Yaklaşık iki yıldır Gazze'de devam eden katliamların son bulması için yapılan hiçbir etkinliğin küçük görülmemesi gerektiğini kaydeden Gaziantepliler karınca misali safların netleşmesi gerektiğini kaydetti.

Gazze’ye destek amacıyla düzenlenen konvoya katılan Gaziantepliler, duygu ve düşüncelerini İLKHA mikrofonuna aktararak, yapılan her etkinliğin önemli olduğunu ve Gazze halkının yanında olmanın insanlık görevi olduğunu ifade ettiler.

Mehmet Taş

"Zalim israil yıkılacak, Kur'an-ı Kerim'de müjde var"

İşgalci siyonistlerin muhakkak kaybedeceğine değinen vatandaşlardan Mehmet Taş, "Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'de bize mesaj veriyor ve bu mesaj, elhamdülillah, içimizi rahatlatıyor. 'O zulmedenler yakında nasıl büyük bir inkılapla devrileceklerini göreceklerdir.' diyor. Elhamdülillah, onun ayak izlerini görüyoruz. Biz Müslümanlar umutluyuz. Elhamdülillah, bugün dünyanın birçok yerinde Müslümanlar, zulmeden israilin karşısında Gazzeli Müslümanların yanında olduğunu beyan ederek zulme karşı dik durduklarını göstermeye çalışmaktadırlar." dedi.

Zalimlerin ürünlerine karşı boykot çağrısında bulunan Taş, "Yani bu sadece bir savaş olarak kalmamalı. Savaş sonrası da ilelebet biz Müslümanlar sadece israil mallarını değil, İslam'a Müslümanlara düşman olan tüm şirketlerin ticari bütün mallarını almamalıyız, boykot etmeliyiz. Özellikle israil başta olmak üzere tüm birleşenlerin, İslam'a düşman olan herkesin mallarını boykot etmeye çağırıyorum." ifadelerini kullandı.

"Karınca misali herkes elinden geleni yapmalıdır"

Filistin için mücadele etmenin önemine değinen Halil İnanç, "Bu tür etkinlikler, her ne kadar iki yıldır devam edip bir sonuç alınmıyor gibi görünse de, karınca kararınca safımızı belli etmek açısından oldukça önemlidir. Elimizden geleni yapmak, çaba göstermek gerekir. Unutulmamalıdır ki her şey aşama aşamadır, süreçler merhalelerle ilerler. Bugün dünyanın dört bir yanından; İskoçya, İzlanda ve İngiltere'den binlerce aktivist, binlerce vicdan sahibi insan, çoğunlukla Mısır'da Refah Sınır Kapısı'na yürüyerek, bu ambargoyu ve iki yıldır süren katliamı durdurmak amacıyla mücadele veriyor. Güneşin sıcağında kavrularak orada bulunuyorlar. Bu insanlar, evlerinde oturan biz Müslümanlara kıyasla bir adım öndedirler. Daha fazla emek göstererek daha etkili bir eylemin içindeler." şeklinde konuştu.

Halil İnanç

"Bizim görevimiz safımızı belli etmektir"

Gazze meselesinde safını belli etmenin önemli olduğuna değinen İnanç, "Allah herkesin niyetine ve çabasına göre karşılık verecektir. Bu nedenle her Müslüman, gücü ve imkanı ölçüsünde bu davayı sahiplenmeli, gece gündüz bununla yaşamalı, safını açıkça belli etmelidir. Kimin elinden ne geliyorsa; etkinlikse etkinlik, boykotsa boykot, duyurmaksa duyurmak, paylaşmaksa paylaşmak... Önemli olan samimi bir gayret içinde olmaktır. Bizim için önemli olan çaba göstermektir. Zafer Allah'tandır, bizim görevimiz safımızı belli etmektir. Rabbim, az da olsa ihlasla yaptığımız işleri kabul buyursun. Dünyanın dört bir yanında bu dava için mücadele eden vicdanlı insanlara Allah’tan şuur, basiret ve idrak; yöneticilerimize ise cesaret vermesini diliyoruz. İnşallah bu zulüm sona erer ve dünyanın her köşesinde İslam'ın adaleti ve hukuku hakim olur." dedi.

Mustafa Uğur

"Boykota ve mücadeleye devam edeceğiz"

Boykotun ve direnişe desteğin büyük önem arz ettiğine vurgu yapan vatandaşlardan Mustafa Uğur, "Filistin'e destek olmak, her insanın boynunun borcudur. Ayrıca biz Müslümanız ve bu nedenle boynumuza iki kat borç düşmektedir. Şu anda orada kardeşlerimiz katledilirken bizim burada boykotlardan, eylemlerden ya da sosyal medya desteklerinden geri durmamız bize yakışmaz. Elimizden gelen her şeyi yapmak zorundayız. Bunun için ne gerekiyorsa yapmakla yükümlüyüz ve bu yüzden buradayız. Allah'ın izniyle, inşallah bu zulüm zinciri bir domino taşı gibi en küçük etkiden başlayarak en büyük devletleri bile yıkacak. Biz buna yürekten inanıyoruz. Gördüğümüz üzere bugün israil, İran'a da saldırdı ve bu saldırıyı genişletiyor. Bu cesaret nereden geliyor? Daha yüz yıl önceye kadar bizim olan bu topraklarda şimdi pervasızca hareket ediyorlar. Peki, bu hakkı onlara kim veriyor? Eğer biz bunlara karşı sessiz kalırsak, onursuzca yaşarsak, bu zulümler artarak devam edecek. Yarın bizim çocuklarımız aynı acıları yaşayacak. Bu nedenle susmayacağız, korkmadan direneceğiz, boykota ve mücadeleye devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

Mehmet Utkun

"Gazze'de yaşananlar karşısında içimiz yanıyor"

Gazze'deki dramın dayanılmaz hale geldiğine değinen vatandaşlardan Mehmet Utkun, "Müslümanların liderlerinin de sessiz kalması bizi ayrıca derinden üzüyor. Gerçekten, bilmiyorum neyin korkusu, neyin kaygısı var, neyin hesabı yapılıyor. Müslüman liderler Allah rızası için bir araya gelseler, seslerini Allah için yükseltseler, emin olun bu siyonistler yerlerinde durmak zorunda kalırlar. Ama bakıyoruz ki Arap liderlerinden bir ses çıkmıyor. Diğer Müslüman ülkelerin de gücü artık yetmiyor gibi görünüyor. Bu yüzden kalbimiz gerçekten çok kırık. Rabbim inşallah bu sıkıntıyı bir an önce Gazze'deki Müslüman kardeşlerimizin üzerinden alır. Çünkü ortada açıkça görülen bir vahşet var; paramparça olmuş bedenler gözlerimizin önünde. Kadın, çocuk, yaşlı, genç demeden, hatta ana rahmindeki bebekleri bile öldürüyorlar. Böyle bir vahşet, böyle bir insanlık dışı saldırı, dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir. Bu yaşananlar ne Müslümanlığa sığar ne de insanlığa." ifadelerini kullandı.

Boykotun düşmana karşı önemli bir silah olduğuna değinen Utkun, "Her vicdan sahibi, her 'Müslümanım' diyen insanın, bu siyonistlerin ve onlara destek verenlerin mallarını evine sokmaması gerekir. Eğer gerçekten 'Elhamdülillah Müslümanım' diyorsak, Allah rızası için bu boykot meselesini ciddiyetle ele almamız gerekiyor." şeklinde konuştu. (İLKHA)