Kudüs Vakfı: Mescid-i Aksâ 1967'den bu yana en büyük baskına uğradı

Uluslararası Kudüs Vakfı, 18 Nisan Perşembe günü Mescid-i Aksâ'ya 2 bin 258 siyonist yerleşimcinin baskın düzenlediğini, bu rakamın, 1967'de Kudüs'ün işgalinden bu yana tek bir gün içinde gerçekleşen en büyük sayı olarak kayıtlara geçtiğini açıkladı.
Uluslararası Kudüs Vakfı, işgal altındaki Mescid-i Aksâ'da yaşanan gelişmelere ilişkin çok sert uyarılarda bulundu.
Vakıf, Aksâ'nın artık "tam anlamıyla ihlal ve saldırıya açık hâle geldiğini" belirterek, İslam dünyasını bu tehlike karşısında sorumluluk almaya çağırdı.
Vakfın açıklamasına göre, 18 Nisan Perşembe günü Mescid-i Aksâ'ya 2 bin 258 siyonist baskın düzenledi.
Bu rakam, 1967'de Kudüs'ün işgalinden bu yana tek bir gün içinde gerçekleşen en büyük sayı olarak kayıtlara geçti.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Mescid-i Aksâ'nın İslami kimliği ciddi bir tehdit altında. Mabed, neredeyse tamamen bir Tevrat ritüel alanına dönüştürüldü. Ürdün'e bağlı vakıf görevlilerinin yetkisi yok sayılırken, işgalci polis tüm kontrolü elinde tutuyor."
Vakıf, yaşananların sadece açıklamalarla geçiştirilemeyeceğini vurgulayarak, özellikle Ürdün yönetimine ve İslam ülkelerine etkili ve somut adımlar atma çağrısında bulundu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Birleşmiş Milletler, Gazze'deki çocuklar arasında görülen akut yetersiz beslenmenin şimdiye kadarki en yüksek seviyeye ulaştığını açıkladı. Temmuz ayında 2 bin 500 çocuğun hayatı ciddi risk altına girdi.
Siyonist rejim, işgal altındaki Kudüs'ün güneyindeki Sur Bahir Mahallesi'nde yaşayan Hamza İbrahim Amire'yi evini kendi elleriyle yıkmaya zorladı. 16 kişilik aile evsiz kaldı.
Siyonist rejim, Mescid-i Aksâ'nın direniş sembollerinden Hanadi el-Hilvani'ye yönelik iletişim yasağını üçüncü kez 6 ay süreyle uzattı. Hilvani, hem sosyal medya hem doğrudan temas yoluyla birçok isimle görüşmekten men edildi.
Türkiye, Netanyahu liderliğindeki fundamentalist hükümetin Gazze'deki askeri saldırıları genişletme kararını "soykırımın yeni aşaması" olarak niteledi. Dışişleri Bakanlığı, uluslararası toplumu ve BM'yi sorumluluk almaya çağırdı.