Siyonist rejimin Doha'da HAMAS liderlerini hedef aldığı saldırı, işgal basınında ğır eleştiriler aldı. Siyonist yazar Eli Buda, saldırının Katar'ın bölgesel konumunu güçlendirdiğini, Tel Aviv'in ise hem ABD hem de Arap dünyasıyla ilişkilerini zedelediğini yazdı.

Siyonist rejimin geçen hafta Katar'ın başkenti Doha'da HAMAS yöneticilerini hedef alarak gerçekleştirdiği saldırı, işgal basınında da "stratejik hata" olarak değerlendirildi. "News 12" gazetesinde yayımlanan yazısında Siyonist yazar Eli Buda, saldırının sonuçlarının, ilk bakışta göründüğünden çok daha derin olumsuzluklar doğurduğunu vurguladı.

Buda'ya göre, saldırı kısmen askeri başarı gibi sunulsa da, diplomatik ve siyasi etkileri Tel Aviv için büyük bir kayba dönüştü. Katar ve Arap dünyasıyla güven ilişkisini zedeleyen saldırı, ABD ile bağları da karmaşık hale getirdi ve işgal rejiminin düşmanlarına güç kazandırdı.

Yazar, Mossad başkanının dahi saldırının zamanlamasına karşı çıktığını hatırlatarak, böylesi bir adımın arabuluculuk rolüyle öne çıkan Katar'ı doğrudan hedef almasının uluslararası dengeleri altüst ettiğini belirtti. 1997'de Ürdün'deki Halid Meşal suikast girişimi ile 2010'da Dubai'deki Mahmud el-Mabhuh suikastını örnek veren Buda, Tel Aviv'in "gizli ilişkilerde güveni ihlal eden" bir sicile sahip olduğunu ifade etti.

Buda ayrıca, saldırının amacının belirsiz olduğunu, HAMAS yöneticilerinin ortadan kaldırılmasının ne esirlerin serbest bırakılmasına katkı sağlayacağını ne de hareketin direncini kıracağını söyledi. Aksine, HAMAS'ın kararlılığını artırdığını ve esirlerin hayatını daha da riske attığını kaydetti.

Saldırının ABD'yi de zor durumda bıraktığını belirten yazar, Başkan Donald Trump'ın Tel Aviv ile Doha arasında denge kurmaya çalıştığını, bu yüzden açıklamalarında temkinli davrandığını ve Katar Başbakanı ile görüşerek ülkesinin Katar'la ittifakını teyit etmek zorunda kaldığını aktardı.Öte yandan saldırı, Katar'ın uluslararası alandaki konumunu güçlendirdi. Doha, Arap ve İslam ülkelerinin dayanışma ziyaretlerine sahne olurken, bugün toplanan Olağanüstü Arap-İslam Zirvesi de bu dayanışmanın bir göstergesi oldu. (İLKHA)