Kamu Başdenetçisi Malkoç: İnsan hakları diye mangalda kül bırakmayanların Gazze karşısında sesleri çıkmıyor

İşgalci siyonistlerin çok zalimane bir şekilde uluslararası hukuku çiğneyerek ve insan haklarını yok sayarak soykırım uyguladığını belirten Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, insan hakları diye mangalda kül bırakmayanların söz konusu Gazze olduğunda seslerini çıkarmadıklarını belirtti.
Şanlıurfa’da Kamu Denetçiliği Kurumu tarafından Çocuk Hakları Sempozyumu gerçekleştirildi.
Düzenlenen sempozyumun ardından İLKHA muhabirine konuşan Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, 7 aydan beri işgalci siyonistlerin, çok zalimane bir şekilde ve uluslararası hukuku çiğnediğini belirtti.
Tarih boyunca hiçbir hukuksuzluk, zulüm ve soykırımın cezasız kalmadığını dile getiren Malkoç, bu zulmü yapan Netenyahu ve yandaşlarının yargılanacağını aktardı.
Malkoç, Kamu Denetçiliği Kurumu hakkında bilgiler vererek hangi alanlarla ilgilendiğini aktardı.
Malkoç, "Türkiye'de hukukun üstünlüğünün sağlanması ve insan haklarının yerleşmesi ve gelişmesi için kurulmuş, özellikle kanunda çocuk haklarıyla ilgili düzenleme yapılmış ve çocukların rahat başvuracağı bir kurum." dedi.
"Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste"
7 aydan beridir Gazze'de insan haklarını yok sayarak soykırım yapıldığına dikkat çeken Malkoç, "Bütün ülkelerde Birleşmiş Milletlerin veya uluslararası standartlarda çocuk haklarına itina gösteriliyor ancak 7 aydan beri israil çok zalimane bir şekilde ve uluslararası hukuku çiğneyerek, insan haklarını yok sayarak soykırım yapıyor. Gazze'de 35 bin kişi öldürüldü. Bunların çoğu çocuk ve kadın. Bu bir katliamdır. Ben şuna inanıyorum; israilin bu zulmü sona erecek. Bu zulmü yapan Netenyahu ve arkadaşları yargılanacaktır. Bunu kısa zamanda göreceğiz. Atasözümüzde var; alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste." dedi.
"İnsan hakları diye mangalda kül bırakmıyorlar ama Gazze karşısında sesleri çıkmıyor"
İnsan haklarından söz edenlerin Gazze konusunda sessiz tavır sergilediklerini vurgulayan Malkoç, "Tarih boyunca hiçbir hukuksuzluk, zulüm ve soykırım cezasız kalmamıştır. Yüreğimiz yanıyor. Sofraya oturduğumuzda lokmalar boğazımızda düğümleniyor. Çocuklarımızın yüzüne bakarken, başlarını okşarken Gazze'de katledilen insanlar ve özellikle çocuklar hatırımıza geliyor. Yazık olan şey şu; başta ABD olmak üzere insan hakları diye mangalda kül bırakmıyorlar. Avrupalılar insan hakları diye mangalda kül bırakmıyorlar ama bu olayın (Gazze) karşısında sesleri çıkmıyor." diye konuştu.
"Özellikle üniversite gençliği bütün dünyada ayağı kalktı"
Malkoç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle üniversite gençliği bütün dünyada ayağı kalktı. Bu insanlığın vicdanıdır, haysiyetidir. Bu anlamda Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum. Dünyada öncülük yapıyor, israilin zulmünü durdurmak için çaba gösteriyor. Gazze'ye dünyada en çok yardım eden Türkiye."
"Başkenti Kudüs olan bir Filistin Devletinin inşallah göreceğiz"
Soykırımın uluslararası alanda yargılanacağını belirten Malkoç, "İnsanlık adına, Hazret-i Adem'den beri insanlığın birikimi ne varsa haysiyeti, onuru, hukuku bunların hepsini israil yerle bir etti. İnsanlık tarihi boyunca milyonlarca yıldan beri biriken ne varsa hepsini yok ediyor ama bunun bir bedeli olacak. Uluslararası alanda yargılanıp bunu yapanlar hak ettikleri cezayı bulacaklar. Birleşmiş Milletler kararına, uluslararası hukuka göre başkenti Kudüs olan bir Filistin Devletinin inşallah göreceğiz." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Katil rejimin Gazze'de sivillerin yaşadığı bir eve yönelik hava saldırısında 5'i aynı aileden 7 Filistinli şehit oldu.
İşgalci siyonist rejimin Gazze’ye yönelik soykırım saldırıları sürerken, Batı Şeria’nın doğusundaki Ağvar bölgesinde de Filistinlilere karşı sistematik bir zorunlu göç ve toprak gaspı politikası yürütülüyor.
Uluslararası Kudüs Vakfı, 18 Nisan Perşembe günü Mescid-i Aksâ'ya 2 bin 258 siyonist yerleşimcinin baskın düzenlediğini, bu rakamın, 1967'de Kudüs'ün işgalinden bu yana tek bir gün içinde gerçekleşen en büyük sayı olarak kayıtlara geçtiğini açıkladı.
Nablus’un güneyinde yer alan Beyta beldesinde onlarca Yahudi çete, işgal ordusunun koruması altında Cebel el-Arme’nin zirvesine çıkarak bölgede provokasyon yaptı. Aynı saatlerde, Irak Burin köyünde Filistinlilere ait arazilerde yasa dışı yol açma çalışmaları devam etti.