Şapka inkılabıyla asılan âlim: İskilipli Atıf Hoca

Şapka inkılabı bahane edilerek asılan İskilipli Atıf Hoca, şehadetinin 90’ıncı yıldönümünde hayırla yad ediliyor.
Cumhuriyetin ilk kurulduğu dönemlerinde şapka inkılabı bahane edilerek idam edilen İskilipli Atıf Hoca, şehadetinin 90'ıncı yıldönümünde hayırla yad ediliyor.
Şehid Atıf Hoca kimdir?
İslam Âlimi İskilipli Atıf Hoca, 4 Şubat 1926 tarihinde İstiklal Mahkemesi tarafından idam cezasına çarptırıldı. "Frenk Mukallitliği (taklitçiliği) ve Şapka" ismiyle yazmış olduğu eseri sebebiyle mazlumane bir şekilde katledilen İskilipli Muhammed Atıf Hoca, 1876 tarihinde Çorum'un İskilip ilçesine bağlı Toyhane köyünde doğdu.
İlim tahsili
Akkoyonlu aşiretinden İmamoğulları ailesine mensup Mehmed Ali ağanın oğlu olan Atıf Hoca, doğduğu köyün hocasından aldığı derslerle ilim tahsiline başladı ve bir yıl içerisinde hafızlığını ikmal etti. İki sene İskilip'te ders gördükten sonra 1893'de İstanbul'a giderek medrese eğitimine burada devam etti.
Medresede daha çok "İskilipli Mehmed" olarak anılan Atıf Hoca; 1902'de medrese eğitimini iyi derece ile bitirdi. Aynı yıl açılan imtihanı kazanarak müderris oldu. Ardından da Fatih Camiinde ders vermeye başladı. Bu arada İstanbul Dar-ül Fünun'a girdi ve 1905'te buradan mezun olarak Kabataş Lisesi Arapça muallimliğine atandı. 1910'da medreselerin genel müfettişliğine getirildi.
Şapka inkılabı sonrası asılarak şehit edildi
"Tesettür-ü Şer'i" (dini örtünme), "Din-i İslam'da Men-i Müskirat" (İslam'da içki yasağı) ve "Frenk Mukallitliği -batı taklitçiliği- ve Şapka" isimli eserleriyle bazı çevrelerin düşmanlığını kazandı.
1924 yılında neşrettiği Frenk mukallitliği ve Şapka kitabı, 28 Kasım 1925 yılında çıkarılan şapka kanununa binaen toplatıldı. Şapka İnkılâbına karşı Anadolu`da çıkan kıyamlar bu kitaba bağlandırılarak Atıf Hoca tutuklandı. Yargılanması İstiklal Mahkemesinde yapılan Atıf Hoca, 4 Şubat 1926`da idam edildi.
Şapka inkılabına karşı çıkanlar bir bir şehit edildi
1 Kasım 1925'te kabul edilen Şapka kanunu Anadolu'da yer yer protestolara sebep olunca, hükümet; Konya, Maraş, Giresun, Rize, Erzurum, Kayseri gibi şehirlerde binlerce Müslümanı idam etti.
Mezarı yıllarca Saklandı
Asıldıktan sonra ailesinden gizli defnedilen Atıf Hoca'nın kabri 82 yıl sonra bulunarak İskilip İlçesi Gülbaba mezarlığına defnedildi. Atıf Hoca'ya iade-i itibar amacıyla harekete geçen İskilip Belediyesi, kabrinin çevresinde düzenlemeler yaparken, Sağlık Bakanlığı tarafından Çorum'daki İskilip Devlet Hastanesi'nin adını, "Atıf Hoca İskilip Devlet Hastanesi" olarak değiştirdi. (Ayhan Kaya-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Alimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA) tarafından tertip edilen, Kürdistan Bölgesi başta olmak üzere dünyanın farklı coğrafyalarından alim ve akademisyenlerin katıldığı 10'uncu Alimler Buluşması'nın 1 ve 2'nci oturumları gerçekleştirildi. Programın üçüncü oturumuna yarın devam edilecek.
Araştırmacı Yazar Muhammed Şakir, Alimler Buluşmasında yaptığı konuşmada, "Ümmet bütünlüğünden koparma girişimlerinde Kürt Milliyetçiliği bir araç olarak kullanılmıştır. İslam Kardeşliği yerine etnik aidiyet merkeze konularak halkı kendi öz değerlerinden uzaklaştırmıştır." dedi.
Prof. Dr. Mehmet Halil Çiçek, Alimler Buluşmasında yaptığı konuşmada, "Kürt halkı İslam'a girdikten sonra tamamen İslami bir kimlikle şekillenmiş, hem birey olarak hem de topluluk olarak erkekleriyle, kadınlarıyla, gençleriyle insani ve ahlaki kişiliğin yüce öğretileri doğrultusunda bir hayat sürmüştür." dedi.
Müslümanların, "yanlış yola sapmış" insanlarla komşu olmasının da Allah-u Teala'nın bir lütfu olduğunu ifade eden Yazar Mehmet Göktaş, "Siz ortaya güzelce bir Müslümanlık, edep, cihat, vefakarlık, sadakat koyun; göreceksiniz onlar kendiliğinden teslim olacaklar." dedi.