceğiz. Taşeron siyonistleri ve onlara destek verenleri unutmayacağız. Kudüs, Müslümanların annesi gibidir; ona yapılanlar asla unutulmaz, hesabı mutlaka sorulur.”
"Bu bir savaş değil, soykırımdır"
Köçer, Gazze’nin dünyanın en büyük açık hava hapishanesine dönüştüğünü ifade ederek, “Filistinli Müslümanlar için acilen insani yardım koridorları açılmalı, israile karşı askeri ve diplomatik yaptırımlar uygulanmalıdır. İsrail adına savaşmak üzere giden çifte vatandaş Siyonistler Türkiye’ye dönmemeli, dönenler ise savaş suçlusu olarak yargılanmalıdır” dedi.
"İslam ülkeleri uyanmalı"
Açıklamasının sonunda Müslüman ülke liderlerine de çağrıda bulunan Köçer, “İslam devletleri aklını başına almalı ve Kudüs için harekete geçmelidir. Kahrolsun güçlü olanın hukuku, yaşasın Allah’ın gök kubbesi, yaşasın özgür Filistin, yaşasın El-Aksa” ifadelerini kullandı.
Program, Onur Durmuş’un yaptığı dua ile sona erdi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
ABD'nin Seattle kentinde düzenlenen bir yapay zekâ konferansında Microsoft yöneticileri, Gazze'deki soykırıma destek verdikleri gerekçesiyle aktivistlerin sert protestosuna maruz kaldı. Eylemciler, şirketin siyonist rejimle yaptığı iş birliklerini teşhir etti.
Siyonist rejim, ABD'nin sınırsız siyasi ve askeri desteğiyle Gazze Şeridi'nde yürüttüğü soykırım savaşının 623. gününe girerken, hava ve kara saldırılarını yoğunlaştırdı. Açlıkla mücadele eden, yerinden edilmiş ve kuşatma altındaki milyonlarca Filistinliye yönelik saldırılar, uluslararası toplumun sessizliği ve acizliği gölgesinde devam ediyor.
Siyonist işgalciler, bu sabah erken saatlerde Batı Şeria'nın güneyindeki El-Halil vilayetine geniş çaplı baskın düzenleyerek en az 30 Filistinliyi esir aldı. Baskınlarda birçok ev arandı, evlerin içi dağıtıldı, bazı Filistinliler darp edildi.
İşgal altındaki Negev bölgesindeki Tel el-Sebaa (Tel es-Sabi) köyünde bu sabah erken saatlerde meydana gelen silahlı saldırıda 18 ve 20 yaşlarındaki iki kız kardeş katledildi.