Filistin'deki zulüm durmadıkça anneler olarak durmadan ayakta olacaklarını belirten Şanlıurfalı kadınlar, anneler ve bebekler öldüğü halde bu durumu bütün dünyanın sadece izlemekle yetinmesine yakındılar.
İşgalci siyonist çetelerin günlerdir Gazze’de yaptığı soykırıma karşı Müslümanlar, dünyanın dört bir yerinde ayaklanmış durumda.
Filistin'de özellikle anne ve bebeklerin katledilmesine tepki gösteren Şanlıurfalı anneler, Filistin konusunda en çok annelere görev düştüğünü belirterek anneleri duyarlı olmaya davet ettiler.
"Sesimizi daha çok ve daha gür duyurmak zorundayız"
Yasemin Turmak
Filistin'de çocukların katledilmesine kendi çocukları ölmüşçesine üzüldüklerini belirten Yasemin Turmak, "Yıllardır Filistin'in bombalanma haberleriyle büyüdük. Onlar orada bombalanırken biz burada izleyerek büyüdük. Uyuyamıyoruz, çocuklarımızın öldüğünü düşünüyoruz, kahroluyoruz ve bir şey yapamıyoruz. Bu durumda en çok annelere görev düşüyor. Anneler eğer gündelik hayatlarını dünya düşkünlüğüyle geçirmeseler ve bu konuya daha duyarlı olsalar bütün erkekler buna göre saf duracak. İş daha önemli oldu. Dünyalıklar daha çok önem taşımaya başladı, lüks hayat daha önemli oldu biz buna rest çekiyoruz ve bunu istemiyoruz. Orada insanlar ölürken biz evlerimizde yemek yiyoruz ve rahat bir şekilde yaşıyoruz ama Mü'min Mü'minin kardeşidir; biz burada bu durumda kardeşlikten bahsedemeyiz. Sesimizi daha çok ve daha gür duyurmak zorundayız. İnsanlar ne kadar çok meydanları doldurursa hükümetler de ona göre hareket eder. Biz neysek o şekilde yöneltiriz, eğer bizim halkımız Mücahit olursa başımızdaki de mücahit olmak zorundadır." dedi.
Turmak, "Eğer Müslüman isek, eğer zalime karşı çıkıyorsak ve vicdanımız varsa her şeyden önce fıtratımız bozulmamışsa hepimizin burada yüksek sesle bağırarak mazlum Filistin halkının yanında durmamız gerekir. Her şeyden öte orada bizim Kudüs'ümüz var. Peygamber efendimizin 124 bin peygamberi arkasına koyup namaz kıldığı ve Mirac'a yükseldiği yerdir. Kudüs bizim kutsalımızdır, namusumuzdur. Bugün bizim namusumuz kirleniyor! Dünya Müslümanları ve devlet adamları uyansınlar, Müslümanım diyen bütün devlet adamları uyanıp o münafık olan devlet adamlarını devirsinler. Türkiye ve Katar'ın yöneticileriyle Müslüman âlemi bu işi yapamaz. Endonezya, Malezya, Afganistan, Pakistan, Yemen ve dünyadaki tüm Müslümanların ayrıca tüm STK'ların kıyama kalkması lazım. Herkesin insanlık, vicdan, merhamet ve Allah için bir şeyler söylemesi lazım. Dünya kör dünya sağır, biz safımızı belli ediyoruz biz buradayız son güne kadar. Bir çözüm bulunmazsa kadınlar olarak hepimiz Akçakale sınırına gidip orada kapıları zorlayacağız, bütün Dünya bunu böyle bilsin." şeklinde konuştu.
"Mazlumlara yaptıkları zulümlerinde inşallah boğulacaklar"
Neriman Yaşar
Bir anne olarak Filistin'de yaşanan soykırım için çok üzüldüğünü söyleyen Neriman Yaşar, "Anne olarak çok üzgünüz ama üzgünlüğümüz kendi adımızadır. Filistin'de olan kardeşlerimizin şehadete erdiklerini biliyoruz. Allah içimizden şehitler edinmek ister. Belki de temiz ve hassas oldukları için onları seçmiştir. Ama işgalciler, mazlumlara yaptıkları zulümlerinde inşallah boğulacaklar. İnsanların öfkesi her geçen gün birikiyor ve bu onlara yansıyacaktır İnşallah. Biz Filistin halkının yanındayız her zaman destekçileriyiz. Filistin'deki Anne'lerin üzüntüleri bizim üzüntümüzdür, Allah onların yardımcısı olsun ve bizi her zaman arkalarında destekçi olarak bilsinler." ifadelerini kullandı.
"İnsanların sessizliği bizi daha çok kahrediyor"
Emine Orhan
Zulüm durmadıkça anneler olarak da durmayacaklarını belirten Emine Orhan, "Yıllardır bu zülüm devam ediyor fakat insanların sessizliği bizi daha çok kahrediyor. Anneler ve bebekler ölüyorlar, küçücük çocukların kolları ve bacakları parçalanıyor buna rağmen bütün dünya sadece izlemekle yetiniyor. Sözde Müslüman olan ülkeler sadece bakmakla yetiniyor. Kolları ve başları parçalanmış evlatlar bizim kollarımızda bizim çocuklarımız olsa nasıl bir tepki verirdik? Kimse empati kurmuyor. Bu çocukları kendi çocuklarımız olarak düşünürsek yerimizde duramayız. Bu zulmün durması için Müslüman ülkelerin bir şeyler yapması, yerinde durmaması lazım. Bu zulüm durmadıkça biz anneler de durmayacağız ve sürekli ayakta olacağız ta ki ateşkes olana kadar." dedi.
"Müslüman ülkelere hayretle bakıyorum, niye tepki vermiyorsunuz?"
Hatice Orhan
Müslüman ülkeleri yardım etmeye davet eden Hatice Orhan, "Bu zulmün olmasını istemiyoruz. Bütün Müslüman ülkelere sesleniyoruz. Bizler anne olarak evlatlarımızı görebiliyoruz. Vurumlar çok kötü ve savaş durana kadar biz meydanlardan inmeyeceğiz ve durmayacağız. Elimizden gelen bir şey yok ama ben bu Müslüman ülkelere hayretle bakıyorum. Niye tepki vermiyorsunuz? Niye çabalamıyorsunuz? O kadar çocuk göz önünde öldürülüyor. Savaş başladığından beri evde yediğimiz içtiğimiz yok elimizden gelen şey meydanlara inmek bu şekilde tepkimizi gösterip Filistin'e destek veriyoruz. Siyonistlere lanet olsun Amerika ve siyonistlere destek verenlere lanet olsun. Bütün Müslüman ülkeleri yardım etmeye davet ediyoruz." diye konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Ukrayna saldırıları nedeniyle Rus spor takımlarına uygulanan yaptırımın, Gazze’de soykırım yapan işgalci siyonistlerin de uygulanması çağrısı yaptı.
Filistin direnişinin 1891'de başladığını ve bugün hala devam ettiğine vurgu yapan Filistinli Araştırmacı-Yazar Muin Naim, Gazze'deki halkın yaşadığı soykırıma rağmen, direnişi inanç ve ruhla sürdürdüğünü belirtti.
Siyonist rejimin, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim 2023'ten bu yana esir aldığı Filistinlilerin sayısının 11 bin 800'ü geçtiği bildirildi.
Birleşmiş Milletler, siyonist işgal rejiminin gıda girişine izin vermediği Gazze'de insanların haftalar öncesinden kalan çöp yığınlarında yiyecek aradığını belirtti.