HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanlığı, katil ve işgalci siyonist rejiminin Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla cuma namazı sonrası kitlesel basın açıklaması düzenledi.
İşgalci siyonist rejimin Filistin'deki katliamlarına tepki göstermek ve işgalcilere karşı başlatılan mücadeleye destek amaçlı HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanlığı tarafından Çıksorut Camii'nde kılınan cuma namazının ardından düzenlenen kitlesel basın açıklamasında, katil işgal rejimi tel'in edildi.
Siyonistlerin Gazze'ye yönelik insanlık dışı saldırılarına ve soykırımına tepki amacıyla halkın yoğun katılımıyla düzenlenen basın açıklamasında, İslam ümmetine ve tüm dünyaya "Bu zulmü durdurun" çağrısının yanı sıra tüm İslam ülkelerine işgalcilerle her türlü ilişkilerin kesilmesi çağrısı da yapıldı.
Basın açıklaması, Hamit Kaplan Hoca’nın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanlığı adına basın açıklamasını okuyan HÜDA PAR Şehitkamil Belediye Başkan Adayı Mustafa Karakurt, Gazze’de mazlum kardeşlerimiz tarihte örneğine az rastlan türden büyük bir zulümle karşı karşıya kalmakta olduğunu söyledi.
Karakurt, basın açıklamasına Buruc Suresinin 4-12'inci ayetinin mealini okuyarak başladı.
"Uhdud ashabının yaşadıklarının bir benzerini, modern çağın karanlık yüzyılında yaşanmaktadır"
Katil ve işgalci siyonist rejimin dünya istikbarını arkasına alarak soykırım suçlarını işlediğine değinen Karakurt, "Siyonist çetelerin yapmış oldukları katliam, talan, yıkım, nesli ve ekini yok etmeleri tarihin karanlık sayfalarında yerini almaya devam etmektedir. Uhdud ashabının yaşadıklarının bir benzerini, modern çağın karanlık yüzyılında yaşanmaktadır. Siyonist çeteler, tarihi vesikalarda geçen ne kadar zulüm, vahşet, insani hak ihlalleri, cinayetler, talanlar ve katliamlar varsa bunların hepsini 6 aylık süreçte Gazze’de işledi ve işlemeye devam etmektedir." dedi.
"Abluka altındaki Gazze ateş altında, katliam ve soykırımın haddi hesabı yok."
7 Ekim’den bu yana 154 gündür Gazze halkının tüm dünyanın gözleri önünde açlık, susuzluk ve en ağır teknolojik silahlarla katledildiğini vurgulayan Karakurt, "Abluka altındaki Gazze ateş altında. Katliam ve soykırımın haddi hesabı yok. HAMAS’ın karşısında ağır hezimet yaşayan işgal rejimi, 7 Ekim'den bu yana Gazze’de savunmasız Filistin halkına, sivillere, çocuklara ve kadınlara yönelik 3 binden fazla katliam saldırıları gerçekleştirdi. Terör rejimi İsrail’in barbarca saldırılarında 14 bini çocuk ve 9 bini kadın olmak üzere 30 binin üzerinde Filistinli kardeşimiz şehit edildi. Siyonist vahşetin mağduru 73 bin kardeşimiz ise yaralandı. On binlerce masum, savunmasız sivil insan, halen enkaz altında ve kayıp durumda kalmış ve bir türlü yakınları tarafından naaşlarına bile ulaşılamamaktadır." ifadelerini kullandı.
"Siyonistlere gıda ve malzeme göndererek, ellerinizi mazlumların kanlarına bulaştırmaktan vazgeçiniz."
Siyonist çetelerin saldırılarının altıncı ayına girdiğini ve katledilen Gazzeli kardeşlerimizin yüzde 70'inin kadın ve çocuklardan oluştuğunun altını çizen Karakurt, "Kadın ve çocukların katledildiği, adeta Ashab-ı Uhdudu andıran vahşet ve dehşetin bir an önce durdurulmasına yönelik somut adımların atılması daha ne zamana kadar ötelenecek? Bu vahşetin durdurulmasına yönelik kınama mesajları artık işe yaramamaktadır. Gerçekten siyonist soykırımı durdurmak istiyorsanız, en başta siyonistlerle yapmış olduğunuz askeri, diplomatik ve ticari ilişkilerinizi durdurunuz. Siyonistlere gıda ve malzeme göndererek, ellerinizi mazlumların kanlarına bulaştırmaktan vazgeçiniz.
Abluka altındaki Gazze’de tüm dünyanın gözleri önünde kardeşlerimiz kıtlığa maruz bırakılmaktadır. Siyonist çeteler Gazze’ye insani yardımların ulaştırılmasına engel olmaktadır. Başta her şeyi ticarete ve menfaate indirgeyen Müslüman liderler olmak üzere bu zulümden nemalanan şirketler ve devletler bu soykırıma seyirci kalmakla birlikte soykırıma ortak olmaktadır.
Gazze’de temel insani gıdalar arasında yer alan un, pirinç ve tahılın yanı sıra halkın yemek zorunda kaldığı hayvan yemleri de tükendi. Artık sözün bittiği yerdeyiz. Gazze’de 2 milyon insan siyonistlerin 'aç bırakma politikası' sonucu ölüme terk edilmiş durumdadır. Gazze'de kadın, çocuk, genç, yaşlı binlerce insan açlıktan ve kıtlıktan dolayı ölüme terkedilmiş durumdadır. Gazze’de açlıktan dolayı 14 günlük bebeklerden tutun da 10 yaşındaki çocuklara varıncaya kadar büyük bir zulüm yaşanmaktadır. Bu yaşanan soykırım ve mezalimi durdurmanın yolu, bir terör örgütü gibi davranan siyonist israile anlayacağı dilden karşılık vermektir. İçimizi yakan zulüm ve insani krize gücü yettiği halde seyirci kalanları Allah’a havale ediyoruz." şeklinde konuştu.
"Bu yolda üzerimize düşen her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız."
Basın açıklamasının sonunda şunları söyledi:
"HÜDA PAR olarak bir kez daha en yüksek sesle haykırıyoruz ve diyoruz ki; Filistin’in ve Mescid-i Aksa’nın özgürlüğüne giden her meşru eylemin yanındayız ve destekçisiyiz. Canımızla, kanımızla, malımızla ve evlad u iyalimizle ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın ve Müslüman kardeşlerimizin yanındayız. Bu yolda üzerimize düşen her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız."
Basın açıklaması, Mustazaflar Cemiyeti Gaziantep İl Temsilcisi Müslüm Yıldız'ın yaptığı dua ile sona erdi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.