İşgalcilerin esir aldığı Filistinlilerin sayısı 17 bini geçti

Filistinli Esirler Kulübü, işgalci siyonist rejimin Batı Şeria'da son bir hafta içinde 150'den fazla Filistinliyi esir aldığını duyurdu. Esir alınanlar arasında çocuklar, kadınlar ve eski mahkumlar da bulunuyor.
Kulüp tarafından yapılan açıklamaya göre, alıkoymalar en yoğun olarak El-Halil, Cenin, Beytullahim ve dün yaklaşık 24 saat süren baskınlara sahne olan Nablus'ta gerçekleşti. Bu kentlerde birçok kişi işgalciler tarafından sokak ortasında sorguya çekildi, bir kısmı ise daha sonra serbest bırakıldı.
Saldırıların Gazze'deki soykırım saldırısıyla eş zamanlı olarak sürdüğüne dikkat çeken açıklamada, alıkoymalara infazlar, evlerin yıkımı ve ağır işkencelerin eşlik ettiği belirtildi. Özellikle Cenin ve Tulkerem kentlerinde işgalciler sistematik olarak evleri yıkıyor, vatandaşları sokak ortasında darp ediyor ve bazılarını "rehine" gibi alıkoyuyor.
Verilere göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria'da toplam 17 bin 500'den fazla kişi esir alındı. Bu sayı hem hâlen esir tutulanları hem de daha sonra serbest bırakılanları kapsıyor. Esir alınanların 545'ini kadınlar, yaklaşık 1.400'ünü ise çocuklar oluşturuyor. Gazze'deki esirler ise bu rakamlara dahil değil; oradaki sayıların da binlerle ifade edildiği belirtiliyor.
Öte yandan, Filistin Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyeti, sadece çocuklara yönelik alıkoymaların sayısının 7 Ekim'den bu yana 440'ı geçtiğini açıkladı. Heyet, işgalcilerin çocuklara yönelik alıkoymalarını sistematik ve cezalandırıcı bir politika olarak sürdürdüğünü vurguladı.
Esirler Kulübü, bu uygulamaların açıkça "toplu cezalandırma" ve savaş suçu niteliğinde olduğunu belirterek, uluslararası kamuoyunu sessizliğini bozarak harekete geçmeye çağırdı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
HAMAS, siyonist rejim sözde güvenlik kabinesinin Gazze'yi işgal ve sivilleri göçe zorlama kararını "tam teşekküllü bir savaş suçu" olarak nitelendirdi, "işgal" yerine "kontrol" kelimesini kullanmasını da "hukuki sorumluluktan kaçma çabası" olduğunu vurguladı.
Fundamentalist Netanyahu hükümeti, Gazze'nin tamamını işgal etme kararı aldı. Filistin İslami Cihad Hareketi, bu adımı "soykırımın yeni aşaması" olarak nitelendirirken, bölgede hasta, yaralı, ilaç ve yakıt sıkıntısı kritik seviyelere ulaştı.
El-Aksa Hastanesi Sözcüsü Halil Daqran, yaralı ve hastaların sayısındaki artışa rağmen hastanede kalan dizel yakıtın yalnızca birkaç saatlik çalışmaya yeteceğini belirterek, "Acil yakıt temin edilmezse hastane tamamen hizmet dışı kalacak" uyarısında bulundu.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Gazze’ye insani koridor talebiyle Pazar günü Güvenpark’tan TBMM’ye yapılacak yürüyüş öncesi, bu akşam sosyal medyada etiket çalışması başlatacak.