Gazze'de siyonist rejimin hastaneye yaptığı saldırıya tepki gösteren Şanlıurfalılar, artık kınamaktan öteye geçilerek fiili adımların atılması gerektiğini belirttiler.
Dün akşam saatlerinde işgal rejiminin soykırım girişimi olan Ehl-i Arab Hastanesi bombardımanında yüzlerce kişi şehid oldu.
Saldırının ardından sokaklara dökülen Şanlıurfa halkı, siyonistlerin saldırısına tepki gösterdi.
Artık kınamaktan öteye geçerek ciddi adımlar atılması gerektiğini vurgulayan Şanlıurfalılar İLKHA'ya konuştu.
"Artık kavli duadan çıkıp fiili duaya yönelmek lazım"
Şehadet Özek
Siyonistlerle diplomatik olarak bütün ilişkilerin kesilmesi gerektiğini ifade eden Şehadet Özek, "Kınamaktan öte yapmamız gereken şeyler lazım. Artık sınırların açılması lazım. Halkı bu konuda teşvik edip serbest bırakmak gerekiyor. Artık kavli duadan çıkıp fiili duaya yönelmek lazım. Konsoloslukların artık korunmaması gerekiyor ve ülkelerine gönderilmesi gerekiyor. Hatta bizim konsoloslukların da geri çekilmesi gerekiyor. Ancak bu şekilde tepkimizi koyabiliriz. Diplomasi olarak onlarla bütün ilişkilerimizi kesmemiz gerekiyor. Bu saatten sonra ikili ülke ilişkilerinden ziyade Müslüman kardeşlerimizin canını koruma altına almalıyız ve bu minvalde adımlar atılmalı. Müslümanlar olarak biz her şeye hazırlıklıyız, sadece yöneticilerden bize bu konuda davet gelmeli." dedi.
"Bu süreçte ilişiklilerini askıya alması gerekiyor"
Eyüp Yaşar
Filistin için herkesin sokağa dökülmesi gerektiğini söyleyen Mavi Marmara Gazisi Eyüp Yaşar, "Ciddi bir şekilde sokaklara dökülmemiz gerekiyor. Tüm ülkelerde olduğu gibi burada da halk sokaklara döküldüğü zaman devlet başkanının eli güçlenmiş olur. Gerekirse başkonsolosu kovabilir, gerekli farklı adımlarda atabilir. Bu yüzden bizim ilk önce kendimiz bir şeyler yapmamız gerekiyor. Sosyal medyaya ve çevremize duyurmamız gerekiyor. Bu yüzden elimizden geleni yapalım. Bütün ailemizi ve çevremizi meydanlara çağıralım. Arabamıza, evimizin balkonuna bayrak asmamız lazım veya boynumuza bir Filistin atkısı almamız lazım. Bunu yaptığımız zaman devlet başkanının da başkonsolosu buradan sınır dışı etmesini isteyebiliriz. Bunu yapması gerekiyor. Bugün Kolombiya yaptı bunu ve Kolombiya'yı tebrik ediyoruz. Türkiye'nin de bunu yapması gerekiyor. En azından bu süreçte ilişiklilerini askıya alması gerekiyor." diye konuştu.
"Neden kınamaktan öteye gidemiyoruz"
Esvet Özaydın
Esvet Özaydın ise "Bugün ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa ya destek olmak için burada toplanmış bulunmaktayız. Filistin davası sadece Filistinlilerin değildir. Filistinli Müslümanlar ilk mescitlerini korumak için bugün orada canlarını veriyorlar. Sadece topraklarını korumak için orada canlarını vermiyorlar. Müslüman olmayan Kolombiya ülkesi bile siyonist rejimin büyük elçisini ülkesinden def etti. Peki, biz Müslüman ülkelerin hamisi olan, ecdadı Müslüman olan ve halkı Müslüman olan bir Türkiye'de neden kınamaktan öteye gidemiyoruz. Allah Teâlâ Kur'an-ı Kerim'de buyuruyor 'Zalimlere meyil etmeyin' bir Müslüman tarafsız olamaz, Allah ve Resulünün tarafını tutmak zorundadır. Madem ki hakimiyet milletindir diyorsunuz hâşâ bu milleti görüyorsunuz bu millet Filistin'e destek veriyor. Peki, neden siz milletin destek verdiği Filistin'e destek vermiyorsunuz? Hani hâkimiyeti millete veriyordunuz. Koskoca bir yalan hâkimiyeti Allah'a vermiyorsunuz millete mi vereceksiniz?" ifadelerini kullandı.
"HAMAS'a selam direnişe devam"
Mahmut Özbek
Zalim ve zulüm varsa biz onun karşısında olacaklarını vurgulayan Mahmut Özbek, "Şanlıurfa'daki bütün kardeşlerimizden Allah razı olsun, hemen bu çağrıya anında cevap verdi. Görüyorsunuz meydanları bütün STK'lar hepsi geldi. Terör suçu işleyen siyonist rejimi lanetliyoruz. Allah'ın izniyle en kısa zamanda HAMAS'ın zaferini kutlayacağız. Bu meydanın adı Rabia Meydanı. Biz daha önce Mursi zamanında da bu meydandaydık yine bu meydandayız. Nerede zalim ve zulüm varsa biz onun karşısında olacağız, mazlum kardeşlerimizi selamlıyoruz. Diyoruz ki HAMAS'a selam direnişe devam. Bizler Şanlıurfa'dan Gazze'ye kadar sizleri selamlıyoruz ve sizleri destekliyoruz." şeklinde konuştu.
"Siyonist rejim kana doymaz ırkçı faşist bir millettir"
Abdüsselam Yıldız
Abdüsselam Yıldız da" Avrupa'da birinin burnu dahi kanarsa bütün Avrupa bir oluyor. Peygamberimizin hadisinde söylediği gibi 'Kafir tek millettir' Müslümanlar içerisinde maalesef kan, gözyaşı ve keder. Katliamlar bitmiyor, bizim çağrımız şudur: Müslümanların bir an önce uyanması ve birlik beraberlik içerisinde Gazze'ye el atması gerekiyor. Kanı necis olan siyonist rejim kana doymaz ırkçı faşist bir millettir. Öncelikle Sayın Cumhurbaşkanımızdan ricamız öncelikle İncirlik Üssü ve Kürecik'in kapatılması lazım ve bunların siyonist rejimin anlayacağı dilde konuşulması lazım. Çünkü kana doymayan kanı necis bir ırktır. Biz siyonistleri lanetliyoruz ve burada halkımızın istediği de somut adımların atılması ve mazlumlara el uzatılmasıdır. Artık arabuluculuk değil somut bir adım atılması ve siyonist rejime dersinin verilmesi gerekiyor." dedi.
"siyonistleri tek başıma yok etmek istiyorum"
Muhammet Güneş
Kudüs'e gitmek için devlete seslenen Muhammet Güneş, "Ben sadece devlet büyüklerinden rica ediyorum bana izin versinler. O siyonistleri tek başıma yok etmek istiyorum. Tek başıma o zalimlerin karşısına geçip hepsini kahru perişan etmek istiyorum. Ben sadece izin istiyorum başka bir şey istemiyorum.Kkendileri yapamıyorsa izin versinler bıraksınlar biz gidelim. Kimse gelmese bile beni bıraksınlar ben tek başıma gideceğim." diye konuştu.
"Müslümanların birlik olması lazım"
Safiye Çıtırık
Müslümanların Filistin konusunda aciz kaldığını söyleyen Safiye Çıtırık, "Oradaki evlatlar da bizim evlatlarımız. Eğer biz onları kendi yerimize koymazsak yarın bizim başımıza da gelebilir. Bütün Müslümanların birlik olması lazım. Müslümanların ayrık olmaması gerekiyor. Müslümanlar ayrıldıkça bizim yüreğimiz yanıyor. Türkiye'nin en azından bir gıda yardımında bulunması lazım. ABD ve siyonistler her zaman birbirinin arkasını tutarken biz Müslümanlar bu konuda hep aciz kalıyoruz. Bizim de bir şeyler yapmamız lazım en azından su ihtiyaçlarını gıda ve sağlık ihtiyaçlarını gidermemiz gerekiyor en azından Türkiye olarak bunu yapmamız lazım. Yeryüzünde mazlum kanıyla cirit atanlar. Hangi değirmene taşınıyor bu sular. Uyanırsan hasetten kudurur şeytanlar." ifadelerini kullandı.
"Zulme sessiz kalan dilsiz şeytandır"
Ekrem Yürekli
Konsoloslukların kapatılması gerektiğini ifade eden Ekrem Yürekli, "Böyle bir şeyi biz kabul etmiyoruz. Bombalanan hastanede belki bin 500 kişi vefat etti. Şimdiye kadar böyle bir şey görmedik. Sessiz kalmaktansa herkesi bu tür programlara davet ediyoruz. 'Zulme sessiz kalan dilsiz şeytandır' diyor hadiste. Evde kalıp oturmanın bir manası yok, bugün oraya zulüm yapılıyorsa yarın bizim başımıza da gelecektir. Bu kadar Müslüman ölürken analar babalar, çocuklar öldürülürken sessiz kalmanın bir anlamı yok. Konsoloslukların bir an önce kapatılmasını istiyoruz. Çocukların, kadınların ne suçu var? Bu kadar insanı katletmenin bir anlamı yok! Küfür tek millettir ama Müslümanlardan da bir ses çıkmıyor." diye konuştu.
"Konsoloslukların kapatılması ve gönderilmesi gerekiyor"
Ali Taş
Ali Taş ise tepkisini ortaya koyarak "Kınamaktan öte artık elle tutulur bir şeylerin yapılması lazım. Biz sokaklara çıkıyoruz ama bir işe yaramıyor. Bunun artık ciddi bir şekilde söylenmesi gerekiyor. Siyasiler olarak gereken tepkinin verilmesi gerekiyor. En azından konsoloslukların kapatılması ve gönderilmesi gerekiyor. Duruma insan olarak bakmamız gerekiyor nerede bir insan ölürse bizim orada olmamız gerekiyor. Orada bir insanın tırnağına dahi zarar gelirse biz de ülke olarak müdahale etmemiz gerekiyor ama bunun laf ile değil icraatla olması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Siyonist rejimin yaptığı teröristliktir"
Hasan Suat Peltek
Hasan Suat Peltek ise "Siyonist rejimin yaptığı teröristliktir. Bunun savaşla hiçbir alakası yoktur. Müslümanların tekrar bir araya gelmesi gerekiyor. Devlet başkanları ve İslami ülkelerinin bir araya gelmesi lazım. Bizim amacımız elimizden geldiği kadar destek olmak. Allah rızası için buradayız bu da bir cihattır. Türkiye olarak konsoloslukları kapatmamız lazım. Kürecik ve İncirlik üslerini kapatmaları lazım. Türkiye'nin siyonistleri hiç saymaması ve tanımaması lazım. Devlet büyüklerinin tepki göstermesi lazım. Siyonistler Rahmetli Erbakan Hoca'nın dediği gibi güçten ve kuvvetten anlar. Bunlar olmadığı sürece kınamakla bir yere varılmaz." şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.