Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde 6 mahallenin içinden geçen kanal, yaydığı kötü koku ve taşıdığı atıklar nedeniyle vatandaşların tepkisine yol açtı. Mahalle sakinleri, uzun süredir devam eden sorunun sağlık problemlerine neden olduğunu dile getirdi.

Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde Selahaddin, Yenişehir, Tekel, Bağlar, Bahçelievler ve Kale mahallelerinin ortasından geçen kanal, kötü koku ve atıklarla mahallelinin tepkisine yol açtı. Kanalın mikrop saçtığını ve ev içlerine kadar etki gösterdiğini söyleyen vatandaşlar, belediye ve yetkililerin duyarsızlığından şikâyetçi oldu.

"Çocuklarımızın sağlığı tehlikede" diyen vatandaşlar, yıllardır çözüm bekledikleri sorunun artık katlanılmaz hale geldiğini ifade etti. Kötü koku ve haşerelerden evlerinin önünde oturamadıklarını, pencerelerini dahi açamadıklarını belirten vatandaşlar, yetkililere seslenerek kalıcı bir çözüm talep etti.

Sorunun yıllardır gündemde olduğunu söyleyen mahalleli, "Bu kanal hem sağlığımızı tehdit ediyor hem de yaşamımızı çekilmez hale getiriyor. Artık bir çözüm istiyoruz" çağrısında bulundu.

Elfesiyah Bingöl

"Çocuklar, yaşlılar ve diyaliz hastaları kanal nedeniyle etkileniyor"

Mahalleli olarak atıkların temizlenmesi ve kanalın üzerinin kapatılmasını istediklerini belirten Elfesiyah Bingöl, "Buradan geçen bu kötü kokulu kanalizasyon suyundan çok rahatsız oluyoruz. Çocuklarımız, diyaliz hastamız ve yaşlılarımız var, bu kötü kokudan çok etkileniyor. Evimizin önünde oturamıyor, pencerelerimizi açamıyoruz. Evimize gelen misafirler 1 saat dahi oturamıyor. Bu kanalın temizlenip üstünün kapatılmasını istiyoruz. Bu kanaldan dolayı doğalgaz da vermiyorlar. Belediye geldi, seçim döneminde partiler geldi ama bu sıkıntımız hâlâ giderilmedi ve gelen bir daha da gelmedi." şeklinde konuştu.

Mehmet Halis Özger

"Her yıl selde kanal taşarak evlerimizi pis su basıyor"

Mahallelerindeki kanalın mikrop yaydığını ve çocukları ciddi şekilde etkilediğini söyleyen Mehmet Halis Özger, "Bu kanal mikrop yayıyor. Çocuklarımız çok kötü etkileniyor. Kesimhanede kesilen bütün hayvanların kanları ve pislikleri bu kanaldan buraya geliyor. Biz burada artık yaşayamıyoruz. Her yıl sel geldiğinde bu kanalın bütün pislikleri evimizin içine giriyor. Bizler kendi imkânlarımızla temizliyoruz. Ne DİSKİ ne belediye geliyor yardıma. Biz de bu memleketin insanlarıyız. Bizim şikâyetlerimiz ve söylemlerimiz karşılık bulsun." diye konuştu.

"İçme suyuna karışan pis su ve kötü koku nedeniyle hastalanıyoruz"

"DİSKİ ve ilçe Belediye Başkanımız gelip burada yaşasınlar, biz de onların kaldığı yerde yaşayalım. Eğer onlar bu duruma razı geleceklerse biz de razı geliriz" diyen Özger, "İki gün önce belediyeye gittim ve buradaki durumu söyledim. Komşumuza gelen misafirin çocuklarından biri bu pis kanalın içine düştü. Sel olunca bahçelerimiz, evimiz ve eşyalarımız zarar görüyor. İçme suyuma bile karışıyor bu pis su. Traktör tekerleği bile bu kanaldan evimizin önüne kadar geldi. Sivrisinekler dahi bu kötü kokudan dolayı bu çevreye gelemiyor. Ağaçlarımız meyve tutmuyor. Bu kanal, kirli suyuyla malımıza da canımıza da zarar veriyor. DİSKİ ve ilçe Belediye Başkanımız gelip burada yaşasınlar, biz de onların kaldığı yerde yaşayalım. Eğer onlar bu duruma razı geleceklerse biz de razı geliriz. Bir vatandaş olarak evimin, suyumun ve elektriğimin vergisini veriyorum. Devletin benden istediği her şeyi veriyorum ama onlardan isteyince bize sahip çıkmıyorlar." ifadelerini kulandı.

Süreyya Özger

"Dilekçeler verdik ama kimse ilgilenmedi"

Yıllardır dilekçe vermelerine rağmen yetkililerin ilgisiz kaldığını ifade eden diyaliz hastası Süreyya Özger, "Bu kanal hem pis kokuyor, hem lağım akıyor, hem de hayvan kanı akıyor. Yukarıdan aşağıya kadar bütün pislikler evimize kadar geliyor. Yüzlerce dilekçe verdik, 'Çocuklarımız bu kanalda boğulacak' diye, ama gelen olmadı. Seçim dönemi gelince kapımızdalar, sonrasında bizi unutuyorlar. Ben diyaliz hastasıyım, çocuklarım da astım hastası. Annem çok yaşlı, çocuklarımız ve torunlarımız çok küçük; bu kirli su onları mahvediyor. Yetkililer kendilerini bizim yerimize koysunlar. Yılan ve sivrisinekler bitmiyor. Geçen selde, ölmüş ineğin kalıntıları evimin içine kadar girdi. Ankara'daki yetkililere sesleniyorum: Artık sesimizi duyun ve bizi bu zulümden kurtarın. Eğer bu kanala çocuklarımdan biri düşüp hayatını kaybederse, ölene kadar davacı olurum." şeklinde konuştu.

Yüksek Özünceok

Kötü koku nedeniyle evlerinin önünde beş dakika bile oturamadıklarını belirten Yüksek Özünceok, "Bu kanal çok kötü koku veriyor. Şu kanalın üstünü niye kapatmıyorlar? Daha önce de basına verdik ama sesimizi duyan olmadı." dedi.

Ramazan Özünceok

10 yıldır bu sıkıntıyı yaşadıklarını belirten mahalle sakini Ramazan Özünceok, kaymakam, belediye başkanı ve mahalle muhtarlarının durumu görmelerine rağmen kimsenin ilgilenmediğini ifade etti. (İLKHA)