Gazze'deki siyonist işgalci rejimin katlettiği Filistinli şehitler için ve katliamların boyutunu halka göstermek amacıyla HÜDA PAR Midyat ilçe Başkanlığınca "Gazze Katliamının İzleri Resim sergisi" düzenleniyor
Bir hafta boyunca Midyat'ın çeşitli merkezi noktalarında tertip edilecek resim sergisini gezenler hem duygulanıyor hem duygulandırıyor.
İlk gün, Aziz Önen Lisesi önünde kurulan sergiye yoldan geçenler, vahşetin görüntülerini görünce kayıtsız kalamayarak resimlere bakarak duygulu anlar yaşadı.
Bugün ve yarın Midyat Kuyumcular Çarşısında kurulacak sergiye tüm vatandaşlar davet edildi.
HÜDA PAR Midyat ilçe Başkanı İsa Altunkaynak ve yönetim kurulu üyeleri sergiyi ziyaret etti.
Altunkaynak ardından yaptığı açıklamada, Gazze katliamının boyutlarını gören yöneticilerin ve Müslümanların sessizliğine bir anlam veremediklerini ifade etti.
"Yöneticilerin sadece sözle değil, fiili olarak harekete geçmelerinin zamanı gelmiş ve geçmiştir"
İsa Altunkaynak
Altunkaynak, "Midyat ilçe teşkilatımızın düzenlemiş olduğu resim sergisin gezmek için buraya geldik. Gerçekten yürek dayanmıyor. Bu konuda dünyanın suskunluğu bizleri hayrete düşürüyor. Bir vahşet sergileniyor dünyanın gözü önünde. Fakat maalesef, kayda değer istenilen tepkiler somut bir şekilde yansımamaktadır. Camiler, ibadethaneler bombalanıyor. Hastanelerde tedavi gören insanlar katlediliyor. Çocuklar, bayanlar ve yaşlılar öldürülüyor. Fakat buna rağmen, İslam İş birliği Teşkilatı (İİT) olarak gerekli hazırlıklar yapmadığı için siyasi ve askeri bir güç oluşturmadıkları için gerekli tepkiyi veremiyorlar. Buradan yetkililere sesleniyoruz. Özellikle siyasi, askeri ve ekonomik yönden İslam İş Birliği Teşkilatının bir araya gelerek bir güç oluşturmaları lazım. Müslüman ülkelerin, İslam ülkeleri idarecilerinin en azından petrol vanalarını kısmaları lazım. Bugün dünyanın neredeyse petrol rezervinin %70'i İslam ülkelerinin elinde. Fakat maalesef, böyle bir ekonomik ambargoya dahi cesaret edememektedirler. Bugün Amerika ve diğer emperyalistler güçlerini aslında bizim dağınıklığımızdan almaktadırlar. Bunun için bir an önce bir araya gelip bu zulme dur denilmelidir artık. Sadece sözle değil, fiili olarak harekete geçmelerinin zamanı gelmiş ve geçmiştir. Buradan şunu diyoruz, nerede insan hakları? Evrensel insan hakları beyannamesine imza verenler nerede? Çocuk haklarını, kadın haklarını savunanlar nerede? Demokrasi havariliğine savunanlar nerede? Bütün bunları bir an önce harekete geçmeye ve birlik oluşturmaya davet ediyoruz." dedi
"HAMAS, İslam aleminin şerefini ve haysiyetini korumaktadırlar"
Altunkaynak, "Hamas'ın vermiş olduğu mücadele aslında İslam ümmeti için bir onur meselesidir. Hepimiz adına İslam aleminin şerefini haysiyetini korumaktadırlar. Onlar canlarını verirken bizler burada gerçekten neler yapabiliyoruz, hangi aşamadayız? Kendimizi hesaba çekmeliyiz. Kudüs davası sıradan bir toprak davası değildir. Müslümanların ilk kıblesidir. Peygamberin Miraca çıktığı bir mekandır. Dolayısıyla bütün Müslümanların bunu bir akide meselesi olarak görmelerini istiyoruz ve temenni ediyoruz. Bu amaçla düzenlediğimiz sergimiz Midyat'ın önemli 4 noktasında bir hafta boyunca devam edecek. Herkesi katılmaya davet ediyoruz. " şeklinde konuştu.
"Bu zulme sessiz kalınmasına tahammül edemiyoruz"
Şükrü Akyol
Şükrü Akyol, "Bütün Türkiye halkına sesleniyorum, bir ses çıkarmaları lazım. Öyle sessiz kalmalarına insan tahammül edemiyor. Müslüman niçin yaşıyor ve niçin dünyaya geldi? Ölmek için geldi dünyaya. Bir cihat için. Böyle bir cihat fırsatı herkesin eline gelmez. Peygamber Efendimiz ne buyurmuş, 'şiddetli bir savaş Yahudilerle olmadıkça kıyamet kopmaz' ve bu cihat Müslümanlar için büyük bir fırsat ve bütün Müslüman kardeşlerime sesleniyorum. Bu zulme sessiz kalmayın. Biz kesinlikle hiçbir şey yapmıyoruz. Türkiye Müslümanları için diyorum. Türkiye halkının sessiz kalmaması lazım. Elinden bir şey gelmez demeyelim. Bir şey gelir, ayağa kalkın, sesinizi duyurun ki ülkemiz de uyansın, İslam uyansın. Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, sessiz kalma diyorum. Biz ölmek için varız, cihat için varız." ifadelerini kullandı.
"Müslümanları uyandıran HÜDA PAR a teşekkür ederim"
Akyol, "Bu çalışmayı yapan HÜDA PAR hakkında şunu diyeyim. HÜDA PAR çok güzel şeyler yapıyor. Çok teşekkür ederim. Zaten bu son zamanlarda bu Müslümanları uyandıran bir tek HÜDA PAR var. HÜDA PAR dan Allah razı olsun, HÜDA PARlı değilim ama HÜDA PAR hayranıyım. Niye hayranıyım? Biz Müslümanları uyandırdığı için. Bir tek ayağa kalkan ve 'ayağa kalkın' diyen HÜDA PAR var. Aslında Müslümanları uyandırıyor, Müslümanlar uyuyor, uyuyor, uyuyor. HÜDA PAR bizi uyandırıyor ve uyandırdı." şeklinde konuştu.
"Büyüklerimiz ses versin! Böyle olmaz..."
Tuba Aksöz
Sergiyi gezerken gözyaşlarına boğulan Tuba Aksöz, sessiz kalınmasına tepki göstererek, "Müslümanlık ölmüş. Herkes mutlu olsun, herkes çocuklarının başını okşarken oradaki çocuklar parçalanmış şekilde, biz burada kendimize bakalım. Müslümanlık ölmüş başka bir şey diyemiyorum. Bu kadar yani. Büyüklerimiz ses versin! Böyle olmaz. Onların da çocukları yok mu? Onlar kendi evinde rahat televizyon izlerken, onlar çocuklarının parçalarını arıyorlar. Bu kadar..." ifadelerini kullandı.
"Bu çocukların ne suçu ne günahı var?"
Güler Arık
Kucağında ve yanında çocuklarıyla birlikte sergiyi gezen Güler Arık, "Allah siyonistleri kahretsin. Bu çocukların ne suçu ne günahı var? Buna göz yumup duran dünyadaki insanları Allah affetmez ki. Birkaç gündür zaten kendimize gelemiyoruz. Mahvolduk yani. Üzülüyorum. Allah'ım onlara bir yol açsın. Allah o işgal çetesini kahretsin, durdursun artık mahvoluyor çocuklar. İnsan dayanamıyor. Allah'ım yardım etsin inşallah. Ya nasıl bir şey. Bizim de çocuklarımız onların yerinde olabilirdi? Duadan başka bir şey gelmiyor elimizden. Ama inşallah, Allah bunu durduracak. O onları durdursun artık. Yeter artık çocukların ne suçu ne günahı var ya." diye konuştu.
"Müslümanların artık birlik olması lazım "
Okul harçlıklarını Filistin'e gönderilmesi için yetkililere teslim eden bir grup kız öğrenci de Gazze ve sergi hakkında duygularını paylaştı.
Helin Arık
Helin Arık, "Çok üzülüyoruz. Elimizden bu kadarı geliyor. Okulla birlikte elimizden geldiği kadar para topladık. Az da olsa yine toplayıp destek olduk Filistin'e. Savaşın bitmesini istiyoruz. Bunu söyleyebiliriz. Resimleri gördüğümüzde zaten içimiz yanıyor. Yani artık konuşacak konular kalmadı. Kıyamet günü yaklaşıyor. Yani bence Müslümanlar artık birlik olması lazım. Birlik olsak aslında her işin üstesinden gelebiliriz ama işte insanlar bu konuyu bilmiyorlar." dedi.
"Tüm İslam beldelerini korumamız lazım"
Ülkelerindeki savaştan kaçarak Türkiye'ye gelen İdlib'li 12 yaşlarındaki Usame Keni, sergiyi gezerken resimlerdeki katledilen çocuklara bir müddet baktıktan sonra asılı duran Filistin Bayrağını öpüp başına koydu.
Usame Keni
Babasının pazarcılık yaptığını belirten Suriyeli Usame, "İdlib'deki herkese selam vereceğim, çünkü ölen çocuklar var. Onlara yardım etmemiz lazım. 50 kuruş ne kadar varsa onlara gönderebiliriz. Filistinli arkadaşlarımızı siyonistler vuruyor. Onlara da yardım etmeliyiz. Bizim vatanımızı korumamız lazım. Tüm İslam beldelerini korumamız lazım. Onlara da yardım etmemiz lazım. Burada babamla çalışıyorum. Babam pazarcı. Şimdi eve gideceğim." dedi.
"O kadar masum insan katlediliyor"
Ferhat Atum
Ferhat Atum, "Bu savaşı kınıyoruz. Barışın hemen tesis edilmesini isteriz, inşallah savaş sona erer. Ya o kadar masum insan katlediliyor. Milletin ocağı sönüyor. Bunlara bir an önce yardım edilmesini isterim. Onlar da bizim kardeşlerimizdir. Hepimiz Müslümanız, birbirimize sahip çıkalım. Müslümanlara yaptıkları zulümdür. Yani şu an Müslümanların toprağını işgal etmişler. Bir an önce barışın gelmesini isterim. Efendim, biz Müslümanlar bir olmalıyız, bir olmalıyız. " ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.