Siirt Üniversitesi merkez yerleşkesi önünden başlayıp 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda sona eren "Fener Alayı" ve ardından düzenlenen "Gençlik Konseri", bu kez yoğun eleştirilerin odağında yer aldı.

Eleştirilerin temelinde, inanç, değerler, ve manevi yozlaşmanın yanında Gazze'de devam eden insanlık dramı ve ülkemizdeki ekonomik kriz yer alıyor.

"Gazze'de insanlık dramı: kadınlar, çocuklar, yaşlılar bombalar altında"

Gazze'de süregelen trajedi, dünya genelinde büyük yankı uyandırmış durumda. Kadınlar, çocuklar ve yaşlılar bombalar altında yaşam mücadelesi verirken, pek çok insan temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Açlık, susuzluk ve sağlık hizmetlerine erişim eksikliği, Gazze'deki krizi daha da derinleştiriyor. Bu insanlık dramı devam ederken, Türkiye'de gençlerin eğlenceye dalması, toplumsal duyarlılık açısından sorgulanması gereken bir durum olarak öne çıkıyor.

"Ülkedeki ekonomik kriz ve müsriflik"

Türkiye, ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya. İşsizlik oranlarının yüksekliği, enflasyonun artışı ve temel gıda maddelerine erişimde yaşanan zorluklar, halkın günlük yaşamını zorlaştırıyor. Bu zor şartlar altında, Gençlik Haftası gibi etkinliklere harcanan kaynaklar ve gençlerin kendinden geçercesine eğlenmesi, müsriflik eleştirilerini de beraberinde getiriyor. Bu durumdan mustarip kesimler ekonomik krizle boğuşan bir ülkede daha tasarruflu ve anlamlı etkinliklerin düzenlenmesi gerektiğini savunuyorlar.

"İnanç ve ahlak dışı davranışlar"

Özellikle inançlı kesimlerden gelen eleştiriler, Gençlik Haftası etkinliklerinin bazı yönlerinin inanç ve ahlak dışı olduğunu öne sürüyor. "Fener Alayı" ve Gençlik Konseri sırasında yaşanan bazı davranışların, toplumun değer ve inançlarıyla örtüşmediği belirtiliyor. Eğlence ve kutlama adı altında, gençlerin ahlaki sınırları zorlayan davranışlar sergilemesi, dindar ve erdemli bireyler yetiştirme hedefiyle çelişiyor. Bu tür etkinliklerin, gençlerin manevi gelişimlerine zarar verdiği ve toplumun genel ahlak yapısına aykırı olduğu dile getiriliyor."

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ve dindar gençlik vurgusu

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, milli ve manevi değerler ışığında dindar ve inançlı bireyler yetiştirmeyi hedefleyen bir eğitim vizyonu olarak öne çıkıyor. Bu vizyon doğrultusunda, gençlerin eğitim sürecinde sadece akademik başarılarının değil, aynı zamanda ahlaki ve manevi gelişimlerinin de desteklenmesi amaçlanıyor. Ancak, Gençlik Haftası'nda düzenlenen bazı etkinlikler, bu hedeflerle çelişen görüntüler sergilediği için eleştiriliyor. Toplumun geniş kesimleri, gençlerin eğlence anlayışının manevi değerlere uygun bir şekilde şekillendirilmesi gerektiğini savunuyor."

"Toplumsal duyarlılık ve sorumluluk"

Toplum olarak, gençlerin sosyal ve kültürel gelişimlerini desteklemek önemli olsa da, bu destek sağlanırken toplumsal duyarlılık ve sorumluluk da göz ardı edilmemelidir. Gazze'deki insanlık dramı ve ülkemizdeki ekonomik kriz gibi hassas konular, düzenlenen etkinliklerin içeriği ve şekli konusunda daha dikkatli olunmasını gerektiriyor. Gençlerin, eğlenirken aynı zamanda toplumsal sorumluluklarının da farkında olmaları sağlanmalıdır."

Gazze'de yaşanan insanlık dramı ve ülkemizdeki ekonomik kriz, bu tür etkinliklerin içeriğinin yeniden değerlendirilmesini gerektiriyor. Toplumun geniş kesimlerinin değer ve inançlarına uygun, daha tasarruflu ve anlamlı etkinliklerin düzenlenmesi, gençlerin hem sosyal hem de manevi açıdan daha güçlü bireyler olarak yetişmelerine katkı sağlayacaktır. (İLKHA)