işgalci siyonistlerin bir asra yakındır süren zulmüne karşı başlatılan 'Aksa Tufanı' operasyonu hakkında İLKHA mikrofonlarına konuşan Molla Mahmut Kılınç, HAMAS direnişine selam gönderdi.
HAMAS'ın başlattığı 'Aksa Tufanı' operasyonunun birçok gerçeği ortaya çıkardığını ifade eden Molla Mahmut Kılınç, işgalci siyonistlerin dokunulmaz sayılan birçok etiketinin düştüğünü ifade etti.
Mazlum Filistin halkının davasını yürüten HAMAS'ın sadece toprak veya vatan savaşı vermediğini söyleyen Kılınç, bütün İslam alemini bu cihada destek vermeye davet etti.
"HAMAS sadece israille değil, bütün küfür dünyasıyla savaşıyor"
HAMAS'ın başlattığı direnişin ferdi olmadığını ve bütün İslam aleminin bu direnişe destek vermesi gerektiğini, işgalci siyonistlerin bölgeye gittiğinden bu yana en büyük darbeyi yediğini belirten Kılınç, şunları kaydetti:
"Her şeyden önce Gazze'deki HAMAS direnişini selamlıyorum. Neredeyse 10 gündür dünyanın en modern ordusuna karşı başarılı bir direniş ortaya koyuyorlar. Kıyamları da daha devam ediyor. HAMAS hafif uçaklarla işgal altındaki topraklara girdi ve 8 karakolu zapt etti. Birkaç gün boyunca o karakollar ellerinde kaldı ve birçok esirle Gazze'ye döndüler. Kıyam hala devam ediyor. HAMAS'ın bu operasyonu gösterdi ki israilin sürekli bahsedilen 'Demir Kubbesi', MOSSAD'ın içi boş birer balonmuş. HAMAS gösterdi ki israil namağlup değildir. Gösterdiler ki ölümü göze alanlar israili mağlup edebilirler. HAMAS sadece israille değil, bütün küfür dünyasıyla savaşıyor. Amerika ile İngiltere ile Avrupa Birliği ile savaşıyor. Zaten israilin korunması için Amerika ve AB'nin reaksiyonu bellidir. Ancak İslam aleminin Başkan ve Temsilcilerine çağrımız şudur ki HAMAS'a destek tıpkı namaz, oruç, hac ve zekât gibi herkese farzdır. Çünkü HAMAS'ın mücadelesi bir toprak, bir memleket mücadelesi değildir. HAMAS'ın baş kaldırışı ve Kıyamı ümmetindir. Şahsinde ümmetin izzeti bulunuyor. İslam aleminin Başkanları ve temsilcileri onları desteklemeliler. Somut tepki ve reaksiyonlar göstermeliler. Söz tek başına yeterli değildir. Mısır ve Gazze arasındaki Refah Sınır Kapısı açılmalıdır. Arap ve Müslüman devletler maddi ve manevi destek vermeliler." dedi.
"Ya desteğinizi açıkça belirtin ya da sınırları açın"
Yapılacak desteklerin sürekli olması gerektiğini ifade eden Kılınç son olarak şunları söyledi:
"Tabi ki bu destek ve yardımlar sadece bir iki gün olmamalı, sürekli olmalı. İslam alemi küfür aleminin, Amerika ve AB'nin tepki ve eleştirilerinden korkmamalıdır. Çünkü AB de Amerika da israile desteklerini açıkça ilan etmişlerdir. Televizyon karşısına geçip 'Bizler israili destekliyoruz.' diyorlar. Halbuki Müslümanların bu tür destekleri vermeleri gerekir. HAMAS sadece Filistin topraklarını korumuyor. HAMAS'ın öncelikli amacı Kudüs'ün özgürlüğüdür. Çünkü Kudüs özgür olursa İslam alemi özgürleşir. İslam alemin bugün esir olmasının nedeni Kudüs'ün esir olmasından dolayıdır. İnanın bugün Kudüs özgürleştiğinde, İslam alemi arasında olan ve SYKES-PİCOT anlaşması sonucu belirlenen bu suni sınırlar ortadan kalkacaktır. Ümmetin birliği gerçekleşecektir. Bu yönden HAMAS'ın cihadı çok kıymetlidir. HAMAS'ın cihadı ümmetin özgürlüğüdür. Basit bir gözle bakılmaması gerekiyor. İslam devletleri de HAMAS'lı kardeşlerine yardımcı olmalıdırlar. Malımızla, canımızla, evlatlarımızla desteklemeliyiz. Bir İslam aliminin dediği gibi, Müslümanlar israile tükürseler, israil o tükürükte boğulur. Biz inanıyoruz ki İslam ümmetinin gösterdiği tepki ve reaksiyonlar, İslam aleminin Başkan ve temsilcilerini taraf belirtmeye ve sınırları açmaya teşvik edecektir. Sizin aracılığınızla onlara sesleniyoruz. Ya desteğinizi açıkça belirtin ya da sınırları açın. Tekrar HAMAS'ın direnişini selamlıyoruz. Allah'tan isteğimizde şudur ki; Bedir'de Müslümanlara bahşettiği zaferi Filistinli ve HAMAS'lı kardeşlerimize de bahşetmesidir." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.