Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, "Depreme dayanıklı şehirler kurmak, sadece mühendislerin ve müteahhitlerin değil, hepimizin ortak sorumluluğudur" dedi.

Malatya Büyükşehir Belediyesi ve İnönü Üniversitesi iş birliği ile düzenlenen "Deprem ve yapı teknolojileri zirvesi 2025" yoğun katılımla gerçekleştirildi.

Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezi’nde, "güçlü yapılar güvenli yarınlar" sloganıyla düzenlenen Deprem ve Yapı Teknolojileri Zirvesi 2025 programında ilk olarak  Yapı Teknolojileri ve Yapı Malzemeleri sergi stantlarının açılışı yapıldı.

"Plansız yapılaşmanın bedelini canlarımız ödememeli"

Programın açılış konuşmasını yapan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, "6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Birçok yerde çok sayıda konuşmalar yaptım. Ama bugün burada konuşurken, adeta Beydağı gibi bir yükü sadece omzumda değil yüreğinde hisseden bir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak konuşuyorum. Hayatını kaybeden her bir kardeşimiz, arkasında nice yarım kalmış hikâyeler bırakarak aramızdan ayrıldılar. 6 Şubat depreminin üzerinden 2 yıl geçti. Her gecesi, her gündüzü, her saati ve her anı yıllara bedel 2 yıl. Depremler hayatın bir gerçeği. Onları engelleyemeyiz ama sonuçlarını değiştirebiliriz. Depreme dayanıklı şehirler kurmak, sadece mühendislerin ve müteahhitlerin değil, hepimizin ortak sorumluluğudur. Plansız yapılaşmanın bedelini canlarımızla ödemeye son vermek zorundayız" ifadelerini kullandı.

"Türkiye'nin en büyük rezerv alanı Malatya'da"

Türkiye'nin en büyük rezerv alanının Malatya'da olduğunu söyleyen Er, "Şehrimizin yüzde 10'undan fazlası rezerv alan ilan edildi. Türkiye'nin en büyük rezerv alanı Malatya'da. Ancak rezerv alanlar sadece güvenli binalar yapmak için değil, komşuluk ilişkilerimizi, mahallelerimizi ve sokak kültürümüzü korumak için de hayati öneme sahip. Malatya'da 80 bin hak sahibi varken, şu ana kadar 96 bin konut ve iş yeri ihalesi yapıldı. 26 binden fazla konutun anahtarları teslim edildi. 2025'in ilk çeyreğinde çarşı merkezindeki bin 300 dükkân, 763 ofis ve 134 konut hak sahiplerine teslim edilecek. 2025 yılı sonuna kadar yaklaşık 80 bin hak sahibi konut ve iş yerlerine kavuşacak. Bu projeleri Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, devletimizin kurumları, hayırseverler ve milletimizin desteğiyle gerçekleştiriyoruz" dedi.

"Afetlerin bilimsel verilerini paylaşacağız"

Afetlerin sonuçlarını ağır yaşamamak adına neler yapılması gerektiği ile alakalı bilimsel verileri ele alan İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Akpolat, "Bugün burada çok önemli bir anma töreni ve bundan sonra yapılacaklarla ilgili ders çıkardığımız konuları sizlerle bilimsel bir ortamda paylaşacağız. Asrın felaketinde hepimiz kendi payımıza düşenleri aldık. Büyük bir felaketi hep beraber yaşadık. Buna benzer toplantılar ile birlikte önümüzdeki dönemde benzer afetlerin sonuçlarını yaşamamak adına neler yapmamız gerektiğiyle alakalı bazı bilimsel verileri beraber konuşacağız. Bu anlamda kendimize bazı ev ödevleri oluşturacağız" dedi.

"Dünyanın birçok yerine bin metrenin üzerindeki binalar çok güvenli bir şeklide yapılıyor"

Programın açılış konuşmalarının ardından 6 Şubat Depremi ve Bilimsel Analizler başlığıyla "Binalarda Yapım Kusurları ve Güçlendirme Çalışmaları" hakkında bir sunum yapan İnönü Üniversitesi Rektör Danışmanı, İnşaat Mühendisliği Yapı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Türkmen, yapıların önemine değindi.

Prof. Dr. Türkmen, "Biz depremde sahada yüzlerce bina gezdik. Birçoğunda aynı şeyi gördük. Yani yapının tasarımından tutun, projesinden tutun, işçilik hatalarından tutun, beton, donatı, taşıyıcı sisteminde hata. Hepsinde hata hata vs. yani 10 tane, 20 tane hata üst üste binmiş ve yapı yıkılmış. Bu açıdan bakarsak yıkmak için uğraşmışız. Bugün dünyanın birçok yerine bin metrenin üzerinde binalar çok güvenli bir şeklide yapılıyor. Bunlar salıncak gibi sallanır ama yıkılmaz" dedi.

Prof. Dr. İbrahim Türkmen, binaların deprem hasarlarının temel nedenlerini ve güçlendirme hakkında da bilgiler verdi.

"Bilinç depremi durdurmaz, ama felaketi engeller"

Programda "Malatya Fayı'nın Deprem Potansiyeli" başlığındaki paneli gerçekleştiren Munzur Üniversitesi Coğrafya Bölüm Başkanı Doç. Dr. Taylan Sançar, Malatya Fayı üzerine analizlerde bulundu. Türkiye'de ve birçok yerde depreme dayalı çalışmalar yapıldığını belirten Doç. Dr. Sancar, il araştırmasını 2014 yılında Malatya fayı üzerinde başlattığını söyledi. Malatya fay hattının risklerini ve bölgede bulunan fay hatlarıyla ilişkilerini de anlatan Doç. Dr. Sancar, yapılan bilimsel çalışmalardan bahsetti. Malatya fay zonu ile ilgili detaylı çalışmaların yapıldığını belirten Doç. Dr. Sancar, "Bilinç depremi durdurmaz, ama felaketi engeller" dedi.

"Yapılar hep zeminle ilişkilidir"

İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Geoteknik Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Talha Sarıcı da "Depreme Dirençli Yapılarda Zemin Etüdünün Önemi" konulu bir sunum yaptı. Dr. Öğr. Üyesi Sarıcı, "İçinde yaşadığımız yapılar, barajlar, yollar hep bir zemin ile ilişkili olmak zorundadır" diyerek, zeminin çok önemli bir husus olduğundan bahsetti. Konut yapılarının zeminleri hakkında bilimsel verilerin açık ve net olduğunu da söyleyen Sarıcı, zemin iyileştirmeleri hakkında detaylı bir konferans gerçekleştirdi.

Programın öğleden sonraki oturumunda ise yatırım firmaları tarafından "el aletleri ve ölçüm teknolojilerinde yenilikler, inovatif duvar kaplama ve dış cephe boya teknikleri, su iletiminde inovatif teknolojileri, deprem sonrasında inşa sürecinde su yalıtım teknolojileri, Güçlendirme-Ankraj ve montaj teknolojileri ile Hazır beton-Makine ile uygulanan sıva ve Şap teknolojileri" konularında bilgilendirmeler yapıldı.

Programa Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Malatya Vali Yardımcısı Reşit Özer Özdemir, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Akpolat, Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, firmaların temsilcileri, uzmanlar ve çok sayıda üniversite öğrencisi katıldı. (İLKHA)