Tunus: israil ile normalleşme Filistin halkına ihanettir

Siyonist işgal rejimi ile normalleşmeye karşı olduklarını açıklayan Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, "İşgalci devletle herhangi bir şekilde ilişki kurmak, Filistin halkına ihanettir." dedi.
Tunus Halk Meclisinde, siyonist işgal rejimi ile normalleşmeyi suç sayan yasaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Said, "Benim lügatimde israil ile normalleşme yok. Tunus'un normalleşmeye karşı tutumu sabittir. Parlamentoda görüşülen normalleşmeyi suç sayan yasa tasarısı konusundaki tutumumuz değişmedi. Değiştiği takdirde bu, Filistin halkına karşı ihanet olur" ifadelerini kullandı.
Said, "İşgal sona erene kadar Tunus, Filistin'e her türlü desteği sağlayacaktır. Filistinlilerin işgale karşı mücadelesi, mazlumların hak mücadelesidir. İşgalci devletle herhangi bir şekilde ilişki kurmak, Filistin halkına ihanettir, bu suçu işleyenlere Ceza Kanunu'nun 60'ıncı maddesinin uygulanması gerekir." şeklinde konuştu.
Tunus Ceza Kanunu'nun 60. maddesi, işgalci devletle herhangi bir şekilde işbirliği yapmanın cezasının idam olduğunu öngörüyor. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Birleşmiş Milletler, Gazze'deki çocuklar arasında görülen akut yetersiz beslenmenin şimdiye kadarki en yüksek seviyeye ulaştığını açıkladı. Temmuz ayında 2 bin 500 çocuğun hayatı ciddi risk altına girdi.
Siyonist rejim, işgal altındaki Kudüs'ün güneyindeki Sur Bahir Mahallesi'nde yaşayan Hamza İbrahim Amire'yi evini kendi elleriyle yıkmaya zorladı. 16 kişilik aile evsiz kaldı.
Siyonist rejim, Mescid-i Aksâ'nın direniş sembollerinden Hanadi el-Hilvani'ye yönelik iletişim yasağını üçüncü kez 6 ay süreyle uzattı. Hilvani, hem sosyal medya hem doğrudan temas yoluyla birçok isimle görüşmekten men edildi.
Türkiye, Netanyahu liderliğindeki fundamentalist hükümetin Gazze'deki askeri saldırıları genişletme kararını "soykırımın yeni aşaması" olarak niteledi. Dışişleri Bakanlığı, uluslararası toplumu ve BM'yi sorumluluk almaya çağırdı.