HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığının düzenlediği basın açıklamasında, "Lübnan'a yapılan saldırı, diğer ülkelere tehdit ve gözdağı içermektedir." ifadelerine yer verildi.
HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı, siyonist işgal rejiminin Gazze'ye yaşattığı soykırım ve vahşeti telin etmek için her hafta düzenlediği etkinliklerine bu hafta da devam etti.
7 Ekim'de başlayan Aksa Tufanı'nı desteklemek, Gazze'de yaşanan vahşeti kınamak ve tepki göstermek için HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı, kitlesel basın açıklaması düzenledi.
Bingöl Merkez Ulu Camii önünde gerçekleştirilen basın açıklamasını, HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığı adına Hatip Üçgül okudu.
"Sakın zâlimlere meyletmeyin; yoksa onları saracak ateş size de dokunur" (Hud: 113) ayetini okuyarak başlayan Üçgül, "Gazze'nin kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, siyonist işgale direnen mücahitlere selam olsun. Selahaddin-i Eyyubi ve Sultan Abdülhamid Han'ın torunlarına selam olsun. Direnişe ve dirilişe selam olsun." dedi.
"Gazze imtihanı istikbal ve istiklalimiz için kritik önem taşımaktadır"
Devletler, toplumlar ve bireylerin üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini söyleyen Üçgül, "Gazze'de yaşanan zulüm, tüm insanlığın imtihanı olmaya devam etmektedir. Devletler, toplumlar ve bireyler olarak hepimiz bu imtihandan sorumluyuz. Gazze imtihanı istikbal ve istiklalimiz için kritik önem taşımaktadır. Bu imtihanda hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Devletler, toplumlar ve bireyler üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmek zorundadır. siyonist işgal rejimi, soykırım ve işgal politikalarını Gazze dışında da sürdürmektedir. İşgal rejimi, Batı Şeria ve Lübnan'da da sistematik olarak toplu katliamlar yapmakta, yerleşim yerlerini bombalamaktadır. siyonist rejim, yerleşimci adı altında işgalcilere yeni alanlar açmakta, Filistinlilere ait arazi ve konutları yakıp yağmalamaktadır. Lübnan'da çağrı cihazlarına yerleştirilen patlayıcılarla toplu katliam ve suikast girişimleri yapılmaktadır. Lübnan'a yapılan bu saldırı, diğer ülkelere tehdit ve gözdağı içermektedir." şeklinde konuştu.
"siyonist işgal rejimi, ateş çemberini gittikçe genişletmektedir"
"siyonistlerin bölge ülkelerine yönelik üstünlük psikolojisi ve taktikleri yerle bir edilmelidir" diyen Üçgül, "Bölgesel tehlike ve işgali genişletmenin ayak sesleri olan bu suikast ve saldırıların hedefinde Türkiye dahil tüm bölge ülkeleri yer almaktadır. siyonist işgal rejimi, ateş çemberini gittikçe genişletmektedir. siyonistlerin parçala, böl, yut taktikleri boşa çıkartılmalıdır. siyonist canavarı durduracak somut adımlar atılmazsa yarın çok geç olabilir. Ateş kazanının gittikçe kaynatıldığı, bölgesel bir savaşın sinyalleri verilmektedir. Suikast ve saldırılarını ümmet coğrafyasında yaygınlaştıran siyonistler; Mescid-i Aksa'yı imha ve işgal hedeflerini gizleme ihtiyacı bile duymamaktadır. Türkiye, İran, Mısır, Ürdün, Lübnan, Suriye, Irak başta olmak üzere tüm İslam ülkeleri İşgal rejiminin bölgesel hesaplarını bozmalıdır. siyonistlerin bölge ülkelerine yönelik üstünlük psikolojisi ve taktikleri yerle bir edilmelidir. Ahlaksızca yürütülen, hiçbir kural, kaide tanımayan siyonist şer cephesinin psikolojik, ekonomik, teknolojik, askeri ve siyasi hamleleri boşa çıkartılmalıdır." ifadelerine yer verdi.
"Bir halk, açlık, ilaçsızlık, susuzlukla yok edilmek istenmektedir"
Mazlum Gazze halkının gözü kulağının gelecek olan maddi ve manevi yardımlara kilitlendiği bilinciyle hareket edilmesi gerektiğini kaydeden Üçgül, "siyonist rejim ve hamisi ABD, yapılan ateşkes müzakerelerinde işgali kalıcı hale getirme planları yapmakta ve oyalama taktiği uygulamaktadır. siyonist ve işbirlikçilerinin bu diplomatik hile ve tuzaklarına karşı tüm Müslümanlar uyanık ve basiretli olmalıdır. Yönetim ve yetkiyi ellerinde tutan idareciler siyonist şer ittifakının bu habis planlarına alet olmamalıdır. siyonist zulmün esaretine karşı özgürlük meşalesini yakmalıyız. Geleceğimiz ve ahiretimiz için Gazze'nin yanında yer almalıyız. Gazze'de 2 milyon halk abluka altında her türlü zulmü görmektedir. Okullar, hastaneler, camiler, kamu binaları ve sivil yerleşim yerleri yerle bir edildi. Bir halk, açlık, ilaçsızlık, susuzlukla yok edilmek istenmektedir. Mazlum Gazze halkının gözü kulağı bizden gelecek olan maddi ve manevi yardımlara kilitlenmiş olduğunun bilinciyle hareket etmeliyiz. Mazlumlarının yanında yer alarak bu zulme dur demeliyiz. Gazze'de yaşananlar Gazze ile sınırlı kalmayacaktır. Bölgesel ateş çemberi gittikçe yayılıyor. Bu ateş bir gün kapımıza kadar dayanacaktır. Buna karşı şimdinden önlem alınmazsa yarın çok geç olabilir. Zalimlere sessiz kalmak, zalimlerin zulmünü onaylamak anlamına gelecektir. Zalimlere meyil etmek, onların saracak ateşin bizlere de dokunması anlamına gelecektir." ifadelerini kullandı.
"Nice az topluluklar, Allah'ın izni ile nice çok topluluklara galip gelmiştir. Allah, sabredenlerle beraberdir." Bakara süresi 219 ayetini okuyan Üçgül, son olarak dünyanın özgür halklarından ve vicdan sahibi devlet liderlerinden taleplerini şöyle sıraladı:
-siyonist işgal rejimine destek sağlayan ürünleri boykot etmeye devam ediniz.
-Üçüncü ülkeler üzerinden siyonist işgal rejimine petrol sevkiyatı başta olmak üzere ticaretin her türlüsünden vazgeçiniz.
-Filistin devletinin tanınması ve Gazze'de soykırımın durdurulması için çaba sarf eden devletlerin ve uluslararası alanda bu yönde başlatılan tüm girişimlere destek veriyoruz.
-HAMAS'ın Gazze'de kalıcı ateşkesin sağlanması yönündeki şartlarına destek veriniz.
-Uluslararası kararlar neticesinde, Gazze'de kalıcı ateşkesin sağlanması, işgalcilerin Gazze'den çekilmesi, Gazze'nin yeniden imar edilmesi, insani yardımların ulaştırılmasına yönelik söz konusu kararların pratikte yerine getirilmesi için siyonist şer ittifakına karşı baskı yapılmasını talep ediyoruz.
-HÜDA PAR'ın Gazze soykırımına karışmış olan siyonist çifte vatandaşların yargılanması, müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması, siyonist soykırımcıların vatandaşlıktan atılması, mal varlıklarına el konulmasıyla ilgili Meclise sunmuş olduğu kanun teklifini destekliyoruz.
-HÜDA PAR'ın siyonist katillere yönelik kanun teklifinin yasallaşması için tüm siyasi partilerden ve vicdan sahibi vekillerden insani sorumluluk almaları çağrısında bulunuyoruz.
-siyonist işgal rejimi, denize dökülüp haritadan silinene kadar azim ve kararlılıkla Kudüs davasını savunmaya devam edeceğiz.
Gazze'nin kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, siyonist işgale direnen mücahitlere selam olsun. Allah'ın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize olsun."
Program okunan dua ile sona erdi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.