Batmanlı gazeteciler, yerel basına yönelik suç duyurusunda bulunan Batman Barosu'nu "çifte standart ve ideolojik tahammülsüzlük" ile eleştirdi. Baro'nun bir yandan "Gazetecilik suç değildir" bildirisine imza atıp diğer yandan yerel basını yargıya şikâyet etmesini protesto eden gazeteciler, Baro'ya dört soru yöneltti.

Batmanlı gazeteciler, düzenledikleri basın açıklamasıyla, okullarda verilmesi yasaklanan "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği" programını düzenleyen ve bu etkinliği eleştiren yerel basını suç duyurusuyla hedef alan Batman Barosu Kadın Hakları Merkezi'ni protesto etti.

Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleştirilen basın açıklamasını Batman Bağımsız Gazeteciler Derneği Başkanı Veysi Demir okudu.

Gazeteci-Yazar Veysi Demir, Baro'nun bir yandan "Gazetecilik suç değildir" bildirilerine imza atarken, diğer yandan yerel basını yargı sopasıyla susturmaya çalıştığını belirtti.

"Bu ne yaman çelişki?"

Demir, Baro'nun bir okulda verilen semineri eleştiren haber nedeniyle gazeteciler hakkında "Halkı yanıltıcı bilgiyi yayma" ve "Kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamasıyla savcılığa başvurduğunu hatırlattı.

Demir, bu suç duyurusundan sadece iki gün sonra Batman Barosu'nun, tutuklanan bir ulusal basın mensubu için 65 baro ile birlikte ortak bildiri yayınlamasına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

"Yerel basını şikayet eden Batman Barosu, 2 gün sonra yayınladığı bildiride 'Gazetecilik faaliyeti suç değildir' diyordu. Şimdi soruyoruz; bu ne yaman çelişkidir? Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? İstanbul’daki gazeteci sistemi eleştirdiğinde 'Yargıyı sopa olarak kullanmayın' diyeceksiniz; ama Batman’daki yerel gazete size en ufak eleştiri getirdiğinde hemen savcılığa koşup o karşı çıktığınız yargı sopasını sallayacaksınız!"

"Sizin özgürlük anlayışınız sadece size mi geçerli?"

Demir, Baro’nun basın özgürlüğü anlayışını "ideolojik körlük" olarak nitelendirdi. Demir, "Sizin hoşgörünüz sadece kendi ideolojinizi alkışlayanlara mı işliyor? Siz asla hata yapmaz, eleştirilemez bir güruh musunuz? Biz Batman yerel basını olarak bu çifte standardı reddediyoruz. Başkaları için talep ettiğiniz ifade özgürlüğünü, Batmanlı gazeteciler için suç sayamazsınız." dedi.

"Okullardan ve çocuklarımızdan uzak durun"

Tartışmanın fitilini ateşleyen "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği" seminerlerine de değinen Demir, bu eğitimlerin aile yapısına zarar verdiğini savundu. Milli Eğitim Bakanı’nın ve Cumhurbaşkanlığı’nın aile hassasiyetine vurgu yapan Demir, Baro’ya şöyle seslendi: "Evinizde, baronuzda istediğiniz eğitimi verebilirsiniz ama okullardan, çocuklarımızdan uzak durun. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği adı altında çocukların zihnini bulandırmaktan vazgeçin."

"Baro'ya 4 soru"

Demir, açıklamanın devamında Batman Barosu Kadın Hakları Merkezi'ne şu 4 soruyu yöneltti:

"26 Kasım'da 'Gazetecilik suç değildir' derken, 2 gün önce yerel bir gazeteyi şikayet etmekten mahcubiyet duymadınız mı? Yargının cezalandırma aracı olmasına karşısınız da, bizi susturmak için yargıyı kullanan siz değil misiniz? Sizin özgürlük anlayışınızda LGBT propagandası serbest ama 'Aileyi savunmak' suç mudur? Savunduğunuz 'sert eleştiri hakkı' sadece ulusal basın için mi geçerli; yerel basın bu hukukun dışında mıdır?"

"Kalemimiz Batman halkının vicdanıdır"

Açıklamasının sonunda Demir, "Bizim kalemimiz ne fonlanan projelerin ne de çifte standartlı yapıların etkisi altındadır. Bizim kalemimiz Batman halkının vicdanıdır. Biz halkımız için, çocuklarımız için, toplumun temel yapı taşı olan ailelerimiz için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Dün olduğu gibi bugün de yarın da manşetlerimizle doğruları haykırmaya devam edeceğiz." sözleriyle konuşmasını tamamladı. (İLKHA)