İslam aleminin israil işgaline ve Filistin'deki zulme karşı daha etkili bir şekilde harekete geçmesi gerektiğini ifade eden Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Adnan Memduhoğlu, Müslümanların siyonist işgaline karşı güçlü bir tepki gösterme konusunda zaman kaybetmemesi gerektiğini belirtti.

İşgal rejimiyle yapılan ticaretin kesilmesi ve daha etkili adımlar atılması gerektiğini söyleyen Memduhoğlu, Avrupa ve diğer bölgelerde birçok insanın Gazze'deki olaylar sayesinde uyanmaya başladığını ve dünyadaki sömürü düzenine karşı harekete geçmenin gerekliliğine inanmaya başladığını ifade etti.

Boykotun, basit bir adım olmadığını ve Müslümanların güçlü bir dayanışma içinde hareket etmelerinin önemine değinen Memduhoğlu, sadece işgalcilerin mallarını değil, onları destekleyen şirketlerin ürünlerini de boykot etmek gerektiğini söyledi.

"İşgal rejimine satılan petrol ve ticaretin kesilmesi lazım"

Prof. Dr. Adnan Memduhoğlu

İslam âleminin başındaki liderler bugün değil de başka ne zaman Müslümanlara yardım edecek, el uzatacaklar? Sorusunu yanıtlayan Memduhoğlu, şöyle konuştu:

" İşgal rejimiyle yapılan ticaretin derhal kesilmesi lazım. israille bırakın ticaret yapmayı, yaptığı zulümlerin önüne geçecek acil önlemlerin alınması lazım. Bugün artık Dünyanın değişik yerlerindeki Hristiyan ve Yahudilerin de bu zulme karşı çıktığını görüyoruz. Siyonist ve Haçlı zihniyetini taşımayan bu insanlar da Gazze’de, Filistin'de yapılan zulme insani tepkilerini ortaya koymaya çalışıyorlar. Batıdan doğuya varıncaya kadar, Gazze’nin uyandırdığı bu insanlar, artık dünyadaki sömürü düzenlerine karşı kıyam etmenin, harekete geçmenin gereğine inandı. Birkaç asırdır uyutulan Ümmet-i Muhammed’in de, Gazze’de yaşananları görüp artık gaflet uykusundan uyanma ve silkinme vakti geldi!"

"Müslümanlar, zulme karşı duruşlarını göstermeli, net tavır almalı"

Müslümanlar olarak işgal rejimi ve onları destekleyen firmalara karşı boykotun mutlaka devam etmesi gerektiğine dikkat çeken Memduhoğlu, "Boykot basit bir şey değildir. Gazze'deki ve Filistin'deki Müslümanları hemen kurtaramayabilir, ancak hiç olmazsa onlara zulmeden işgalcilere destek verilmemiş olur.  Bir mal aldığınızda bu israil malı mıdır? Bu da yetmez, israili destekleyen bir şirketin malı mıdır? Buna dikkat edelim. Boykot listesinde bulunan israil mallarının listesi bellidir, onları kesinlikle almayalım, alternatifini üretmeye çalışalım. Üretinceye kadar onları kullanmayalım. İşgalci israille ticaretini devam ettiren iş adamı! Ticaretini hemen kesmese bunun hesabını ahirette zor verir. Evet, Boykot hem şimdi yapılmalı, hem de bu ateş sönünce yine devam etmelidir. Bir Müslüman insanlığa ve ümmet-i Muhammed'e zulmedenlerin mallarını alamaz, onları destekleyemez, onları besleyemez." ifadelerini kullandı.

"israilin anlayacağı tek bir şey var, o da güçtür"

Gazze'deki insanların artık sadece bombalar yüzünden ölmediğini, açlık ve susuzluk gibi imtihanlarla da karşı karşıya kaldıklarını belirten Memduhoğlu, Müslümanların Filistin'e acilen maddi yardımlar göndererek destek olmalarının önemine vurgu yaptı.

Memduhoğlu, "Filistin'de, Gazze’de Müslümanlar açlığa mahkûm edildiler. O zaman oraya maddi yardımlar göndermemiz lazım. Emin olduğumuz güvenli kaynaklardan oraya nakdi ve ayni yardımlar ulaştırmaya çalışmalıyız. Su ihtiyacı var, gıda ihtiyacı var, ilaç ihtiyacı var. Halkları Müslüman olan ülkeler bir Brezilya kadar olamıyor mu? Brezilya ne yaptı? 'Hitlerin sizin dedelerinize yaptığını bugün siz Filistinlilere yapıyorsunuz' deyip onlarla ilişkileri kesti. Bunların yapılması lazım, yoksa israil durmayacak. israilin anlayacağı tek bir şey var, o da yaptığı zulümleri güçle bertaraf etmek. Müslüman halkların liderleri artık uyanmalı ve işgalcilerin zulmüne karşı güç birliği yaparak fiili tepki göstermelidir ki bu zulüm dursun. Bunu yapan ümmetin gözünde Selahaddin Eyyubi gibi anılacaktır, Allah'ın sevgili kulu olacak ve Allah ondan razı olacaktır. Bunu ihmal edenler ise tarihin içerisinde ihmalkârlıklarıyla anılacaklardır. Gazze'deki mücahidler Müslüman ümmetin adeta bir farizasını yerine getiriyorlar. Nöbette duruyorlar, vatanlarını müdafaa ediyorlar. Tıpkı Bedr'in aslanları gibi tarih yazıyorlar. Yeryüzünde bütün insanlığa örnek teşkil edecek bir azim ve sabırla mücadele ediyorlar. Din ve vatanları için hayatlarını ortaya koyuyorlar. Gazze'de Cihad ederken dillerinde Kuran olan hafızlardan oluşan bir birlik var. Bu insanlar vatanlarını müdafaa ederken namazlarını da hiç ihmal etmiyorlar. Bir taraftan da Refahta açlığa mahkûm edilen siviller, ümmetin onlara yardım etmesini bekliyorlar. O çığlığa acilen kulak vermemiz lazım." dedi. (İLKHA)