İTTİHAD-UL ULEMA Üyesi Molla Vahdettin Kaya, yarın idrak edilecek Berat Kandili münasebetiyle yaptığı açıklamada, duanın önemine değinerek, Gazze'deki Müslümanlar için dua edilmesini istedi.

Molla Vahdettin Kaya kandil gecelerinin fırsat geceleri olduğuna değinerek, bu gecelerin en güzel şekilde dua ve istiğfar ile geçirilmesi hususunda tavsiyelerde bulundu.

Kaya, Berat Gecesi'nin anlam ve önemine ilişkin yaptığı açıklamada, "Berat, günahlardan affedilmek demektir. Bu gecede yapılan dualar günahkarların affedilmesine vesile oluyor. Allah Teâlâ ayete buyurduğu gibi, 'Apaçık olan Kitab'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır.' Bazı müfessirler bu gecenin Kadir Gecesi olduğunu söylerken bazıları da Berat Gecesidir diyor. Bu gecede Müslümanlar Allah'a çokça yalvarmalıdır. Peygamberimiz üç aylara ve kandil gecelerine çok önem vermiştir. Allah Resulünün bir hadisinde şöyle buyuruyor, 'Şaban ayının ortasının gecesi olunca gece namaza kalkın, gündüzünde de oruç tutun. Zirâ Allah Teâlâ o gece güneşin batmasıyla birlikte dünya semâsına iner ve şöyle buyurur: 'Bağışlanma dileyen yok mu onu bağışlayayım. Rızık isteyen yok mu ona rızık vereyim. Bir derde mübtelâ (hasta) olan yok mu ona âfiyet vereyim.' Berat gecesinde sabaha kadar Rabbimizden bunları istememiz lazım." tavsiyelerinde bulundu.

"Dualarımıza cevap veren bir Rabbiminiz olduğunu bilelim"

Duanın önemine dikkat çeken Kaya şöyle konuştu:

"Allah Teâlâ ayeti kerimede, 'Rabbiniz şöyle dedi: Bana dua edin, duânıza cevap vereyim.' diye buyuruyor. Kabul etmek ve cevap vermek arasında fark var. Diyelim ki, Rabbimizden ev, araba, mal mülk istiyoruz. O benim Rabbim, rızık verenim, o uygun görürse bunları bana nasip eder yok görmese bana vermez. Yine ayete buyurulduğu gibi, 'Rasûlüm! De ki: 'Eğer kulluğunuz ve yakarmanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin ki?' Bizler bu gece ve diğer gecelerde Müslümanların, akrabalarımızın ve kardeşlerimizin duasını alalım, bedduasını almayalım. İsteklerimize cevap veren bir Rabbiminiz olduğunu bilelim. İnsanın tüm hayatı duadır."

"Duanın en büyük şartı, acele etmemek ve kapıdan ayrılmamaktır"

"Dua ile istediğimiz şeyin bizim için hayır mı, şer mi, faydalı mı, zararlı mı? olduğunu biz bilemiyoruz. Allah ise her şeyi biliyor ve her şeyin bütün ayrıntılarına hâkimdir ve bizim göremediğimizi görüyor." diyen Kaya, "Çiftçinin ekinini ekmesi fiili dua, onu yeşermek ise Rabbimizin o çiftçinin duasına icabetidir. Şimdi doktora gittiğinizde ve kendisinden ilaç istediğinizde doktor hastalığınıza göre tahliller yapıp size uygun ilaçları verir. İşte Rabbimizden etiğimiz dualarda bu misalde. Rabbimiz dualarımıza cevap icabet eder ve bizim için hayırlısı olanını veriyor. Rabbimiz bizim için en hayırlısını bildiği için onu veriyor. Yaptığımız ibateler ve duaların karşılığını bu dünyadan almasak dahi, ahirete muhakkak karşılığını alacağız. Duanın kabulünde aceleci olmamak lazım. Bazı dualar var yıllar sonra kabul oluyor. Rabbimiz anne babaya isyan eden, zalim ve kalbinde kin barındıranları affetmez. Rabbimiz kendine yalvaranların günahlarını affeder. Özelikle bizden haberi olmayan kardeşlerimize ettiğimiz dualar kabul olunur." ifadelerini kullandı

"Gazzeli kardeşlerimize bol bol onlara dua edelim"

Ümmet olarak Filistin davasında yeterince sahibi çıkamadıklarını belirten Kaya, "Rabbimiz Filistinli kardeşlerimize zafer nasip etsin. Gazzeli Müslümanları işgal çetesine ve katil ABD'ye karşı muzaffer eylesin. Rabbimiz ayeti kerimede, 'Nice az topluluklar, Allah’ın izniyle çok topluluklara galip gelmiştir. Allah sabredenlerle beraberdir' diye buyurur. Gazzeli mücahitler o büyük orduları mağlup etti, bu da Rabbimizin yardımıylaydı. Biz kardeşlerimize karşı vazifemizi yerine getirmemiş olsak ta bu gecede bol bol onlara dua edelim. Bu siyonistler çok zalim bir topluluk ve onlara karşı birlik olmak lazım. Hazreti Davud, Hazreti İsa ve Hazreti Muhammed'in diliyle Kur'an'da onlara lanet edilmiştir. Çünkü bunlar yeryüzünde zülüm ve bozgunculuk çıkarıyorlar. Rabbimiz onları rezil ve mağlup etsin." dedi. (İLKHA)