Kadınlardan Filistin'de yaşanan soykırıma karşı sessiz oturma eylemi

İstanbul'da Sivil Toplum Örgütlerinin Kadın Temsilcileri ve duyarlı annelerin bir araya gelerek "Filistinli Kadınlarla Dayanışma İnisiyatifi" çatısı altında gerçekleştirdiği sessiz oturma eyleminin; ikincisi gerçekleştirildi.
65 Sivil Toplum Örgütünün Kadın Temsilcileri ve duyarlı anneler, işgalci siyonist rejimin Gazze Şeridi'nde 26 gündür sürdürdüğü soykırıma "dur" demek için bir kez daha meydanlarda sessiz oturma eylemi başlattı.
20 Ekim'de Eminönü Meydanı’nda 3 günlük sessiz oturma eylemi gerçekleştiren kadınlar; işgal rejiminin soykırıma devam etmesi üzerine nöbete kaldıkları yerden devam etme kararı aldı.
Sultanahmet Meydanı'nda eylemin ikinci aşamasına başlanıldı. 15 günlük sessiz oturma eylemi, her gün 12.00-19.00 saatleri arasında devam edecek.
Burada oturma eylemi başlatan kadınlara meydanda gezen bazı turistler de İngilizce "Filistin'e özgürlük" sloganları atarak destek verdi.
Filistinli Kadınlarla Dayanışma İnisiyatifi adına basın mensuplarına konuşan Mavi Marmara Derneği Kadın Kolları Başkanı Hatice Karasakız, Filistin'de işgalci siyonist rejimin uyguladığı soykırıma dikkat çekti.
"Katledilenlerin çoğu kadınlar ve çocuklardan oluşuyor"
Filistin'den her geçen dakika acı haberler alındığını hatırlatan Karasakız, "7 Ekim'den sonra yoğunlaşan saldırılarda katledilen insan sayısı resmi olmayan rakamlara göre 10 bini geçmiş durumda ve maalesef hala öldürülenlerin çoğu kadınlar ve çocuklardan oluşuyor. İşgalci israil tüm dünyanın gözlerinin içine baka baka soykırım yapıyor ve 17 yıldır acımasız şekilde abluka altına aldığı Gazze Şeridi'ni yok ediyor. Devam eden saldırılarda hala okullar, camiler, hastaneler içindeki sivillerle vuruluyor ve işgalci israil hala savaş suçu işlemeye devam ediyor. Şu an Gazze'de hiçbir yer güvenli değil; sağlık sistemi tamamen çökmüş durumda, tedavi edilemeyen ağır yaralılar yanı sıra salgın hastalıklar kapıda… Elektrik yok, su yok, yakıt yok, yeme ve içme imkanları yok. Dünyada vicdan sahibi milyonlarca kişi aparheid israilin soykırımına dur demek ve seslerini israile ve ona gerekli yaptırımı yapması için liderlere duyurmak için sokaklarda."dedi.
"Yıllar sonra bu yanlışı anladığınızda yapacağınız hiçbir özrün anlamı olmayacak"
Yaşanan soykırımı durdurabilecekken, soykırımın tarafı olan ve sessiz kalan Birleşmiş Milletler üyesi tüm ülkelere seslenen Karasakız, "İnsanlık tarihinin en büyük felaketi olarak ifade edilen 2'nci Dünya savaşında 80 milyon kişinin ölmesinin ardından dünyada barış ve huzuru sağlaması için kurduğunuz Birleşmiş Milletler'in Genel Sekreteri Antonio Guterres, 'Herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Bu bir kader anı. Tarih hepimizi yargılıyor' çağrısına bile kulak tıkadınız. Öyle ki, liderler değil soykırımı durdurmak için israile yaptırımda bulunmak, desteğini açık açık belirtmeye devam ediyor. Yıllar sonra bu yanlışı anladığınızda yapacağınız hiçbir özrün anlamı olmayacak. Katledilen her bir çocukta sizin de kanlı elleriniz olacak. Çocuklarınıza, torunlarınıza bu soykırıma destek verdiğinizi hangi yüzle anlatacaksınız? Tüm çağrılara rağmen Gazze'ye insani yardım koridoru açılması için bile gerekeni yapmaktan uzaksınız."şeklinde tepkisini dile getirdi.
"Gazze'nin camilerinden dualar yükselirken, bizler de burada nöbette kalacağız"
Karasakız, "Dünya ile iletişimi kesilen Gazze’de tek iletişim aracı camiler kalmış durumda. Gazze'nin camilerinden dualar yükselirken, bizler de burada nöbette kalacağız ve Filistinli kardeşlerimizin dualarına Sultanahmet Meydanı’ndan eşlik edeceğiz."ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
HAMAS, siyonist rejim sözde güvenlik kabinesinin Gazze'yi işgal ve sivilleri göçe zorlama kararını "tam teşekküllü bir savaş suçu" olarak nitelendirdi, "işgal" yerine "kontrol" kelimesini kullanmasını da "hukuki sorumluluktan kaçma çabası" olduğunu vurguladı.
Fundamentalist Netanyahu hükümeti, Gazze'nin tamamını işgal etme kararı aldı. Filistin İslami Cihad Hareketi, bu adımı "soykırımın yeni aşaması" olarak nitelendirirken, bölgede hasta, yaralı, ilaç ve yakıt sıkıntısı kritik seviyelere ulaştı.
El-Aksa Hastanesi Sözcüsü Halil Daqran, yaralı ve hastaların sayısındaki artışa rağmen hastanede kalan dizel yakıtın yalnızca birkaç saatlik çalışmaya yeteceğini belirterek, "Acil yakıt temin edilmezse hastane tamamen hizmet dışı kalacak" uyarısında bulundu.
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP), Gazze’ye insani koridor talebiyle Pazar günü Güvenpark’tan TBMM’ye yapılacak yürüyüş öncesi, bu akşam sosyal medyada etiket çalışması başlatacak.