İşgal basınının raporuna göre, 2020–2024 yılları arasında siyonist rejimden uzun süreli olarak göç edenlerin sayısı, geri dönenlerden 145 bin 900 kişi daha fazla oldu. Uzmanlar bu durumu "toplumsal çöküşün habercisi" olarak değerlendiriyor.

Siyonist rejim parlamentosu Knesset'in Araştırma ve Bilgi Merkezi tarafından hazırlanan rapora göre, son beş yılda işgal altındaki topraklardan uzun süreli olarak ayrılanların sayısı, geri dönenleri büyük farkla geçti. Raporda, 2020–2024 yılları arasında toplamda 145 bin 900 kişilik "negatif göç dengesi" kaydedildi.

Verilere göre 2021 yılında 43 bin 400 kişi işgal altındaki toprakları terk ederken, yalnızca 33 bin 600 kişi geri döndü. 2022'de göç oranı bir önceki yıla kıyasla yüzde 44 artarak 59 bin 400'e yükseldi. 2023'te ise 82 bin 800 kişi işgal altındaki toprakları terk etti, geri dönenlerin sayısı ise yalnızca 24 bin 200'de kaldı.

Raporda, Ekim 2023'te Gazze'ye karşı başlatılan soykırımın ardından göç dalgasında belirgin bir artış yaşandığına dikkat çekildi. 2024'ün ilk sekiz ayında 50 bin kişi işgal altındaki topraklardan ayrılırken, geri dönenlerin sayısı 12 bin 100 oldu.

Tel Aviv, 2024 yılında göç edenlerin yüzde 14'üyle ilk sırada yer aldı. Onu yüzde 7,7 ile Hayfa, yüzde 6,9 ile Netanya ve yüzde 6,3 ile Kudüs izledi. En yoğun göç, 30–49 yaş aralığındaki kesimde görüldü.

İşgal basını Yediot Aharonot'un aktardığına göre, siyonist rejim hükümetinin bu "göç tsunamisi"ni durdurmak için herhangi bir planı bulunmuyor.

Knesset'in Göç ve Uyum Komisyonu Başkanı Gilad Kariv, durumu "sadece bir göç değil, ulusal bir felaket" olarak nitelendirdi. Kariv, "Birçok israilli geleceğini ülke dışında kurmayı tercih ediyor. Bu durum toplumun dayanıklılığını tehdit eden stratejik bir krizdir." ifadelerini kullandı.

Kariv ayrıca, mevcut hükümetin toplumu bölen politikalarının bu tabloyu derinleştirdiğini belirterek, "Bu gidişat, israil toplumunun geleceğinin çiğnenmesi anlamına geliyor." dedi. (İLKHA)